- Kategori
- Psikoloji
İlginç bir yazı oldum ben
Sevmedim ama olsun :)
Valla şaka gibiyim, kendime gülüp duruyorum.
İnternetin başına geçtiğim vakit, milliyet blog anasayfasını, kendi sayfamı ve diğer blogları itina ile açıp üçünü birden idare etme hevesi ile harekete geçiyorum. Yazılacaklar yazılıyor, okunacaklar okunuyor, sık kullanılanlar listemdeki bloglar gözden geçiriliyor sonrasında, yapacak bir iş kalmayınca, yorumlara ve mesajlara cevaplar verildikten, yeni bir yazı yazdıracak ilham da kalmadıktan veya kaçtıktan sonra, açıyorum kendi sayfamı ve orasını burasını karıştırıp, hayran hayran bakıyorum :)))
Sanki blog olayını ben icat ettim! :)
Bu arada hakkikaten kim icat etmiş bu blog işini?
Üşenmedim araştırdım.
Hımm…Evan Williams diye birisiymiş, hatta ki şimdi de Twitter diye bir şey icat etmiş.
Kıskandım. Yaratıcı zekayı hep kıskanırım. :)
...
Yalnız bir maruzatım var. Yazı reddedilince mail geliyor ve bizi hüzne boğuyor da, yazımız yayınlandığında neden mail gelmiyor ve bizi sevince gark etmiyor? Bu bana adaletsizlik gibi geldi. :)
Yazım yayınlandı mı diye sayfa yenilemekten bir hal oldum…
…
Aslında öyle canım yanıyor ki anlatamam…
Neden derseniz…
E anlatamam dedim ya :)
…
Bir şiirimi yazayım mı? Kendime sözüm var şiirlerimi yazmayacaktım aslında buraya ama.
Bir kerecik yazsam olmaz mı?
İnsan kendinden izin alır mı be?
Kendi içinde birden fazla kendisi varsa evet :)
İçimde koruma içgüdüsü yüksek bir "ben" var.Bu şahsiyet diyor ki, olmaz, O'nun okuyamadıklarını başkaları okuyamaz...
-Peki sahip, kabul, haklısın üstelik, içime sinmedi bak şimdi.
...
Atv izliyorum şu an. Ali Kırca ana haber sonrası "arka kapak" isminde bir bölümde yazdıklarını sözlü olarak ifade ediyor. Yazdıkları güzel, konular güzel, ses tonu güzel...Ama ben okuyuş biçimini, vurgu ve tonlamalarını beğenmiyorum. Neden bilmiyorum. Biraz edebi dille ve önceden yazılmış olduğu belli olan bir konuşma sanırım bana biraz sıkıcı geliyor.Yani o yazıyı okusam belki zevk alırım, ama konuşma halini sevmiyorum. Yok yani, beyefendinin bir kusuru yok da, bana öyle geliyor.
Deli miyim neyim.
Ona buna takılıyorum.
Hımm şimdi anladım. Fazla edebiyat kokuyor da ondan. Ben abartılı edebiyatı biraz yapmacık bulurum. Devrik cümleler, afilli kelimeler, abartılı benzetmeler... Önceden hoş gelirdi ama şimdi sıkılıyorum okurken.
...
Hem yazıyorum hem de birilerini incitir mi yazdıklarım diye düşünüyorum. Olur ya Ali Kırca bunları okur da üzülürse falan :) Yazık ama üzülmesin.
Acaba insan neden birilerini incetmeden bu denli çekinir?
Bakınız bunun şöyle bir mekanizması olabilir:
Davranış: insanları incitmekten çok fazla kaçınırım.
Soru: İncinirlerse ne olur?
Bir alt kattaki düşünce : Kırılırlar. Bana kırılmalarını istemem.
Soru: Peki kırılırlarsa ne olur?
Bir alt kattaki düşünce: Beni dışlarlar, yalnız kalırım, beni sevmezler vs vs.
Soru: İnsanların seni sevmemesi ve dışlaması ne anlama gelir senin için, neler hissedersin?
Bir alt kattaki düşünce: İnsanlar beni sevmez ya da dışlarlarsa çok üzülürüm, kendimi çok değersiz hissederim.
Soru: Değerli olmak insanların sevmediğini hissetmen ya da dışlanman değersiz olduğun anlamına geliyor yani.
Bir alt kattaki cevap: Evet kendi değerimi diğer insanların bana sevgisi ve kabullenmeleri ile ölçüyorum. Çünkü kendime yeterince güvenmiyorum, özgüven eksikliğim var.
Cevap: Adam olacaksın :)))
Nasıl ama?
Etkileyici değil mi?
Yorumlarınızla beni aydınlatın, fikirlerinizi çok merak ediyorum. İnanın ele güne yorum yapanım çok diye hava atmak için değil :)) Ben burda tartışmak, fikir paylaşmak ve farklı beyinlerin düşüncelerini de okumak istiyorum. O yüzden yorum istiyorum. Bir blogcu arkadaşımız vakti zamanında "ölümü gör oku" diye bir başlık yazmış yazısına, aklıma geldikçe çok gülüyorum :)) Ben de şimdi ölümü gör yorum yaz desem olur değil mi :))))
Hey Allah'ım aklımı koru.
Son olarak ;
Psikoloji engebeli ve tehlikeli yollardan mürekkep bir bilim dalıdır. :)
Tavsiye Kitap: İskender Pala- Aşkname