Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

14 Ağustos '06

 
Kategori
İstanbul
 

İkiyüzlü İstanbul’un öbür yüzündeyim!

İkiyüzlü İstanbul’un öbür yüzündeyim!
 

Cennet ve cehennem gibi bir şehir:)


İstanbul; iki yüzlü şehir! Bir yüzü insanı hayata küstüren, bir yüzü ise insanı hayata doyuran şehir!

Geçen hafta İstanbul’un insanı hayata küstüren yüzündeydim ve size oradan yazdım. Okumamışsanız eğer ve okumak isterseniz bu linkten o yazıma ulaşabilirsiniz:

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=3796

Bu hafta ise hayata küskün adımlarımız bizi, İstanbul’un insanı hayata doyuran yüzüne götürdü.

İstanbul’un neresinde yaşıyor olursanız olun, güzel memleketimin muhteşem şehri size illaki bir cennet bahçesi sunar! Gürültüden ve stresten uzak bir gün geçirmek istiyorsanız eğer İstanbul’a renk veren boğaz size kucağını açmış bekliyor olacaktır.

İster sabah, ister akşam. İster hafta içi, ister hafta sonu.

Kanlıca sahilde oturup bir kâse yoğurt yemenin bir haftalık stresinizi alabileceğini hiç düşündünüz mü? Yoğurdu yedikten sonra hemen Kanlıca sırtlarındaki muhteşem Hıdiv Kasrı’nı ziyaret ederek kasrın etrafında yeşile doymak da ayrı bir keyif olacaktır. İstanbul’da sizi doğal güzelliklere doyurabilecek cennet bahçesi çoktur. İster Emirgân Korusu ile derdinizi unutur, ister Beykoz ile kucaklaşırsınız.

Şehir sizi yorduğunda kendinize biraz zaman ayırın ve size en yakın yerden boğaza inin. Gözleriniz mavi renge değer değmez, bakışınıza vereceği huzur içinize dolacak. Boğazın serin esintisi teninize değmeye başladığında yaşadığınızı hissedeceksiniz. Rüzgâr teninizden sıyrılıp giderken içinizdeki dertleri, acıları alıp götürecek. Siz kalacaksınız geriye, bakışları pırıl pırıl ve omuzları dik bir şekilde.

Şehrin sıcağı güneş ile birleşip de teninize cehennem gibi değmeğe başlarsa eğer ilk fırsatta ya boğaza ya da ada sahillerine gidin. Serin sular içinizdeki yangını söndürmeye yetecektir.

Ben kültür, sanat ve tarihi kalıntılara düşkünüm diyorsanız yine doğru şehirdesiniz. Ayasofya’nın asaleti, Sultan Ahmet Camii’nin maneviyatı, Topkapı Sarayı’nın gün değmemiş yüzü ve günlerce gezseniz bitmeyecek kadar çok diğer muhteşem eserler. Kendinizi bırakıverin İstanbul sokaklarına ve yaşayın Osmanlı ruhunu.

Eğlencenin de adresi İstanbul! İsterseniz eğlence merkezleri ile, isterseniz Tophane de nargile içerken dinleyeceğiniz fasıl ile eğlenin. İstanbul sizi yaşama bağlarken, siz Beyoğlu’nun köhne sokaklarına hapsetmeyin kendinizi. Boğazda balık yiyip eğlenebileceğiniz ve İstanbul’un ay ışığı altındaki görüntüsünü izleyebileceğiniz çok mekân var.

İstanbul iki yüzlü şehir. Bu yüzünü yaşarken de insan gibi yaşamalı ve diğer yüzünde yaşayan insanları da asla unutmamalı insan…

 
Toplam blog
: 66
: 5959
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

Anadolu benim, ben de Anadolu'nun canıyım!   ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara