Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Hastanelerin hastalığı

Hastanelerin hastalığı
 

"Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, kamuoyunda ''Tam Gün Yasası'' olarak bilinen tasarıda son aşamaya gelindiğini bildirdi.

Sağlık Bakanlığı hastanelerinde tam gün çalışan hekimlerin oranının yüzde 80'e yaklaştığını ifade eden Akdağ, ancak yüzde 20'lik dilimde yer alan, özellikle kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının da aralarında bulunduğu bazı hekimlerin hala muayenehanesinin bulunduğuna dikkati çekti.

Üniversite hastanelerinde ise ''özel muayene'', ''özel ameliyat'' ya da ''özel işlem'' adı altında yürüyen bir sistem olduğunu hatırlatan Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu yasal bir sistem. Ama siz hala vatandaş olarak üniversite hastanesine gittiğinizde bir öğretim üyesiyle karşılaşmak için genellikle ilave, ciddi bir para ödemek zorunda kalıyorsunuz. Bu hukuki ama bana göre etik değil. 'Bu faaliyette bulunan öğretim üyeleri etik olmayan bir iş yapıyorlar' anlamında söylemiyorum. Sistemin kendisinin etik yaklaşımı bana göre doğru değil. Vatandaş devletin hastanesine gidecek ama orada öğretim üyesine para vermek zorunda kalacak. Niye böyle olsun?''

Evet, "Aktif Haber sitesi"nin haberi böyle devam edip gidiyor.

Öteden beri, bu konuda hep mutazarrır olmuş bir vatandaş olarak, bu yasal düzenlemenin bir an evvel çıkarılmasını arzulayanlardanım.

Çünkü, senelerdir evimin hemen yanında bulunan Akdeniz Üniversitesi hastanesine giderim. Giderim gitmesine ama, muayene olduğum bölümlerde, bugüne kadar gördüğüm bir hekimi, tetkiklerden sonra ikinci kez göremedim. Her seferinde değişik doktora(ya da bana göre talebeye) derdimi-hastalık öykümü taa başından bir kere daha anlatmak durumunda kaldım. Yani anlayacağınız, sürekli değişen doktor(talebe)ler var karşımızda ve o bölümün başkanı, sayın doçent ya da proflar kapalı kapılar ardında, kalın duvarların arkasında, sırça saraylarında veya "özel hastalar"ı için "özel muayene" peşindeler...

Şahsen ben "hipokrat yemini" yapmış bir hekime asla yakıştıramıyorum bunu.

Onlar da devlet memuru, ben de devlet memuruyum. Bu büyük bir haksızlık.. Çok büyük haksızlık hem de...

Yarın ben de, inşaatını denetleyeceğim iş sahibinden maaşımdan ayrı olarak (makas parası-bıçak tazminatı- denetim özel ödentisi) mi istemeliyim? Ne saçma bir uygulamadır bu?!!

Evet, ne yapılacaksa yapılsın. Acilen, beklemeksizin bu "etik" olmayan uygulamaya son verilsin, yıkılsın vatandaşa kapalı duvarlar.

Sağlık hizmeti en tabii insanlık hizmetidir.

Kamu idaresinin ayrıcalıklı iş ve işlemleri yüzünden çekiyoruz zaten ne çekiyorsak.

Bir de şu, askeri hekim, üniversite hastanesi hekimi, ssk hastanesi hekimi, devlet hastanesi hekimi vs.. bütün bunlar, evet bunlar ayrı ayrı sınıflamalarla uygulamalara son verilmeli diyorum. Doktor doktordur, nerde olursa olsun...

Hastanelerimiz hasta...
Hastanelerimizin hastalığına "neşter" vurmanın vakti geldi de geçiyor bile....

 
Toplam blog
: 28
: 2100
Kayıt tarihi
: 14.04.09
 
 

1952 ankara-Elmadağ doğumluyum. 1975 yılında A.D.M.M.A' den makina Mühendisi olarak mezun oldum. 2..