Kadın milletvekillerimize sözlü taciz !

25 kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslar arası Mücadele günüydü. Gazetelerin birisinde şöyle bir haber vardı.

Bu özel günde kadın kuruluşlarından gelen mesajlarda Deniz Baykal’ın genel başkanlıktan gitmesinin sebebi olan ilişki skandalı’nı hiç umursamadan, olay gününden başlayarak onun çevresinde yer alan kadın milletvekillerine de tepki var. Örneğin Kadıköy Kadın Platformu’nun mesajında “Onun çevresinde gülücükler dağıtan kadınlardan rahatsızız. Bu skandal olayları hala “erkeğin elinin karası” olarak mı görüyorlar, bu mudur zihniyetleri. Deniz Baykal artık gölge etmesin, kadınlar da ona destek vermekten vazgeçsin.

Yazıyı kendi köşesine taşıyan yazar da ;

Kadına karşı şiddeti önleme gününde kadınların “duyarsız kadınlara” kızması bu güne kadar rastlanmamış bir durumdu, o da oldu. Ama haklılıklarını da kimse yadsıyamaz! Demiş.

Bu haberi okuyunca önce şaşırdım sonra da kızdığımı açıkça ifade ediyorum. Adı geçen platformun bir üyesiyim. Başkan Hanımı tanırım. Olur, olmaz yerde böyle saçmalıklar yapar. Toplantılara çok seyrek gittim çünkü o toplantılarda gördüğüm kadarıyla üretken, faydalı bir proje göremedim. Son katıldığım toplantıda da Kadıköy Belediye Başkanı Sn. Selami Öztürk hakkında ileri geri konuşmuş ve ben müdahale etmek durumunda kalmıştım. Dün (25.11.2010) dişim apse yaptığı için çok rahatsızdım ve toplantıya katılamadım. Katılabilmiş olsaydım böyle bir yazı yazıyı hazırlarken acaba diğer üyeleri haberdar etmiş miydi, kendisine soracaktım. Kim adına veya kimler adına bu mesajı yayınlatmıştı acaba??

Kendim gidemedim ama orada olan bir meclis üyesi arkadaşım aracılığı ile kendisine haber yolladım.

Ben öyle demedim, öyle yazmadım gibi sözler ederek yazarı yalancı durumuna getiriyor. Bunlar ayıp şeylerdir. Bir insan söylediği sözün arkasında duracak kadar yürekli olmalıdır. Yazının tekzibini istedim dolaylı olarak tamam demiş. Bakalım yapacak mı?

Onunla konuşan arkadaşıma “Kılıçdaroğlu’nu rahat bıraksın diye dedim” gibi saçmalamış. Sn. Kılıçdaroğlu’nun onun korumasına hiç ihtiyacı yoktur. Sn. Baykal hakkında da konuşmak ona düşmez. Bu hanım kendisini mahkeme hâkimi filan mı sanıyor acaba?

Siyasette bir yerlere gelmek istemek herkesin hakkıdır ama elbette bu şekilde çirkin karalamalarla asla olamaz.

Bu hanım Ka-Der Kadıköy Şubesi eski başkanıydı.

Hatırlarsanız 2007 seçimlerinde seçimlere katılacak siyasi partilerin aday listelerinin ilk sıralarında kadınlara yer vermesi ve daha çok kadının Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girebilmesi için girişim başlatmıştı.. Yaptıkları afişlerde kadınlara bıyık takmışlar meclise girebilmek için erkek mi olmalı demişlerdi. İzinsiz olarak ta Başbakan Sn. Erdoğan’ın bir yanına Sn. Baykal’ı diğer yanına da Sn. Bahçeliyi koyarak caddelere asmışlardı. O günlerde bu hayli tatsızlıklara yol açmış sanıyorum mahkeme kararı ile afişler toplatılmıştı.

Bunu neden yazdım KA-DER kadın hakları üzerine kurulmuş bir kuruluştur. Öyle bir yerde başkanlık yapacaksın zamanında, hem hak, huk diyeceksin hem de böyle bir günde kadın milletvekillerini suçlayacaksın. Her iki tarafın ailesine de acı yaşatacaksın.

Adama sormazlar mı? Sen yanlarında mıydın? Bildiğin bir şey mi var?

Hiçbir kanıt olmadan Sn. Baykal’ı alenen suçlamıştır. Bu komplo olayda her iki tarafında birer ailesi olduğunu unutmak, yeniden çirkin bir şekilde gündeme getirmek abesle iştigaldir. Kendisini şiddetle kınıyorum.

Şöyle diyorum, ayrıca bu memlekette hanımının üzerine ikinci hanımı hatta üçüncü hanımı imam nikahı ile getiren onca insan, ve bakanlar , milletvekilleri varken onlarla uğraşman daha iyi olur.

Kırsal kesimde kapı kapı dolaşarak nikâhsız kadınları tespit edip onlara nikâh kıydırmakla başlayabilirsiniz.

Kendisi gibi düşünmeyen kadın milletvekillerimizi de suçlaması ayrı bir ayıptır. Kardeşim sen bu işlerle uğraşacağına kadına gerçekten değer ver de, başka işlerle uğraş derim.

Günümüzde olan bunca töre cinayetleri, ırza geçmeler, küçük çocuklara taciz, kadına dayak varken Konsey olarak ne yapıyorsunuz veya ne yaptınız? Bir başarınızı duymak isterim.

Bu yazımın çıkıp çıkmayacağını bilmediğim için fazla uzatmıyorum.

Kimsenin kimseye çamur at izi kalsın gibi yapmaya hakkı yoktur ve etik değildir. Birilerine yaranmak için diğerini suçlamaya ise hiç hakkı yoktur.

Tahminim bu gibi saçmalıklarla CHP yi karıştırmak isteyenler başarılı olamayacaklardır. CHP Kemal Kılıçdaroğlu yönetiminde hızla iktidara yol almaktadır ve iktidar olacaktır.

Sevgilerimle…