İran’ın nükleer enerji çabası

İran’ın uranyum zenginleştirme çalışmasını %5’ten %20’ye çıkardığı gündeme düştü. ABD ve batı ülkeleri bundan ‘endişe’ duydular, acaba İran nükleer silah yapma niyetinde mi diye ve ABD İran’a bir takım yaptırımlar uygulayacağını söyledi. Dışarıdan bakan ve bir şeyden haberi olmayan bir kişi için ABD haklı imiş gibi görünebilir. Halbuki İran yerden göğe kadar haklıdır.

Bir kere nükleer silah yapmak için uranyumun %90 oranında zenginleştirilmesi gerekir ki %20 bunun çok uzağındadır. Yani böyle bir ihtimal yoktur. İkincisi, dünyada IAEA (Uluslararası Atom Enerji Ajansı) diye bir kuruluş var. Her ne kadar bu yine hakim batı devletlerinin icat ettiği bir kuruluş ise de İran ne yaptığını ne ettiğini bu kuruluşa bildiriyor. Yani yükümlülüğünü yerine getiriyor.

IAEA hakkında bilgileri ‘Türkiye’nin enerji sorunu – Toryum’ başlıklı yazımda vermiştim. Ülkeler nükleer enerji ile ilgili çalışmalarını bu kuruluşa bildirmek zorundalar. İran da bunu yapıyor. Buna rağmen ABD ve diğer batı ülkeleri endişelenmiş gibi yapıyorlar. Çünkü nükleer olsun olmasın, enerji üretmek bir ülkenin bağımsızlığı için çok önemli bir olay. İran enerji üretip kendi yağıyla kavrulabilecek duruma gelirse dışarıya ihtiyacı kalmayacak. ABD bomba için değil asıl bunun için endişeleniyor. Sonra İran’a diş geçiremeyecek.

Buradan bizim nükleer enerji çalışmalarımıza gelirsek, böyle bir çalışma da son günlerde gündeme düştü. Greenpeace mecliste nükleer enerji karşıtı pankart açtı. Bir kere bu hareketi çok yapmacık bulduğumu söylemeliyim. Fransa %78 enerjisini nükleer enerjiden sağlarken gelip Türkiye’ye propoganda yapmak çok abesle iştigal bir hareket. Güçleri yetiyorsa Fransa’ya yapsınlar. Bütün gelişmiş ülkeler nükleer enerjinin nimetlerinden yararlanacak, bizim uranyumumuzu ucuza kapatacak, biz elimiz böğrümüzde seyircilik yapacağız. Demek öyle. Rusya ile nükleer enerji santrali yapma konusunda anlaşma sağlanmış. Bakalım görelim neler olacak (aslında Adnan Menderes'i de o zamanın SSCB'si ile böyle bir anlaşma götürmüştü, İskenderun Demir Çelik fabrikası).

Nükleer enerji üretimini destekliyorum. Bizim hükümetin buna gücü yeter mi yetmez mi, yapabilirler mi bilmiyorum. Nükleer enerji bir ülkeye sınıf değiştirtir. Paramızın yarısından fazlası enerjiye gidiyor. Aldığımız 1 litre benzinin %70’i vergi. Neden diye hiç düşünmeyen var mıdır acaba? Doğru dürüst bir rüzgâr enerjisi, nükleer enerji üretebilsek – ABD bırakmaz ama – belki sorunlarımızın çoğu çözülür. Geleceğimize belki biraz daha güvenle bakarız. Belki birbirimizi yemekten kurtuluruz.

Kaza oluyormuş. Olabilir. her şeyde bir risk vardır. Çernobil kazası 80’li yıllarda oldu. 30 yılda köprülerin altından çok su geçti. Daha yeni Güney Kore’yi yazdım. Teknoloji yerinde sayan sabit bir şey değl ki aynı şeyler tekrarlansın. Moskova kentinin dört bir yanı nükleer santrallerle dolu.

Atık oluyormuş. Bizim ülkemiz geniş. Ona da istenirse bir çare bulunur.