Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

İş Bankası ve tüketici hakları... Devam

İş Bankası ve tüketici hakları... Devam
 

Evet değerli okurlar,

Dün BDDK'nın sorumluluğunu yerine getirmediği konusundaki düşüncelerimi Sizlerle paylaştıktan ve gerek Kurumun Başkanı ve gerekse Başbakanımızı, Tüketici Hakları Mahkemesince, Bankalarca Kredi Kartları üyelik aidatları adı altında 30, 40 YTL'le gibi rakkamlarla kesilen paraların bundan böyle kesilmemesi, kesilen aidatların ise, usulünce ilgililere iadesi konusunda, bir tebliğ yayınlayarak, 100.000 lerce insanımızı söz konusu mahkemelere gitmemesi için sorumlu davranmalarını yazdıktan sonra, İş Bankası ve Tüketici Hakları Mahkemesi Kararı yazıma devam ediyorum.

Günümüz Türkiye'sinde maalesef ki, alnınızın akıyla bir şeylere sahip olayım derseniz ve de hele memursanız, emekçiyseniz ya da emekli iseniz, mutlaka borçlanmanız gerekmektedir.

Bunun içinde mutlaka mevcut sistem içerisinde yolunuz bankalardan geçecektir. Bankaya müracaat ettiğinizde ise, sanılmasın ki bankalar, kredi kartlarında olduğu gibi hemen size kredi imkanlarını sonuna kadar açarlar.

Alacağınız menkul ya da gayri menkul üzerine ipotek ya da rehin konulmasıyla birlikte, ananızın kızlık soyadı, geçmişiniz, geleceğiniz, eviniz, yaşınız her şeyiniz en ince detayına kadar sorgulanır. Eeee parayı verecek onlar ya. Haklılar, sonuçda para veriyorlar, para ise kıymetli, başka şeye benzemez...

Evet, gelelim yaşanan olaya....

Ankara'da bulunan emekli bir yakınım, kredi kullanmak suretiyle mevcut arabasının modelini yükseltmek üzere bir araba almıştır.

Aylık ödemeler, genelde düzenli bir şekilde ödenirken, ara sıra yaklaşık 15-20 günlük gecikmelerde söz konusu olmuş, ancak bunun bedeli de gecikme cezası alınmak suretiyle ödenmiştir. Ancak, şunu belirlemek gerek ki, 2 taksit üst üste ödenmemezlik söz konusu olmamıştır.

Buraya kadar bence, herşey normaldir ve uygulamaya denilecek hiç bir şey yoktur.Geç ödemişsiniz, cezasına katlanacaksınız tabii ki doğal olarak.

Ancak, Ağustos 2007 taksidi de, yaz tatili olmasından dolayı, 10-15 günlük geç ödemeye girince, bu sefer banka gecikme cezasının dışında İHBARNAME MASRAFI adı altında 52.50 YTL daha para talep etmiştir.

Yakınım, kendisine ihbarnamenin ulaşmadığını ifade etmişse de, ayın falanca tarihinde gönderilmiş denip, Banka paranın ödenmesinde kararlı tutumunu sürdürmüştür.

Aradan bir kaç gün geçtikten sonra, yakınım, Noter'den ihbarname beklerken, Bankanın normal kendi başlıklı kağıtları üzerine İHBARNAME yazarak, normal posta ile gönderdikleri yazılarını alır.

Onların parası kıymetli de, Devletin emekliye verdiği %2'lik zamlarla yakınımın eline geçen 25-30 YTL'lik zamlarla onun parası kıymetsiz olur mu? Olmaz tabii ki...

Olmaz ama, İHBARNAME yazılı başlıklı bir kağıdın bedeli 52.50 YTL olamaz yönündeki itirazlar, konuşmalar, feryatlar hiç bir şekilde sonuç vermemişdir.

Banka, bu para ödenmeden de sistem gereği, Sizin taksidinizi alamayacaklarını ifade ettiklerinden dolayı da, Siz tüketici olarak kuzu kuzu ödemek zorunda bırakılırsınız.

Evet, bu taksit, ana para, gecikme cezası ve İhbarname masrafı olarak Bankaya, yakınımın hakkını arayacağını belirterek ödenmiştir.

Sonrasında ise konu katkılarımla, Ankara'da Çankaya Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığına intikal ettirilmiş ve verilen karar şöyledir.

Tüketici ile banka arasında akdedilen sözleşmenin tüketici aleyhine haksız şartlar içerdiği, kabul edilmiştir.Somut olayda, taşıt kredisi kullanıcısından alınan ihbarname masrafının ( sözleşmenin 4. maddesinde yazılı bir miktar belirtilmemesine rağmen) sözleşmede yer alan haksız şart niteliğinde olduğu, bu nedenle alınan 52.50 YTL ihbarname masrafının iadesi gerekmektedir....

Evet, 27.11.2007 tarihinde verilen bu kararın sonucu olarak, 52.50 değil ama 50 YTL, banka tarafından bir kaç gün önce, yakınım tarafından bankaya bildirilmiş olan hesap numarasına yatırılmıştır.

Yakınım ise, eksik yatırılan 2.50 ve Ağustos 2007 tarihinden paranın iade ediliş tarihine kadar işleyen faizinin peşinde olmayacağını belirtti.

İkinci olaya gelince, bu da yine aynı bankanın İstanbul şubesinde meydana geliyor.

Maaşını aldığı şube tarafından açılan kredili mevduat hesabının düzenli olmaması nedeniyle banka tarafından yazılı olarak talep edilen ve yine İHBARNAME adı altında talep edilen 50.YTL.

Bu yakınım da, şu anda yurt dışında bulunduğundan dönüşünde gerekli işlemleri başlatacağını bildirmiştir.

Sonuç olarak şunu söylemek istiyorum ki, Bankalarla kredi ilişkisi içerisinde olanlar, bankaların her dediklerini ve yaptıkları kesintinin doğru olduğunu ve bu kesintileri ödemek zorunda olduklarını düşünmesinler.

Haksızlığına inandıkları bir kesintinin yapıldığını düşünüyorlarsa, mutlaka TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNE BAŞVURSUNLAR ve sorunlarını aktarsınlar. Mutlaka sonuç alacaklardır.

Bankalara da, lütfen keyfi kesintilerle vatandaşı mağdur etmeyin, biz keselim de, onların içerisinde geri almak için müracaat edenler uğraşsınlar, mahkemeyi kazananlara iadeyi yaparız, bu süre içerisinde de kestiğimiz parayı kullanırız, müracaat etmeyenlerin parasını da karlara atarız diye düşünmesinler.

BDDK'ya gelince, özellikle TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNİN bankalarla ilgili verdikleri kararları söz konusu Kurumdan istesinler, ya da bunun tersi olarak TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİ, bankalarla ilgili kararların bir örneğini gerekli olumsuzlukların düzenlenebilmesi adına, BDDK'ya bildirmelidirler...

Kısa bir örnek, müşteri ve banka ilşkileri hakkında...

Önümüzdeki günlerde, bu kez benim 2 banka hakkında açmış olduğum davalar sonuçlandığında, Sizleri bilgilendirmeye devam edeceğim....





 
Toplam blog
: 407
: 877
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

15.12.1950 Mersin doğumluyum. İzmir Ticari İlimler Mezunuyum. Bir Kamu Kuruluşundan  Şube Müdürü ..