Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mayıs '17

 
Kategori
Yurtdışı Tatil
 

İtalya gezisi

İtalya gezisi
 

Roma- Aşıklar Çeşmesi


İzmir’den İstanbul’a daha sonra da İtalya’nın Pisa Havaalanına 5 Mayıs 2017 saat 13.30’da indik. Böylece gezimiz başladı. Bizi bekleyen özel tur otobüsü ve rehberimizle birlikte La Spezia’ya hareket ettik. Varışımızdan sonra trenle Unesco Dünya Mirası olan Cinque Terre’nin köylerinden birisi olan VERNAZZA’ya gittik. Bu köy 16.yyda saldırılara karşı kendini korumak için tepelerde yerleşim alanları oluşturmuş. Tepelerde üzüm yetiştiriyorlarmış. Balıkçılık ile de geçinmişler. Şarapları çok ünlü. Evleri rengarenk boyalı, dağları yemyeşil, deniz masmavi (Tiran Denizi). Bu güzel köyü görüp otelimize doğru yola çıktık.

          Sabah erken MİLANO’ya doğru yola çıktık. Ticaretin ve sanayinin kalbi Milano’da atıyor. Dünya’da marka olmuş ünlü markalar burada. Modanın merkezi. Futbol Endüstrisi de güçlü. Milan ve Inter takımları var. Dünya’nın 4. büyük kilisesi olan Duomu Katedrali 600 yılda yapılmış. Büyük bir meydanı var; Duomu Meydanı. Meydanda Leonardo da Vinci heykeli var. İlk alışveriş merkezi Milano’ya yapılmış. Ünlü opera binası La Scala da görülecek yerler arasında. Milano’dan ayrılıp Verona’ya bağlı SİRMİONE’ye doğru yola çıkıyoruz.

           Sirmione dondurması, pizzası ve Aporol Spritz içeceği ile ünlü bir köy. İtalya’nın en büyük gölü GARDA GÖLÜ, Scaligero Kalesi, begonvil çiçekleri ile kaplı binaları, tarihi dokusu bozulmamış sokaklarında Ortaçağ’da geziyor gibi hissediyorsunuz.

          VERONA Shakespeare’nin Romeo ve Juliet’in eserinde konu olan Juliet’in evinin bulunduğu şehir. Arenadi Verona tiyatrosu Coloseum’dan sonra 2. büyük tiyatro. Görmeye değer. Verona sanat, opera ve bale ile anılıyor. Unesco Dünya Kültürel Mirası listesinde. İçinden Adige Nehri geçiyor. Ekim ayında Mermer Fuarı düzenleniyor. Türkiye de bu fuara katılıyor.

          VENEDİK 118 adanın üstüne kurulmuş. 150 tane kanal, adaları birbirine bağlıyor. 405 tane de köprüsü var. 200 tane saray bulunmakta. Tekneyle San Marco Meydanı’na geldik. Her yıl film festivali ve karnaval yapılıyor. Alman Hanı, Türk Hanı, İstanbul Ayasofya’dan sökülerek getirilmiş bronz atların süslediği Bazilika, Son Bakış Köprüsü, Rialto Köprüsü görülecek yerler arasında bulunmakta. Cem Sultan da burada Salute Kilisesi’nde kalmış. Büyük kanalda gondol gezisi büyük bir keyifti. İstanbul Kapalıçarşı gibi dar sokaklarda sağlı sollu küçük dükkanlar bulunmakta. Venedik Dünya ticaretinde söz sahibi olmuş bir merkez.

          Dünya’nın en küçük en eski devletlerinden birisi olan SAN MARİNO’ya geldik. Kalelerle çevrili eski şehir merkezi, üç kale görülecek yerler arasında. En eski Anayasa burada yazılmış. Denizden 450m yükseklikte kurulan şehir yemyeşil. Tepeden manzara harikaydı.

          PERUGİA ‘da tepede kurulmuş Tiber Nehri’nin kenarına kadar yayılmış, 1300 yılında en eski üniversite burada kurulmuş. Çikolatanın anavatanı. Küçük yemyeşil şehirde tarihi bir de kilise var.

          ROMA 2700 yıllık başkent. Çok merak ettiğim Roma’ya nihayet gelebildik. 7 milyon nüfuslu Roma Tiber Nehri’nin sağlı, sollu yanına kurulmuş. Sanat, tarih, yemekleri ile Rönesans’a uzanan binalarıyla insanı hayran bırakıyor.

