- Kategori
- İlişkiler
Güzel Kız

Bu güzel kızın en yakın kız arkadaşının çirkin olması nedir yahu?
Tamam, peki, çok sert oldu, biraz yumuşatıyorum…
Bu güzel kızın en yakın kız arkadaşının güzel kızdan daha çirkin olması nedir yahu?
Bu da mı olmadı?
Tamam, bir kez daha deniyorum…
Bu güzel kızın en yakın kız arkadaşının güzle kıza kıyasla daha az güzel olması nedir yahu?
Bu oldu herhalde…
Olumsuzu olumlu söylemek her zaman işe yarar…
Yani, nedir bu durum?
O kız hep var.
Daha az güzel olan diyorum, o hep var…
Bırak gerçek hayatı filmlerde bile durum hep aynı…
Güzel kız var ve en yakın arkadaşı daha az güzel bir kız…
Hiç mi değişmez arkadaş bu durum!
Aslında buradan daha az güzel kız genel olarak niye var diye bir konuya girmek için can atıyorum ama erteliyorum…
Çünkü daha az güzel diye bir kategori hiç olmayabilirdi…
Mevcut durumda çok güzel kız, güzel kız, fena değil, daha az güzel kademeleri var diye söylüyorum…
Son iki kategori hiç olmayabilirdi…
Neyse, bu konuya daha sonra girerim, şimdilik erteliyorum…
Bizim konumuz güzel kız ve daha az güzel kızla ilgili şimdi…
Tabi bu güzellik kavramı genel olarak “göreceli” diye adlandırılıyor…
Gerçekte göreceli olmadığını söylemeliyim…
Bir kızın güzel olduğunu kabul etmek için bir tek test yeterlidir…
Fotoğraf veya gerçeğini gören, zekası 35 üzeri, erkeklik hormonu normal olarak vücuduna yayılan 10 erkekten 9 tanesi birden “güzel kız” diyorsa o kız güzeldir…
Hatta; büyük çoğunlukla aynı sonuca varan kadınlar olacaktır, aynı tespiti yapan, ama onlar bunu söylemeyeceği için test başarısız olur…
Keşke söyleseler ama maalesef; “makyaj yapmayı bilmiyor”, “gözleri güzel de burnunu yaptırmış sanki”, “bizim Tuğba’yı andırıyor biraz” gibi yorumlar yapacakları için erkeklerin 9/10 oranı bizim için yeterlidir…
Güzel kız güzeldir kısacası…
Görece tamamen; aşk, bilinçaltı, arzu, içgüdü gibi diğer etkenlerle ilgili bir durumdur…
İşin içine görece girdiyse zaten kız güzellikten uzaklaşmıştır…
Bozuntuya verilmez…
Yine bizim 10 adamımıza sorsak bu sefer “güzel kız” tanımı çıkmaz…
Çıksa çıksa “güzelmiş” diye bir şey çıkar…
Bu da gizli bir anlaşma gibidir…
“Abi çok beğenmedik ama madem sen beğendin bize de birşey şey demek düşmez. Senin hoşuna gidiyorsa mesele yok.” gibi bir şeydir o “güzelmiş”
İşte görece de burada işe yarar…
Göreceyi bir kenara bırakırsak; güzel kız, güzel kızdır yani…
Ama yanında hep o daha az güzel kız…
Neden var olduğu bilinmeyen o daha az güzel kız…
Mesela o daha az güzel kız hakkında yorumlanacak bir ortam bile oluşmaz…
O da bunu bilir…
Ayrılmaz ama o güzel kızdan…
Bu sayede konuşamayacağı onlarca yakışıklı erkekle muhatap olur…
Belki de bu yüzden orada!
Dur, dur…
Haksızlık etmeyelim…
Belki güzel kız organize ediyor bu durumu?
Tabi ya…
Yanında sürekli daha az güzel bir kızla geziyor ki kendi güzelliği daha çok ön plana çıksın…
Kontrast yapmak için…
İki güzel gezseler kavga edecekler…
Sana mı baktı, bana mı baktı, kızım sen niye üzerine alınıyorsun çocuğun gözü bende, onu da nereden çıkardın ne zaman baksam göz göze geliyoruz…
İki güzel olsa böyle olacak muhabbet…
Al yanına daha az güzel bir kız rekabete son ver…
Akıllıca…
Ama acımasızca…
Daha az güzel kız da kafası az çalışan birisi değil herhalde…
Böyle bir durum olsa fark eder…
Farketse de yemiş gibi görünür mü?
Olabilir…
Eğer daha az güzel kız başka bir daha az güzel kızla arkadaşlık yapsa üzerlerine ilgi çekemeyecekler muhtemelen…
Belki de daha az güzel kız acımasız bir plan içerisinde!
Güzel kızı oltasının ucundaki yem yapıyor…
Yemin etrafına toplanan avlarını kolayca ele geçirebileceği alana çekiyor…
Akıllıca…
Ama acımasızca…
Bulamadık sanırım sebebi…
Bir de şöyle deneyelim…
Bakış açımızı değiştirelim…
Bu daha az güzel kız hep olayların içindedir…
Hemen hemen her konudan anlar…
Başına en az gelen ilişki olmasına rağmen kadın erkek ilişkisi hakkında en şahane yorumları yapar mesela…
“Arama kızım, ne arayacaksın, yediği haltı anlasın, bırak arama”
Güzel kız da onu dinler iyi mi!
