Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Nisan '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik...

Kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik...
 

Askerdeyken bir gün. Güneydoğuya gidecek, Mekanize Piyade taburu askerleri iç eğitim için bizim tugaya gelmişti. Ben, özel seçilmiş, heybetli, efe gibi çocuklar bekliyordum. Onları gördüğümde çok şaşırmıştım. Hepsi kavruk, en fazla 1.60 boylarında, çoğu köylü çocuğu Anadolu delikanlıları idi. Bir tanesi konuşurken, bana bakıp şöyle demişti: ‘’Neden bizi seçtiler anlamıyorum! Oraya savaşmaya gideceğiz. Ama neden beni seçtiler anlamadım?’’

Bir gün Piyade taburunun koridorunda yürürken; duvarda asılı resimleri önce komutan resimleri sanmıştım. Ben de hızlı hızlı yürüyordum, bir işim vardı görüp gidecektim. Neden sonra anladım, yan yana resimlerin sırrını. Hepsi o taburdan gitmiş, şehit olmuş yiğitlerin resmiydi. Konuştuğum çocuklara benziyorlardı. Bu dünyada bir kuş ömrü kadar kalmışlardı. Vatanın bu asil evlatları yar yanağına değmeden, başlarını toprağa yaslamışlardı.

On bini geçti son yirmi yılda şehidimizin sayısı. Daha yeni on bir fidan şehit düştü. Ve bizler alıştık bu duruma. Ateş dibimize düşmeyince alışılıyor değil mi? En çok dinlediklerimiz spor yorumcuları. Televizyona en çok çıkanlar çıplak mankenler. Gittikçe fakirleşmemiz, yoksullaşmamız, yozlaşmamız; hep alışmak yüzünden.

Kaçınızın bebesi var bilmem. Kaçınızın çocuğu, kaçınızın yeğeni. Ama ben minik kızıma baktıkça. Evladını kaybeden anaların, babaların acısını nasıl ıskaladığımızı anlıyorum millet olarak! Bazıları için on beş bin şehit yalnızca istatistik. Oysa, bir evladı yetiştirmek nasıl bir emek! Bir evlattan beklentisi insanın ne büyük beklenti. O nadide çiçeği, en güzel çağında toprağa vermek. Söyler misiniz bu nasıl bir alışkanlık bizimkisi?

İsrail iki askeri kaçırıldı diye Lübnan’ı yıktı. İngiltere 15 askerinin burnu kanasa İran’ı yıkacaktı. Biz ise ne Suriye’nin suyunu kesebildik. Ne vadiyi bombalayabildik, ne de kanı bozuğu asabildik. Askerlerimizi kaçırıp öldürdüler ne yapabildik?

Dünyanın en kötü politikacıları bizdekilerdir. Dünyanın en kötü demokrasi rejimi bizdekidir. Sürekli nutuk atan ama aklında hep oy kaygısı olan bizler... Kendi çocuklarımızı kamplara, batıdaki kantinlere koyan ama kınalı kuzuları cepheye yollayan bizleriz. Dağları bombalayamayan; yakılan otobüslerinin, öldürülen çocuklarının, ihanetin bedelini soramayan biziz. Rüşvet veren, rüşvet alan ama yozlaşmaya hayret eden... Ağaçları kesen, hayvanları zehirleyen ama betonların arasında kafayı yiyen bizler.

Ne kadar suçluyuz, neden böyleyiz?

 
Toplam blog
: 187
: 1260
Kayıt tarihi
: 02.10.06
 
 

İyiye ve güzele götürmeliyiz Dünyayı. Sürekli daha çok kazanmak, daha yukarıdan bakmaya çalışmak,..