Karanlıkta verilen / alınan şampiyonluk kupası

Spor Toto Süper Final Şampiyonluk Grubu'nda Fenerbahçe ile golsüz berabere kalan Galatasay, 2011-2012 sezonu şampiyonu oldu.
    
Tahkim Kurulu tarafından cezası ertelenen Fatih Terim'in de takımının başında çıktığı gergin geçen maçta Galatasaray, aldığı beraberlikle puanını 48'e yükselterek, Fenerbahçe'nin 1 puan önünde şampiyonluğa ulaştı ve Avrupa Şampiyonlar Ligi'ne direkt gitme hakkını elde etti.
    
Alex'in yedek başladığı ve 75. dakikada oyuna girdiği karşılaşmayı kazanamayarak Şampiyonlar Ligi'ne katılım için ön eleme oynamak durumunda kalan Fenerbahçe ise play-off'ları 47 puanla ikinci tamamlamış oldu.
    
Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda oynanan derbi maçta takımlar gol mutluluğu yaşayamazken, maçın 65. dakikasında Fenerbahçe'den Dia, 80. dakikada ise sarı-kırmızılı takımın defans oyuncusu Ujfalusi, haklı olarak kırmızı kart gördü.
    
Karşılaşmayı yöneten hakem Cüneyt Çakır sarı-lacivertlilerden Yobo, Salçuk, Emre, Volkan, Zigler, Galatasaray'dan ise Melo, Emre Çolak ve Milan Baros'u sarı kartla cezalandırdı.
    
Galatasaray normal sezonu 77 puanla lider, Fenerbahçe 68 puanla ikinci, Trabzonspor 56 puanla üçüncü, Beşiktaş ise 55 puanla 4. tamamlamıştı.

Galatasaray'ın, Spor Toto Süper Final Şampiyonluk Grubu'nda Fenerbahçe ile golsüz berabere kalarak şampiyon olmasının ardından maç bittiği halde uzun zaman stattan dışarı çıkmayan taraftarlarla polis arasında başlayan olaylar stat çevresine de sıçradı.

Fenerbahçeli taraftarlar, Kadıköy'de 2 polis aracını ters çevirerek yakmaya çalıştı.
 
Şükrü Saracaoğlu Stadı'ndaki maçın ardından Yoğurtçu Parkı'nda toplanarn bir grup taraftar, kendilerine su sıkan TOMA aracına taş ve sopalarla karşılık verdi. Polis ekipleri de taraftarları gaz bombası ve tazyikli suyla dağıtmaya çalıştı.
 
Dağılan taraftarların stat etrafındaki ara sokaklarda tekrar biraraya gelmesi üzerine, polis bu noktalara da gaz bombasıyla müdahale etti.
 
Polisin kullandığı biber gazından etkilenerek baygınlık geçiren taraftarlara da stat etrafındaki sağlık görevlileri müdahale etti.
 
Çocuklarıyla birlikte maçı izlemeye gelen bazı taraftarlar, atılan gazdan çocuklarının etkilenmesi üzerine polise tepki gösterdi.
 
Kadıköy Kızıltoprak'ta toplanan Fenerbahçeli taraftarlar, 2 polis aracını ters çevirerek ellerindeki meşalelerle yakmaya çalıştı.
 
Yakınlardaki bir akaryakıt istasyonunda çalışan görevlilerin yangın söndürme tüpüyle müdahalesiyle polis araçlarının yanması engellendi.

Maç sonrası en hazin durum ise şüphe yok ki, Şükrü Saraçoğlu stadının ışıklarının söndürülmesi ve Galatasaray futbolcularının hak ettikleri kupayı karanlıkta, - o da- uzun zaman bekletilerek, Başbakan'ın da devreye sokularak alabilmesiydi.

Yayın yapanların bile aydınlatıcı ışıklarının yetmemesiyle karanlıkta kupayı eline alan her Galatasaray futbolsusunun yüzü, bir taraftan gülerken, diğer taraftan, "biz bu karanlığı hak etmedik" der gibiydi.

Başarının sembolü olan kupaların karanlıklarda verilmesi olayını Avrupa Basını kullanır da kullanır artık. Zira, Avrupa'da dahi gözler her zaman FB ile GS Derby maçlarını en ateşli derby olarak kabul ederler.

Yarınki yerli ve yabancı gazetelere - hele de bizim gibi yurtdışında yaşayan Türkler gibilerinin - bakma cesareti gösteremeyeceklerine sebep olanların tekkelerini başlarının önüne koyup bir kez daha düşünmeleri gerekir. Aynı durum Fenerlılere yapılsaydı ne sonuç vereceğini düşünmek bile istemiyorum...

Bir sezonda bir değil iki kez şampiyon olan Galatasarayın Şampiyonluk Kupasını karanlıkta mı almalıydı? Sebep olanlar utansın, diyorum, başka bir şey demiyorum!...

"SPOR CENTİLMENLİĞİ GÖSTEREMEYEN, SPOR DİSİPLİNİ GÖSTEREMEYEN SEYİRCİNİN SPOR ANLAYIŞI DA SAKATTIR"

Alaettin Morgül / 13.05.2012