Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mart '19

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Kablosu Kopmuş Sağlık; 5G

Alman fizikçi Wilhelm Conrad Roentgen 1895 yılında X ışınlarını keşfetmesiyle, bu ışınların teşhis amaçlı görüntülemede çığır açtığı düşünüldü. Başlangıçta bu ışınlara maruz kalan cilt bölgesinde herhangi bir hasar gözlenmediği için, X ışınları genelde zararsız olarak kabul edildi. Ancak, bir yıl geçmeden, 1896 yılının başlarında, X ışını kaynaklı yaralanmalarla karşılaşılmaya başlandı. En güzel örneklerden biri ise, Thomas Edison’un asistanı Clarence Dally’de, “radyodermatitis” gözlenmesi, ardından kolunun kesilmesi ve 1904 yılında ölmesidir. 1890 ların sonlarına doğru yüksek doz radyasyon kaynaklı deri yanıkları, saç dökülmesi vb. sorunlarla sıkça karşılaşılmaya başlandı. Henry Becquerel, Roentgen ile aynı dönemlerde “radyoaktivite”, 1898 yılında ise Marie ve Pierre Curie ise, radyoaktif radyumu keşfetti. Curie’ler, buldukları radyumun karanlıkta parlamasını hayranlıkla izlediler. İnanılmaz bir gücü ve kullanım alanı olduğuna inanılan radyum, radyoaktivite ya da radyasyonun zararları henüz bilinmediğinden ötürü, tıp ve birçok alanda, endişesiz ve yaygın bir şekilde kullanıldı1. Hatta bir Fransız kozmetik firması daha da ileri giderek, toryum ve radyum içeren "Tho-Radia" adlı yüz kremini piyasaya sürdü. Daha sonraları, Curie ve birçok bilim adamı, ceplerinde radyoaktif maddeleri taşıdıklarından ötürü, cilt hastalıklarıyla uğraşmaya başladılar. Nobel ödülünü ilk alan bilim kadını ve aynı ödülü iki kez alan ilk kişi olan Marie Curie, radyoaktiviteniz zararları sonucu, 1934 yılında kan kanserinden öldü2.

Zararları ya da yan etkileri ortaya konmadan, günlük yaşama geçen ve trajedilere yol açan bir başka ilginç örnek ise, “Radium Girls” olarak adlandırılan kadınların hayat hikayesidir. Amerika’nın New Jersey Eyaletindeki saat fabrikasında çalışan kadınlarda gözlenen kanser vakalarındaki artış bilim adamlarının dikkatini çekmiş ve araştırmalar, bu fabrikada çalışan yüzlerce kadının, saat minelerini, karanlıkta parlayan radyumlu boya ile boyadıklarını ortaya koymuştu. Saat minelerini radyoaktif radyumla boyamak için, ellerindeki fırçaları radyumlu boyaya daldırdıktan sonra, fırçanın ucunu dudaklarıyla inceltip, saatlerin kadranlarını boyayan kadınlarda, daha ileriki dönemde, yaygın bir şekilde kanser vakaları gözlendi. Radyasyonun zararlarından bihaber olan bu kadınların, el tırnaklarını ve dişlerini radyumlu boya ile boyadıktan sonra, ışıkları söndürüp birbirleriyle eğlenmeleri ise, işin bir başka boyutu 1, 3, 4. Oysa bu zavallılar, farkında olmadan, iç ve dış radyasyon risklerinden nasiplerini almışlardı. Bilmedikleri bir tehlikeyi hayatlarıyla ödeyen bu trajedinin kahramanları, konuyu mahkemeye taşıdıklarında ise, U.S. Radium adlı kuruluş, “Radium Girls” lerin, birer “Sifiliz hastası” olduklarını öne sürerek, itibarsızlaştırmaya çalışır1, 4.

1950'lere gelindiğinde ise, nükleer enerjinin tehlikeleri ve nükleer atık sorunuyla ilgili endişelerin ortaya çıktığı ve doğru olduğu kanıtlandı.

Stanford Üniversitesi'nden Lena Hong:“1945 ile 1992 arasında toplam 1.054 nükleer test ve iki nükleer saldırı yapıldı. 1962’de yapılan Kısmi Test Yasağı Anlaşması’nın kabul edilmesinden sonra bile, nükleer silah testleri yeraltında devam etti ve daha belirgin hale geldi. 1970'lerin sonuna doğru, nükleer silahlara karşı çıkanlar ile 1960'larda başlayan “Savaş karşıtları” birlikte hareket etti ve “Çevre nükleer karşıtlığı” arttı. Nükleer güç savunucuları, New England Power Company sözcüsünün “nükleer enerji ile Hiroşima'nın bombalanması arasında, elektrikle elektrikli sandalye arasında olduğundan daha fazla bağlantı olmadığını” öne sürdü. Oysa nükleer teknolojinin yaygınlaşmasından ötürü, Üç Mil Adası, Çernobil ve Fukuşima ve Pasifik okyanusunun kirlenmesi gibi felaketlerle uğraştık” şeklinde özetliyor, radyasyonun bir başka boyutunu.

