Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

28 Haziran '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Kaybolan gençliğimiz

Kaybolan gençliğimiz
 

GENÇLİĞİMİZ NEREYE GİDİYOR

Genç kavramını kullandığım zamanlarda genellikle gelecek zamanı da telaffuz etme hissini uyandırıyor içimde! Genç ve gelecek kavramı… Bazen eş anlamı, bazen birbirini tamamlayan iki öğeyi, bazen de bir biriyle bütünleşen varlık ve olguyu pekiştiriyor bende… Somut ve soyut kavramların çok nadir görülen bütünleşmesi ve kenetleşmesidir bu!

Fakat büyüklerimiz gençliğimizi engelleyerek kendilerine uymamızı ve benzememizi isterler daima. Ama bunu yaparken farkında olmadıkları bir şey var. Bizi engelleyerek geleceklerine gem vurduklarını, hayatı silikleştirip inhibe ettiklerini göremezler.

Bir gün geldiğinde gençliğimizin bu yüzden kaybolduğunu ve geçtiğini anlarız. Artık anlamamızın hiçbir faydası olmaz ve anlamı yoktur. Oysa biz iki kuşak arasındaki köprü görevini yani; geçmişten aldığımız değerleri geleceğimize götürür, götürürken de kendimizden bir şeyler katarak yaparız bunu. İşte bu çok önemli görevimiz ve işlevimiz hep göz ardı edilmiştir. Onların istediği ise verdikleri değerlere bekçilik yapıp korumamızdır. Bunu ilerlemeden nasıl sonraki kuşaklara vereceğimizi düşünürken, bizden kopup gidenin gençliğimiz olduğunu görürüz. Bizleri dehşete ve çaresizliğe düşüren ise bir daha gençliğimizin bedenlerimize- yani bize- dönmüyor oluşudur.

Belki daha öncekilerde bunun farkındaydılar. Böylece gençliklerinin ve geleceklerinin kaybolması onlarda birer mülteci gibi hep o anı yaşama isteği uyandırmıştır içlerinde…

Bizler tüm bu engelleri aşarak kendimiz olmayı başarabilirsek, gençliğimizle beraber geleceğe daha hızlı ve daha sağlam adımlarla ilerleyebiliriz. İşte o zaman gelecek gençliğimizle adımızı tarihe kazıyarak yazabiliriz.

 
Toplam blog
: 27
: 542
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

Yapmakta olduğum mesleği seviyorum seviyorum ama gönlümün bir yerinde tiyatro vardır. Aynı zamand..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara