Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Kasım '06

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

İki olay, iki farklı toplum ve iki farklı yaklaşım???

İki olay, iki farklı toplum ve iki farklı yaklaşım???
 

Yaklaşık 3 yıl önceydi, arkadaşımla beraber Hollanda' nını Eindhoven şehrine eğitime gtimiştik. Eğitim oldukça yorucu geçmesine rağmen akşam otelden ayrılıp şehirde geziniyorduk. İki arkadaş elektronik mühendisi olduğumuz için elektronik malzemelerin satıldığı mağazalar en gözde ziyaret yerlerimiz oluyordu. Üzerinden bayağı zaman geçtiği için elektronik cihazın ne olduğunu şu an hatırlayamadım, ancak mağazanın birinde beğendiğimiz bir cihaz hakkında kasiyere çok kısa bir soru sormamız gerekliydi. Mağazada kasada ödeme yapmak için bekleyen yaklaşık 10 müşteriden oluşan bir kuyruk vardı. Bizler klasik Türk düşüncesiyle kasiyere sokulup bu masum sorumuzu soracak ve çekilecektik. Aldığımız cevaba göre göre ürünü alıp almayacağımıza karar verecektik. Yani kısaca bize göre herşey normal ve gayet saygılı gibi duruyordu.

Kasiyer çalışırken çok kısa ve nazik bir şekilde sorumuzu yönelttik. Bize garip bir yüz ifadesiyle baktı ve Türkçe karşılığı:

-Lütfen sıraya geçer misiniz?

olan bir cümle söyledi. Bunun üzerine bu cevabın önemli olduğunu ona göre ürünü alıp almayacağımızı belirleyeceğimizi söylesek de sonuç değişmedi. Sıradaki diğer kişilerde bize tuhaf tuhaf bakıyordu. Ne garipti, biz bu eylemi yaparken bunun bir kabalık olabileceğini hiç düşünmemiştik. Çünkü standartların çok farklı olduğu bir ortamdan gelince tüm dünyayı da aynı düşünüyor gibi zannetmeniz kaçınılmaz oluyordu. Sıranın sonuna geçtik ve beklemeye başladık.

Derken sıra bize geldi. Aynı kasiyer bayan şimdi çok farklı bir ses tonuyla bize iyi akşamlar dileyip nasıl yardımcı olabileceğini soruyordu. Sorumuzu sorup aldığımız olumsuz cevapla mağazadan ayrıldık. Bir an bu tür bir olayın Türkiye' de yaşandığını düşündüm, herhalde kasiyer bizim suratımıza bile bakmazdı. Sonra bu toplumların neden ileri gittiğini çok daha iyi anlamaya başladım. Aslında bu kavramlar bizlere eskiden çok aşina olan kavramlardı. Birbirine saygı, sorumluluk hissetme ve yaptığı işin hakkını verme..! Bu olaydan önemli dersler çıkardım.

Bugün de bu düşünceye taban tabana zıt başka bir olay yaşadım. DNR mağazalarının bir şubesinde dergi ve iki adette VCD film aldım. Kasaya yönelip sıranın bana gelmesini beklemeye başladım. Kasiyer genç kız önde bekleyen hanımefendinin arkasında beni elinde dergi ve VCD beklerken görüyordu. Sonuçta kimse ödeme yapmak dışında bir eylem için kasanın yanında beklemez. Derken üçüncü bür müşteri daha geldi. Ancak bu arkadaş pek sıradır, başkalarına saygıdır gibi değersiz(?) düşünceleri değerli(?) beyninde barındıran bir cinsten birisi çıkmamıştı şansıma. Benim paralelimden aldığı malzemeleri kasiyer bayanın önüne bıraktı, öyle ya ben de orada zaten otobüs bekliyordum. Ben hiç bir müdahale göstermedim. Çünkü benim muhatabım kasiyerdi, onun görevlerinden biri de bu tür bir disiplini sağlamaktı. Genç kız benim daha önceden orada beklediğimi zaten biliyor, bu kişinin aldıklarını onun önün koymasına aldırmayıp bana yönelecek diye bekliyordum.

Ancak öyle olmadı. Genç kızın bu tür basit hesaplarla işi yoktu. Onun görevi para almaktı, o kadar. Zaten yüzünde de en ufak bir duygu ifadesi olmadan bu işi yapıyordu. İsteksizce yapılan bir işte ancak bu kadar oluyordu demek. Kasiyer kız tam şahsın kartını alıp işlem yapacaktı ki benim müdahalem geçikmedi.

-Lüten önce benim işlemini yapar mısınız, benim daha önceden beklediğimi farketmediniz herhalde..!

Kız biraz şaşırmıştı. Şimdi siz şunu lütfen şunu demeyin:

-İyi de be güzel kardeşim neden bu kadar büyüttün ki, bir kişi senden önce kasadan geçse ne olur.!

Hemen şunu söyleyebilirim. Bu kişi görmediği için bunu yapsa veya çok acelesi olduğu için bana dönüp:

-Benim biraz acelem var, rica etsem önce benim işlemlerin yapılabilir mi?

dese, can feda. Bizler Anadolu insanıyız. Bu şekilde bir değil, on kişiye bile yer veririm. Ancak kendisini daha uyanık, daha açıkgöz zanneden saygısız insanların yaptıklarına sessiz ve tepkisiz kalamam. Hele yaptığı işin hakkını vermeyen çevresine duyarsız görevlilerin yaptıklarına hiç kulaklarımı kapayamam.

İki olay iki farklı sonuç. Bu yazıdan amann haa yabancı hayranlığı gibi bir yanlış düşünce çıkmasın. Benim en çok üzüldüğüm bu tür güzel davranışları yabancı toplumlarda görmek değil, zaten bizde varolan bu değerlerin bu kadar çabuk erozyona uğraması.

Hoşcakalın...

 
Toplam blog
: 410
: 3283
Kayıt tarihi
: 13.04.06
 
 

Bilgisayar, elektronik, internet alanındaki son gelişmeler. Tüketici elektroniğindeki trendler. Otom..