Karadeniz taka’sı/dedik ki, biber’dir yakar…

Bahar hep çiçeklerde gelmez, bahar hep sevda sözleri ile gelmez, bahar hep laylomla gelmez.

Bahar toprağın kokusu, sebzesi ile gelir. Mor menekşesi, salkım söğüdü ile gelir. Gökkuşağı ile Nisan yağmurlarının güneş ile dansı gelir! Pazaryeri cümbüş, kış boyuda öyleydi Allah İçin, ver hormonu yesin millet, ver hormonu alsın millet.

Hormonlu mormonlu diğer Ülkelere naziren bizim Ülke sebze-Meyve üretiminde süper, bunu kabuledelim!

Daha bir geri sardım baharı ben;

Yeşilin; yağmur ve güneş aşkına başını uzattığı anlarda, eve taze taze gelir yeşillik!

Maydanoz, Marul, Nane, Yeşil sarımsak-soğan…

Pazardan birde domates, salatalık gelir. Ah birde yeşil biber.

Almam kışın biber-patlıcan-domates-salatalık.

Baharı beklerim ki kavuşayım…

Neyse yaaa,

Bizim eve salatalık geldiğinde, daha salata yapılmadan soyulur, sonra dörde bölünür, sonrada tuzlanır kütütr, kütür, elimizden sular damlaya damlaya yerdik!

Yarabbi ne lezzet! Ve her defasında büyüklere bostan (Hıyar ve salatalık isimlerini çok sonradan öğrendik.) ısmarlardık. Sonrada onların şehirden köyüe dönüşünü beklerdik.

Hemen soyup tuzlayıp yemek için.

Bu bir bahardı bizim için… Büyükler içinde öyle tabii.

Eski Türk Filmlerinde çok gördük. Salatalık tuzlayıp satmaları… El arabasında... Gerçi bu ege ve akdeniz bölgelerinde devam ediyormuş.

Geçen gün bahçedeyim baktım yabani çilekler çiçek açmış, 10-15 güne varmaz kızarırlar bahçede de, güneşi gördüğümüz yok bu aralar.

Baharın anlamı işte bunlar. Isırganın yanına toplanan yeşil naneler!

Dün akşam yeğenime “hadi baharın geldiğini kutlayalım yeşil biber alda gel! Evimiz kızarmış biber koksun yanına birde kokoş salata yapalım” (kokoş salata: köyden gelen marul yıkanır, domates, salatalık, yeşil nane, yeşil soğan, yeşil maydanoz doğranır. Üff üff.)

Hakikaten öyle yaptık. Evi aldı bir kızartma kokusu acı mı acı, zehir mi zehir!

Ne aspiratör fayda ediyor, ne de kapı pencere...

“Yok yiyeceğiz, acı macı”

Anam biber bu kadar mı yakar?

Bu nasıl bahar biberi? Aman Allah’ım! Ekmek yiyorum yok, ağzımda su tutuyorum yok, ayran tutuyorum yok! Öldüm öldüm. Resmen pişti dilim. Gözlerimden yaş, burnumdan salya sümük fora verdi de bana mısın demedi ay biber!

Biz baharın gelişini böyle kutladık.

Bostan mı? Hani gece yarısı 1 ekmek yemiştim ya o zaman yapmıştım onuJ)

Eee ben baharı kutluyorum, sırada yaban çilekleri…