Her evin olmazsa olmazı: Termofor!

İtiraf ediyorum, daha önceden termofor, yani sıcak su torbası, kullanmamıştım. Bir kadar önce bir markette elimin altına geliverdi, renkli polar koruyucu kılıfı ile estetiksel anlamda da pek sıcak duruyordu ve fiyatını görünce sımsıcak duygular kapladı içimi: Yalnızca 3,50 Ytl idi…

Aldım, evin bir dolabına koydum, kullanma alışkanlığım olmadığı için de koyduğum yerde unuttum ki bir gece ayaklarım ısınamazken bir türlü yattığım yerde, her zamanki gibi, termofor aklıma geldi.

Kalk kızım Gülgün, üşenme, ayakların ısınıp da uyuyana kadar geçecek süre yerine, hani bazı kadınların ne eli ne ayağı ısınır ya, işte ben tam da onlardanım, biraz su ısıt çaydanlıkta.

Aferin bana ki inatlaşmamışım kendimle ve söz dinlemişim!

3,50 Ytl ve biraz sıcak su ile bir insan kendini bu kadar mı şımartır?

Nasıl bir rehavet, nasıl bir hoş duygu!

Bir kedi sıcak soba yanında neden gülümseyerek uyur, sere serpe, işte tam da onu anladım!

Termoforum ve ben, artık ayrılmaz bir bütünüz!...

Sizlerde de olur mu bilmem, beni mutlu eden bir üründen üçer-beşer daha alasım gelir, hani ne olur ne olmaz düşüncesiyle, yoksa bana özgü bir stokçu davranış mı?

Yedek termoforlar alayım istiyorum, anneme, kız kardeşime, yeğenlere falan ayrıca… Kız kardeşim inatçıdır, yok kullanmam ben diyor, ama Nilgün’cüğüm üşümüyor mu senin de yattığında ayakların? Üşüyor… Hah işte şekerim, vallaha bak bir kullan, vazgeçemeyeceksin!

Yok Gülgün’cüğüm, uğraşamam ben öyle yok su ısıt, falan filan!

Ay ama bak bir kullansan Nilgün…

İnatçıdır benim kız kardeşim!

Ama ben de inat ettim, ister kullansın, ister kullanmasın, en azından bir tane hediye edeceğim, başka türlü vicdanım rahat olamayacak!

Kullanışlı bir bilgiyi ille de paylaşmak istiyorum, tabii ki öncelikle yakın aile çevremde, sonra dostlarım ve ulaşabildiğim herkesle, bu nedenledir bu yazının yazılma amacı…

Geçenlerde kaslarımda bir problem oldu, sıcak havlu ile kompres yapmam gerektiğini söyledi eniştem. Hareket edemiyorum, kim havluyu ütüleyecek, sırtımın yan tarafına yerleştirecek, soğuduğunda tekrar edecek? O sırada Hakan’ın aklına geldi, termofor var ya! Hay aklınla bin yaşa!

Kullanmayınca bilmiyor insan, gaz problemleri, regl sancıları, kas problemleri için de birebirmiş meğerse, birileriyle paylaştıkça öğreniyorum!

Durun! Daha bitmedi, ayrıca şöyle bir fikrim var, ev içinde kimse sıcak bakmadı ama iddia ediyorum, aynı zamanda ekonomik bir ısınma yöntemi!

Malum, elektrik pahalı, doğal gaz, tüp, kömürler bazılarına bedava verilse de, biz o bedavacılardan çok şükür ki değiliz!

İnsanın ayağı ısınınca, tüm vücudu ısınıyor, hani şöyle koltuğa uzandığımız anlar vardır, o anlarda al bir termofor ayağının altına, bitmiştir iş!

Üşenmedim, deneyimledim, hem de şimdi bu yazıyı yazarken, malum sabahın kör vakti, İzmir dahi olsa hava soğuk, dizlerimin üstüne termoforumu koydum, sonuç mükemmel!

Yok, yok… En iyisi ben fazla fazla alayım, gelenlere de termofor sunayım, sıcak sıcak oturalım!

Şaka değil, ciddiyim, bizim eve gelenlerin hepsi deli sigara içer, ben dahil, kışın bile bir pencere mutlaka açıktır, yani bizim ev ısınır ve anında ısıtılan ve duman olan hava tazelenir! Bu ekonomik krizde en iyi çözüm, kişi başı bir termofor!

Vallaha siz kullanmadıysanız, Nilgün gibi inat etmeyin derim, mutlaka bir termofor edinin!

Hatta, umarım gerek olmaz denemeye ama, hani bazı ufak kazalar sonrası buz konulur ya, polar dış giysi çıkartılıp, buzlu su konulursa içine, o konuda bile gayet başarılı olacaktır!

Sağlıklı, sıcacık, keyifli günler dilerim…

Gülgün Karaoğlu
Kasım,29/08