- Kategori
- Atletizm
Helsinki'de yine tarih yazdık

"Bugün Türk Bayrağının rengini çok göreceğimiz bir güne benziyor" (Yabancı Basın)
Dünkü yazımda, (yarışmaların dördüncü günü) 100 metre engelli yarıfinal ve final yarışlarında sporcumuz Nevin Yanıt'ın adeta uçarak rakiplerini geçip altın madalya aldığını yazmıştım.
Bugün, 1500 metre bayanlar yarışında o uçan kızımızın sağına ve soluna yine uçarak iki melek kızımız daha geldi. Hem de öyle bir uçuştu ki bu uçuş, yarışın son metrelerinde arkadan "Aslı, Aslı" diye bağıran birine, "kimdir bu?" diye daha yarış bitmeden dönüp bakan Aslı, kendisine bağıranın yarış arkadaşı Gamze Bulut'un olduğunu görmesiyle yarışın da bitmesi bir olmuştu. Öyle güle oynaya kendisi birinci, Gamze ise ikinci gelmişti.
Gamze'nin arkasında ise, Ukraynalı Anna Mishchenko 4:74'lük derecesiyle ancak üçüncü olabilmişti.
Yarışın bitmesiyle, yıllarca görüşemeyen kardeşler gibi birbirlerine sarılan Aslı ve Gamze'nin bu duygusal anı bize de geçmiş, heyecandan yerimizde oturamaz olmuştuk. Bağırmaktan seslerimiz zaten kesilmişti.
Bekliyorduk ama, böyle bir başarıyı doğrusu idareciler bile beklemiyorlardı. Yarıştan sonra, Gamze'nin Aslı'ya, "Bak, Londra olimpıyatlarında da peşini bırakmayacağım ha!" demesi, gülüşmelere sebep oldu ve hepimizden alkış aldı. Çünkü, Gamze Bulut, yarışmanın en genç sporcusu ve de ilk defa büyükler kategorisinde yarışmıştı. Buna rağmen gösterdiği performans, güçlü sporcuların yanında hiç de azınmayacak kadar büyüktü.
Aslı Çakır Alptekin'i yabancı basın da tanıyordu. Dünya salon üçüncüsü sporcumuzu yarıştan önce zaten favori olarak görüyorlardı. Ama Aslı'nın yarışa son kulvardan başlaması ve bir müddet öyle koşması karşısında "acaba mı?" dedirtmişti biz seyircilere.
Arka sıralardan yavaş yavaş önlere doğru geçerek kontrollu bir yarış çıkartan Aslı, son iki tura girildiğinde, yarışın başından beri hep ön kulvarda yarışan ve o sıra en önde bulunan diğer Türk sporcusu Gamze Bulut'un yanından da geçerek ipi göğüslemesi, rahat bir nefes aldırdı bize.
Aslı Çakır Alptekin 4:05.31'lik derecesiyle şampiyon, Gamze Bulut ise 4:07.74'lük derecesiyle ikinci olmuş ve Finlandiya'nın Helsinki şehrinde düzenlenen 2012 Avrupa Atletizm Şampiyonasında ülkemize aynı dalda iki madalya birden getiren ilk sporcular ünvanını kazanmışlardır.
Aynı zamanda toplam madalya sayımızı 4 altın 2 gümüş ve 1 bronz'la 7'ye çıkartarak, atletizm tarihimizde en çok madalya almamıza neden olmuşlardır.
Ayrıca, çekiç atmada, dev yarışmacılarla yarışan Türkiye rekortmeni milli çekiççi Tuğçe Şahutoğlu 70:21 metre'yle 5'inci olmasını da bir başarı olarak nitelemek gerekir. Milli çekiççimiz geçen ay İzmir'de yaptığı 74:17'lik dereceyle Olimpiyatlara katılma hakkını elde etmişti.
Yarışmaların son günü olması ve Türk sporcularından da son yarışmaya kalan 1500 metre erkekler kategorisinde yarışan Tanoi Özbilen'in şanssız bir günde olması hepimizi üzmüşse de, birçok yarışmalarda bu tür kazaların olduğunu bilmemiz son tesellimiz olmuştur. Yarışın sonlarına doğru epeyce geride kalan özbilen'in tam atağa kalkacağı anda önündeki Finlinin düşmesi, sporcumuzun da dengesini bozar gibi olmuşsa da düşmeyip tekrar atağa kalkması ona zaman kaybettirmiş ve dereceye girememesine sebep olmuştur.
YABANCI BASIN GÖZÜYLE GÜNÜN SÖZÜ: (bayanlar 1500 metre yarışının ardından)
"Bugün Türk bayrağının çok görüleceği bir gün olacağa benziyor."
Bu kahraman sporcularımıza 2012 Londra Olimpiyat Şampiyonası'nda da başarılar dileriz.
Alaettin Morgül / 01.07.2012