- Kategori
- Küresel Isınma
İstanbul da barajlar ne durumda?
Havalar biraz serinledi İstanbullular su sıkıntısını unutmuş gibiler. Tüm basın ve yayın organları farklı gündemler yakalayarak bir anda İstanbul’dan su haberlerini kestiler.
Şu anda yani bugün itibari ile İSKİ’nin resmi web sitesinden aldığım verilere göre barajlarımızdaki kullanılabilir doluluk oranları;
Sazlıdere 17, 747
Pamuçdere 0
Ömerli 33, 116
Istırancalar (5 dere) 0, 663
Darlık 26, 826
Elmalı 3, 94
Kazandere 0
Terkos 55, 285
Alibey 0
Büyükçekmece 6, 871
Siz gündemi takip ederken barajlar bıraktığınız yerde kalmadı. Genel doluluk % 16, 72 lere kadar indi. İnsanlara gerçekleri unutturmak mı kolay, yoksa insanlar gerçeklerden korktukları için hatırlamak mı istemezler? İnsanlığın başına gelebilecek beklide en kötü şeyle karşı karşıyayız.
Küresel ısınma.!
Küresel ısınmayla ilgili bir çok yazı yazdım, okunma oranlarına baktığım zaman, daha işle güçle ilgili yazıların okunma oranlarının oldukça altında kalıyorlar. Peki bu tercih neden? İnsanlar işlerini canlarından daha mı çok seviyorlar? Ya da yukarıda da belirttiğim gibi ya çabuk unutuyorlar ya da unutmak istiyorlar.
Hayatın bazı gerçekleri var. Bunların en değişmezleri canlılar doğarlar ve ölürler. Fakat şöyle de bir durum var insanlar inanılmayacak şekilde ölümden korkmuyorlar. Bu garipsenecek bir durum değil ve fakat doğa şartları o kadar kötü bir hale gelecek ki insanoğlu biran önce ölmek isteyecek.
Isınacağız ısınacağız kuraklık, açlık, susuzluk, zararlı güneş ışınları, ölümcül hastalıklar ve sonra soğuklar. Bu soğuklar tahmin edemeyeceğiniz kadar kötü. Şuandaki kutuplar güney sahilleri gibi kalacak adeta.
Ama ne önemi var ki.! Televizyonda süper magazin programları var. Yine onlarca yeni dizi başlamış. Bir dakika bile boş vaktimiz yok. Fosil yakıtlarıyla, marketten pazardan aldığımız naylon poşetlerle, deodorantlarımızla o kadar mutluyuz ki, küresel ısınmayla falan uğraşamıyoruz.
Bu şekilde yürümüyor mu hayat?
Bir yerde bahsedildiğinde ve/veya basın yayın organlarında gördüğümüzde aklımıza geliyor, içiniz hafiften bir cız ediyor, arkamızı döndüğünüzde her şey sıfırlanıyor.
Bazılarımız ise sanki yağma yaparmış gibi bari iyi yaşayayım telaşında bütün kaynakları kullanıyor, bazıları ise küresel ısınmanın ne olduğunu bile bilmiyor. Özellikle şu tiki, con con dedikleri kelimeleri yayarak söyleyen bir kısım yeni nesil insanı iyice çileden çıkartıyor. Küresel ısınmanın zararı en çok gençlere olacakken aklı başında bir grup dışında diğerleri yapılan faydaları da sabote etmekle meşgul.
Devletlerin tam destek hatta bir parça bile destek vermediği, konuyla ilgili yönlendirme, eğitim ve kısıtlamalar koymadığı bir düzende tabiî ki insanları bu konuda suçlamak çok doğru değil. Fakat altını çize çize tekrarlıyorum. İnsanlar küresel ısınma için bireysel önlemler alabilirler. Ama almıyorlar.
Neden?
Çünkü biz unutmayı, umursamamayı seven ve zinhar ölümden korkmayan bir canlı ırkıyız.
O halde susuzda olsa sıcakların tadını çıkartın, uzun vadeli borçlara girmeyin ve şimdiden bol bol koruyucu kremlerinizi stoklayın.
Dünya sizi affetmeyecek.!
Resimdeki tablo İSKİ’nin resmi web sitesinden alınmıştır. www.iski.gov.tr