Yahu güzel kızım sen ne dinliyorsun onu!
Ne tecrübesi varmış, kitaplardan mı okumuş ilişki hadiselerini?
Hep bir afra tafrası vardır bu daha az güzel kızın…
Sanki ona birileri not tut demiş gibi gelişine yapıştırır anekdotu; “Geçen Ebrular’la otururken de yaptı aynısını, hatırlasana Neşe’yle Cavit de vardı, yazın, aynısı işte kızım”
Yahu sana kim tuttu dedi bu çeteleyi arkadaş?
Bıraksa güzel kız çoktan unutmuş mesele her ne ise…
Senin üzerine vazife mi? Ne karıştırıyorsun kızın aklını?
Güzel kız biraz daha ılımlı yaklaşacakken konuya hatırlar detayları…
Tabi avantajı var daha az güzel kızın…
Güzel kız anlatır her şeyini daha az güzel kıza…
Onun da kafasında sanal bir not defteri, yazar da yazar…
Sonra parçaları birleştirmek kolay tabi…
Kaprisi de vardır bu daha az güzel kızların…
Bir yerde buluşmak için sözleşirler ancak güzel kız çıktığı çocuktan daha cazip bir teklif alır ve doğal olarak planı iptal edip oraya gider…
Buna feci bozulur daha az güzel kız…
Belli etmez ama…
Bir süre yorumlara katılmaz, ortamlardan erken kalkıp eve gitme hali gelir üzerine, bir ilgisizlik, bir yarım ağız cevap verme durumu…
Güzel kız farkedemez çoğunlukla…
Nasıl olsa o güzel kızınki bir şey yapar, bir hata, bir densizlik, bir herhangi bir şey…
Ağlamaklı güzel kız direkt daha az güzel kızın yanında alır soluğu…
Dayanamaz bizimki kaprisi bir kenara bırakır kollarını sıvayıp durum analizine girişir…
Güzel kız açısından da külfetli bir durum vardır…
Bir yere gidecekler, son dakika; “Aşkııımm ben Mine’yi de çağırdım, morali bozuk da biraz, bizimle gelirse kafası dağılır”…
Tabi, tabi, dağılır, dağılmaz mı…
Koca gece, Mine, sen, ben…
Yapımcıların haberi olsa Üç Silahşörleri tekrar çekmek için bize teklifte bulunurlar…
Hadi bu yan yana dolaşmayı geçtim o kıyafet mevzusu nedir allahaşkına!
Güzel kız özel günler vs. için giyeceği kıyafetler, makyaj, saç konularında rehber olarak daha az güzel kızı alır…
O ne derse bizim güzel kız onu yapar çoğunlukla iyi mi…
Halbuki insanın içinden “sen güzel kızsın kendin olsan yetecek” demek geliyor…
Bir de daha az güzel kıza birini bulmak konusu var ki olmazsa olmazlardandır…
“Mine’yle Erman’ı yapsak mı?” sorusu bir ara ilişkinin içinde dolanır…
Olmaz tabi o iş…
Açıyı değiştirdik ama bu da işe yaramadı sanırım…
Elimizdeki şu;
Güzel kız nedir biliyoruz,
Daha az güzel kız nedir biliyoruz,
Bunlar ayrılmaz ikili bunu da biliyoruz.
Tekrar soruyorum; o güzel kızın yanındaki daha az güzel kız niye var?
Bulamıyoruz bu sorunun cevabını…
Cevapsız soru diye buna derler!
Bak güzelim;
Sen yanına (her ne sebeple) daha az güzel kız alıyorsun bilmiyoruz ama senin güzelliğin testi geçince bizim muhatap olduğumuz tek bir soru var; “Abi arkadaşı var mı?”
Bu durumda biz de zorda kalıyoruz…
Hepsi biliyor halbuki bu güzel kız ve daha az güzel kızı…
Ama yine de soruyorlar…
Durumumuz zor yani…
Bir tarafta sen…
Diğer tarafta daha az güzel kız…
Biz zaten büyük bir uğraş içerisindeyiz…
Kolay değil ikinizin de gönlünü hoş etmek…
Her şeyi düşünmek zorundayız…
İkiniz ne karar verdiniz ve biz ne yapmalıyız gibi bir rutinimiz var bizim…
Ne konuşmuş olabilirsiniz,
Birbirinizi nasıl etkilemiş olabilirsiniz,
Hanginizin sinirinin tepesinde olduğu gündeyiz,
Bu hafta kaç kere görüştünüz,
Bunlardan kaç tanesi biz buluştuktan sonraydı,
En son üçümüz bir araya geldiğimizde senin reaksiyonların neydi,
Onun reaksiyonları neydi,
Acaba yarın gidelim diyeceğim yeri ikiniz de beğenir misiniz…
Çok işimiz var be güzelim…
Bir güzellik yapsan…
Durumu bir gözden geçirsen…
Hazır bu kadar uğraşıyorken, şu çocukların sorularına bari cevap verebilsek…
En azından fena değil yapsan durumu…
Biz zaten şartlar ne olursa olsun uğraşıyoruz detayla…
Hiç olmazsa çocuklara verecek bir cevabımız olur…
Uğraştığımız bu kadar detay boşa gitmez belki…
Bakarsın onlar da mutlu olur…
Sonunda baş başa kalırız belki de…
Olmaz mı güzelim?