- Kategori
- İzmir
İzmir' de öleyim

Tam otuzdört koca yıl oldu canım İzmir' ime geleli. Bir solukta geçti bunca uzun yıl. Her geçen yılda daha derin tutkuyla bağlandık birbirimize.
Hep bildim ki canım sıkkın veya enerjim düşmüşse ''Kızlar Ağasına'' gidip köpüklü bir kahveyle kendime gelirim. Kendine özgü yakınlığı ve sevecenliği ile esnafdan dostlarımı ziyaret etmek, dönüşlerde beni hep huzurla dolduran duygularla beslemiştir.... Nasıl vazgeçilir ki....
Çok şey terkediyor insanı ama İzmir'im hep benle.. Büyük bir aşkla..
Parlament renginin insanın içini coşturan saatleri başka bir yerde daha nasıl güzel olabilir ki.. Kordonda buz gibi bir birayı yudumlarken, yüzünü okşayan meltemle yeniden doğuyor olma hissini defalarca yaşarsın... Cıvıl cıvıl insanlarıyla.. Gerçekten gülümsemeyi unutmamış yüzleriyle, rahat ve telaşsız adımlarla dolaşan güzel kadınlar ve bu tadı kaçırmamak adına mesaisini çabucak bitirmiş erkekleri ile tam bir ''ehli keyif'' şehirdir İzmir'im.
Yavaşlatılmış bir yaşam sürer İzmir'li. Hiç telaşı yoktur. Yaz mevsimi gelmeye görsün. İş programları pazartesi öğleden sonra ve perşembe akşam üstüne kadardır artık. Cuma Çeşme sahileri sahiplerini bulmuş balık sofraları şenlenmiştir şen kahkahalarla. Pazartesi sabah kahvaltısı sonrası sakince şehre yönelir araçlar.. Ekonomi, kriz memleketimin sorunları kolayca çözümlenir bu sakin şehirde.. Herşeyin formülü vardır.
İzmir'im insanı kendini yaşamayı ertelemez, tek telaşı bunu kaybetmektir...
Bahar ayrı coşku katar, yaz insanın içini uçurur adeta bu şehirde..
Bir kez kanınıza işlerse İzmir, vazgeçmesi mümkün değildir..Tehlikelidir, alışkanlık yapar..Cilveli kadın gibi.!!!
Tanrı ne kadar yaşam sunar bilinmez ama olanı bu şehirde tüketmek tek isteğim..Uzun bir yolculuğa çıkışta bedenimle toprağı buluşsun başka ne isteyeyim..Seni seviyorum güzel İzmir'im.
Hep bildim ki canım sıkkın veya enerjim düşmüşse ''Kızlar Ağasına'' gidip köpüklü bir kahveyle kendime gelirim. Kendine özgü yakınlığı ve sevecenliği ile esnafdan dostlarımı ziyaret etmek, dönüşlerde beni hep huzurla dolduran duygularla beslemiştir.... Nasıl vazgeçilir ki....
Çok şey terkediyor insanı ama İzmir'im hep benle.. Büyük bir aşkla..
Parlament renginin insanın içini coşturan saatleri başka bir yerde daha nasıl güzel olabilir ki.. Kordonda buz gibi bir birayı yudumlarken, yüzünü okşayan meltemle yeniden doğuyor olma hissini defalarca yaşarsın... Cıvıl cıvıl insanlarıyla.. Gerçekten gülümsemeyi unutmamış yüzleriyle, rahat ve telaşsız adımlarla dolaşan güzel kadınlar ve bu tadı kaçırmamak adına mesaisini çabucak bitirmiş erkekleri ile tam bir ''ehli keyif'' şehirdir İzmir'im.
Yavaşlatılmış bir yaşam sürer İzmir'li. Hiç telaşı yoktur. Yaz mevsimi gelmeye görsün. İş programları pazartesi öğleden sonra ve perşembe akşam üstüne kadardır artık. Cuma Çeşme sahileri sahiplerini bulmuş balık sofraları şenlenmiştir şen kahkahalarla. Pazartesi sabah kahvaltısı sonrası sakince şehre yönelir araçlar.. Ekonomi, kriz memleketimin sorunları kolayca çözümlenir bu sakin şehirde.. Herşeyin formülü vardır.
İzmir'im insanı kendini yaşamayı ertelemez, tek telaşı bunu kaybetmektir...
Bahar ayrı coşku katar, yaz insanın içini uçurur adeta bu şehirde..
Bir kez kanınıza işlerse İzmir, vazgeçmesi mümkün değildir..Tehlikelidir, alışkanlık yapar..Cilveli kadın gibi.!!!
Tanrı ne kadar yaşam sunar bilinmez ama olanı bu şehirde tüketmek tek isteğim..Uzun bir yolculuğa çıkışta bedenimle toprağı buluşsun başka ne isteyeyim..Seni seviyorum güzel İzmir'im.