          Gladyatör dövüşlerinin yapıldığı antik tiyatro Colosseum (50 bin kişilik), Roma forumu, aşk çeşmesi, sokak sanatçıları ile meşhur İspanyol merdivenleri, Constantine takı, Navona meydanı( Taksim gibi), melekler şatosu(Cem Sultan da burada kalmış), Piazza Pietro, Davona meydanı, 4 nehir çeşmesi, Pantheon, Victoria’nın zafer anıtı, Mussolini’nin çalışma ofisi görülmeye değerdi.

           Roma’nın içinde dünyanın en küçük devletlerinden birisi olan Vatikan’da dünyanın en büyük kilisesi olan San Pietro kilisesi bulunmakta. Aynı zamanda San Pietro müzesi, Sistina Şapeli, Vatikan yönetim binası da görülmeye değer. Kilisede cam fanusun içinde Michelangelo heykeli var. Papa’nın yaşadığı Vatikan’ın nüfusu iki bin.

           Pompei M.Ö. 10.yy’da kurulmuş ve M.S. 79’da patlayan ve şehri bir günde yok eden Vezüv Yanardağı’nın eteklerinde uzanmakta. Yanardağ patlayınca bir günde tüm insanlar gazdan ölüyorlar. 1748’de arkeologların kazıları sonucu şehir tüm canlılığıyla ortaya çıkarılmış. Bazilika, forum, restorantlar, hamamlar, ekmek fırınları bulunanlar arasında.

          NAPOLİ ise İtalya’nın Roma ve Milano’dan sonra üçüncü büyük şehri ve dördüncü büyük limanı. Margarita pizzasının ana vatanı. Garibaldi Meydanı, St. Carlo Tiyatrosu(3000 kişilik), Napoli 1. Umberto galerisi görülmeye değer. Eski ve yeninin ahenk içinde sunulduğu şehir bana biraz İzmir’i hatırlattı. En önemli meydanı Piazzo Plebistico meydanında bulunan St. Francescodi Paola Kilisesi’dir.

          PİSA dünyaca bilinen en önemli tarihi eserlerden biri kabul edilen eğik kulesiyle ünlü. Pisa Kulesi, kemerli kapı, katedral, vaftizhane, mucizeler meydanı gezilecek yerler arasında. 1173 yılında yapılan kule 56 metre yüksekliğinde.

          FLORANSA Rönesans’ın başkenti. Pinokyo’nun memleketi. Şehre girişte avrupanın dördüncü büyük kilisesi olan Santa Maria Del Fiore Katedrali, vaftizhane, çan kulesi, Loggia, heykellerin bulunduğu kısım, Michalengelo’nun ünlü Davud heykeli, antik Rönesans heykellerinin bulunduğu en önemli eser Perseus’un Medusa’nın başını kopardıktan sonra havaya kaldırdığı heykeli, senyörler meydanı ve eski köprü görülmeye değer yerler arasındadır. Şehrin ortasından Arno nehri geçiyor. Floransa açık hava müzesi; heykel, oyma, mermer, taş işçiliğinin hepsini barındırıyor.

          Toscana bölgesinin en önemli şehirlerinden birisi olan Siena Ortaçağ’dan kalma tarihini koruyan bir şehir. San Marco kapısından girip at yarışlarının yapıldığı Campo meydanına geliyoruz. Dar sokakları, ufak caddeleri ve avrupanın en büyük meydanı olan Campo meydanı bizi büyülüyor.

          SAN GİMİGNANO: Toscana bölgesinde kuleleri ile meşhur bir köy. En kaliteli üzüm bağları, en iyi dondurma, türüf mantarlı peynirleri ile ünlü. 14.yy’dan kalma etrafı surlarla çevrilmiş bu güzel köyü hayranlıkla geziyoruz. İtalya’nın en iyi şarapları da bu bölgede yapılıyormuş. Enginarlı, mantarlı, zeytinli pizzayı atmadan buradan ayrılınmamalı.

          Diğer bir Toscana bölgesi şehri ise LUCCA. İsa’dan önce 180 yılında kurulmuş, surlarla çevrili Napolyon meydanı, dükalık sarayı, saat kulesi(50 metre yüksekliğinde), merkez katedrali görülmeye değer tarihi mekanlar.

          Güzel bir gezinin sonuna geldik. Bu geziyi bize hazırlayan Jolly Tour’a ve rehberimiz UĞUR FIRAT’a teşekkürler. Hiçbir şey aksamadı. Geziye katılan tüm arkadaşlarla çok uyumluyduk. Güzel anılar biriktirdik. Biraz uzun oldu, bazı tarihi mekanları yazmamış olabilirim. Sizleri biraz bilgilendirdiysem ne mutlu bana.

 
Toplam blog
: 49
: 816
Kayıt tarihi
: 14.06.07
 
 

Emekli matematik öğretmeniyim. İzmir'de yaşıyorum. Okumayı çok seviyorum. ..