EMF Community’nin yazarlarından John Weigel ise, yukarıda özetlenen iyonlaştırıcı radyasyonların sağlık üzerine etkileri ile günümüz radyofrekans radyasyon kaynaklı riskler arasında bir benzerlik olduğunu öne sürüyor ve görüşlerini şu şekilde özetliyor;

“Benzer bir şekilde, Intel’in eski CEO’su ve Google’ın yönetim kurulu üyesi olan Paul Otellini, Mikrodalga radyasyon konusundaki endişelerini, izleyicilere elektrik akımından geçerek giderdi ve “Sorun varsa çözeriz” dedi. Otellini 2017 yılında 66 yaşında "sorun" denilen sorunu çözmeden öldü. Yapay radyasyonlar, hepsi için olmasa da, yaşam formlarının büyük çoğunluğu için öldürücüdür. Şimdi, Otellini'nin vaatlerinden yaklaşık 20 yıl sonra, Ericsson başkanı ve Ericsson CEO'su Börje Ekholm, 5G teknolojisinin küresel dağıtımını açıkladı ve Barselona'da yapılacak olan MWC 2019 konferansının web sayfasında, Ericsson ve Intel, 4G ve 5G spektrum paylaşımını bir videoyla paylaştı. Ekholm, 5G'nin güvenliği konusunda bir söz vermedi. 1995'te Bilderberg grubu, İrlanda’nın Büyük Veri ve eğlence / turizm konularına odaklanacağını belirledi. Bu yüzden, hem Ericsson hem de Intel’in her ikisinin de İrlanda’da olması şaşırtıcı değil. İronik olarak, Enerji hatlarındaki geniş bantın (BPL)  etkileri, 2007 de Ericson laboratuvarlarının kurulduğu Athlone, Co. Westmeath de hiçbir şeyden habersiz yaşayan halk üzerinde test edildi. Siyasi olarak ta paralellik var. ABD Başkanı Ronald Reagan, Amerikan televizyonunda, Reaktörleri Fukuşima'ya veren General Elektrik Tiyatrosu'na ev sahipliği yaptı. ABD Başkanı Donald Trump, 5G teknolojisinin kullanılmasını istediğini ve 6G'yi beklediğini belirtti.“Daha Az Gidilen Yol” kitabının yazarı Scott Peck, ayrıca “Yalanların İnsanları” adlı bir kitap ta yazdı. İlk bölümde, Peck, her şeye sahip olan yakışıklı ve başarılı bir işadamı ile yapılan konuşmaları açıklar. Bölümdeki son satır: "Dr. Peck, şeytana inanıyor musunuz? Şeklindedir. Uzun zamandır araştırmacılar teknolojiye manevi bir unsur ithaf etmeye çalışıyorlar. Vatikan bile, yazarı Leo Zagami’nin, dünya çapındaki olaylarda kullanılacağını iddia ettiği “Süper Bilgisayar” kitabına sıcak bakıyor. Nükleer güce sahip insan kibrinin sonucunu gördük. Şimdi insanlık, kapsamı gezegensel olan bir teknolojinin dağıtımı deneyimlemek üzere. Daha önce görülen hiçbir şeye benzememekle birlikte, konuya ilişkin sorunlar çözülmedi ve insanlığa yönelik saldırılar her geçen gün artmaktadır”7,8.

Sonuç olarak, bilim ve teknolojideki gelişmelerin getirdiği konfor, her zaman insanoğlunu cezbetmiştir ve cezbetmeye devam edecektir. Bununla birlikte, teknolojik gelişmelerin can yakıcı kısımları yani tüm canlılar üzerine etkileri ise, çok sonraları anlaşılmıştır. Dünyamızın 20. Ve 21. yüzyıl deneyimleri, insanoğlunu daha akılcı davranmaya zorlamalıdır. 5G, 6G … gibi teknolojilerin gezegenimize zarar verip vermeyeceğinin, önceden bilimsel olarak ortaya konması, tüm canlılar için büyük bir kazanç ve konuyla ilişkili herkesin ana hedefi olmalıdır. Patronların bile… Çünkü bir gün onlarda bu risklerin mağduru olabilir, eğer dünya radyofrekans radyasyon çılgınlığına yenik düşerse…  Cep telefonu kullananlarda beyin tümörlerine daha sık raslanmasından daha gerçekçi bir kanıt olabilir mi? 

 

  • Kaynaklar
  • 1)- Carter Lee, Laura; Glow in Dark Tragedy (Radium Girls). American History. p:33-37, October 2017.
  • 2)- Marie Curie: Bilim Uğruna Ölen Kadın.       http://www.focusdergisi.com.tr/bilim_insanlari/1000_yilin_dahileri/00210/
  • 3)- Salerno S, Universal Expositions, physics-chemistry and new occupational disease: The case of Marie Sklodowska Curie and Radium Girls. Medicina Del Lavoro. 108(1): 69-79, 2017
  • 4)- Moore K, The Radium Girls: The Dark Story of America’s Shinning Women. 2017
  • 5)- Hong L, American Anti-Nuclear Activism in 1970s. 2016. http://large.stanford.edu/courses/2016/ph241/hong1/
  • 6)- A. M. Davidson, "The U.S. Anti-Nuclear Movement," B. Atom. Sci. 35, No. 10, 45 (1979)
  • 7)- Weigel J, https://emfcommunity.com/category/john-weigel/
  • 8)- http://www.microwavejournal.com/articles/31872-ericsson-to-switch-on-5g-globally-in-2019
 
Toplam blog
: 7
: 495
Kayıt tarihi
: 04.06.18
 
 

Araştırma alanları: Elektromanyetik Kirlilik ve Sağlık; Elektromanyetik Kirlilik ve Çocuklar; Rad..