İkili İlişkiler, iki kişi ister

Sevgili günlük,

Elimin altında medya olunca, durağan aşk hayatıma biraz renk katmak istedim. Suçlu muyum! Hayır! Burası benim özgür köşem, canımın istediğini yazmam normal değil mi?

Milliyet gibi alanında öncü bir gazetenin okunma oranları yüksek olan blog'unda yazıları çıkınca ne yapacağını şaşırıyor insan. Memleketimde o çok istediğimiz çok seslilik bu sayfalarda duyuluyor. Pek çok ana başlık altında insanlar günlük hayata, iş hayatına, çocuk gelişimine, sağlığa, sanata, özel günlere, toplumsal sorunlara ve belki de aşka dair yazılarını yazıyorlar. Bilgiyi kendilerine saklamak yerine sevdikleriyle paylaşıyorlar. Bazen tıpkı Ferdi'de olduğu gibi tek fikirde birleşiyoruz bazen de herkes kendi fikrini özgürce ifade ediyor.

İçimiz mi kurumuş bizim?

Hayatta hiç renk olmamalı mı? Blog'da yazılarımız yayınlandı diye kendimizi köşe yazarı mı sanıyoruz, hani bir ciddiyet bir ciddiyet. Memeleket meseleleri için çözüm üretmeye çalışmak bizim üstümüze vazife mi? Hatta haddimize m?

Birikiminde bilgi olmayanlar ne yapsın?

Onlar da şahsi deneyimlerini paylaşıyorlar tabii ki. Bazen bu deneyim kişinin özel hayatıyla sınırlı kalıyor. Araştırmayan, okumayan, görmeyen, duymayan bir birey olarak kendi iç dünyalarında kopan fırtınaları Türkiye'nin gündemi sanıyorlar. Alınan ya da alınmayan bir hediye, pahalı bir yerde yemek, lüks bir seyahat ya da buna benzer şeyler bu durumda gündemi oluşturuyor.

Blog sayfasını okuyanlardan hayırlı kısmet çıkar mı?

Bazen yazıları okuyunca bilgi paylaşımından çok kişisel meziyetlerin paylaşımına önem verildiğini görüyoruz. Sanki iyi kısmet için zengin muhitlerine götürülen genç kızlar gibi. Biri görür, beğenir alır da hayatı kurtulur.

Gün geçmesin ki töre cinayetlerinde genç kadınların, erkeklerin kanına birinci derecede akrabalar girmesin. Namus için öz kardeşlere kıyılmasın. Gün geçmesin ki ülkede çocuk pornosuna ve fuhuşa dair skandallar patlamasın. Töre cinayetlerinde lider, çocuk pornosunda ilk sıralarda aynı ülke.

Bu ne yaman çelişki böyle. Anlamaya, çözmeye çalışırken kendi kendine, sesini duyurmak isterken birilerine...

İkili ilişkilerin çetelesini günlüklerinde tutanları gördükçe...

Blog sayfasının çöpçatan sitelerine dönmesinden korkarsın...

Özgür kalen, özgür kalem elinde kalsın istersin...