Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ağustos '07

 
Kategori
Kitap
 

İLK AŞK / Ivan Sergeyeviç Turgenyev

İLK AŞK / Ivan Sergeyeviç Turgenyev
 

Resim alıntıdır


Haftasonu maç izlemekten arta kalan zamanda, evdeki kitaplardan sıcak yaz günlerine uygun, ince ve fazla karmaşık olmayan Rus yazar Turgenyev' in "İlk Aşk" isimli kitabını  okudum. Hemen taze taze yazıyorum buraya.

Diğer Rus Klasikleri ve günümüz post - modern eserleri ile karşılaştırıldığında hem nitelik hem de nicelik bakımından biraz hafif kalıyor olmasına rağmen okumaya yeni başlayanlar için önerebilirim.

Kitabın konusuna gelince; çarlık döneminde Rusya'da yaşanan, aslında bir aşk öyküsü gibi görünen fakat toplumun yapısını ve toplumdaki değişimleri, aile içi ilişkileri, tutku ve karşılıksız aşkları, hayal kırıklıklarını anlatan bir kitap.

Zengin bir ailenin çocuğu olan 16 yaşındaki Vladimir Petroviç'in yazlık komşuları Prenses Zasyekin'in kendisinden yaşça büyük kızı Zinaida'ya olan tutkusu ve kızın onunla ve çevresindeki ona tutkun olan diğer erkeklerle ilişkilerini anlatan bir öykü. Zinaida güzel, şımarık, gösteriş düşkünü ve doyumsuz bir genç kızdır.

O hayatla dalga geçer, hayat da onunla. Sonunda hayat kazanır elbette.

Öykünün sonunda ise hayal kırıklığı ve hüzün var. İlk aşkının heyecanını kalbinde hisseden kahramanımız Petroviç karşısında rakip olarak babasını bulur ve yaşamının ilk yıllarında hayal kırıklığı ile karşılaşır.

Kitaptan Alıntılar:

-Alabileceklerini kendin al ve başkalarının seni avuçlarının içine almasına izin verme! Kendine ait olmak; yaşamda esas mesele budur. (s.37)

-Özgürlük? Bir insanı neyin gerçekten özgür kıldığını biliyor musun? İrade, kendi iraden ve o sana güç verir ki; bu özgürlükten yeğdir. Nasıl isteyeceğini bil, o zaman özgür olursun, kendi kendinin efendisi de olursun!  ( s.38)

-Bu aşk, bu tutku, bu adanış; İnsanın kendini kurban etmesi mutluluğun doruğudur -en azından kimileri için. (s.90)

-"Ölüm haberleri duydum merhametsiz ağızlardan. Kıprıdamadan dinledim." sözleri aklıma geldi.      Ah gençlik! Gençlik! Pervasızca umursamadan gidiyorsun kendi yolunda-dünyanın bütün hazineleri seninmiş gibi; keder bile seni mutlandırıyor, acı bile alnına çok güzel oturuyor. Özgüvenli ve küstahsın ve "Sadece ben canlıyım, bakın!" diyorsun. (s.101)

Yayınevi Notu:

Turgenyev bu uzun öyküde, görünüşte bir 'aşk üçgeni' çıkartıyor karşımıza. Ama aslında bir 'aşk-çokgeni' bu; çökmeye yüz tutmuş taşradaki aristokrat bir ailenin genç kızı çevresinde 'defile yapan' lüzumsuz entelektüeller, ömrünü doldurmuş, varlık nedenini yitirmiş, cesaretsiz, irade yoksunu bir sosyal katmanın 'temsilini' sunuyorlar. Kendinden büyük, çok canlı, hareketli ve çekici bu kıza âşık olan kitabın küçük kahramanı, delicesine âşık olduğu kızla babasının ilişkisini öğrendikten sonra olaylar genç kız, baba ve oğul arasında gelişir. Artık genç âşık, sadece masallarda kalmış bir masumiyetin, çoktan yitirilmiş bir saflığın ve temizliğin simgesidir.

İlk Aşk: Kirlenen hayaller.

Yazar Hakkında:

İvan Sergeyeviç Turgenyev (1818-1883) Rus edebiyatının en büyük isimlerinden biridir. Yapıtlarındaki ince duygulu karakter çizimleri, lirik-müziksel dil onu Rus gerçekçiliğinin temsilcisi yapmakla kalmaz, dünya edebiyatının büyükleri arasına da sokar.

Turgenyev, eserlerinde serflik ilişkilerinin insana aykırılığını, feodal-aristokrat Rusya'nın yıkılışını, yeni burjuva-demokratik güçlerin yükselişini gerçekçi biçimde yansıtmıştır. En önemli yapıtları: İlk Aşk (1860). Babalar ve Oğullar (1862). Duman (1867).

 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..