- Kategori
- Blog
Konuşmak mı? yazmak mı?
Adet olduğu üzere ben de 100. blog yazısı yazmaya karar verdim. Aslında tam 100, blog sayılmaz aradan sildiklerim, yazıp göndermediklerim var. Ama olsun şu an yazdığım eğer daha sonra silmezsem 100. blog olacak..
Başlığa bakıp, konuşmakla yazmak arasında ne alaka var? Diyebilirsiniz. Benim için çok alakalı çünkü ben konuşamadığım için yazıyorum. Öyle çocukluğundan beri yazı yazan, yazıya aşık bir insan değilim. Hatta 2-3 yıl öncesine kadar elime kalem alıp da bir şey yazmışlığım yoktur. Okulda kompozisyonum da kötüydü zaten. Bir tek mektup yazmayı severdim. Kızdığım insanlara veya bir şeyler anlatmak istediğim insanlara sayfalarca mektup yazardım. Çoğunu da göndermeden yırtar atardım.
Neden mektup? diyecek olursanız; benim birşeyleri anlatmam için karşımda bir muhatabım olmalı ve ona anlatmalıyım. Karşımda bir muhatabım yoksa hiç birşey yazamıyorum. Çünkü düşüncelerimi toparlayamıyorum. Yazmayı da o yüzden çok sevmedim zira elim hiçbir zaman düşüncelerim kadar hızlı olmadı. Bir cümleyi yazana kadar kafamda konuyu bitirmiş oluyorum ve sonrasında da yazmak anlamsız geliyor.
Oysa konuşmak öyle değil, düşüncelerini karşındakinin hızına ve algı seviyesine göre ayarlamak zorundasın. Onun seni anlayabilmesi için düşüncelerini disipline edip bir sıraya sokmak zorundasın. Aynı konuyu farklı kişilerle konuştuğun zaman farklı farkındalıklara ulaşma lüksün var. O kişi ile arandaki sinerjik bağ da konuyu senin daha önce hiç düşünmeyi akıl edemediğin yerlere getirebiliyor. Çoğu konuşmanın sonunda "bu cümleleri ben mi kurdum" diye şaşırdığım çok olmuştur. Yazarken gelmeyen ilham, konuşurken geliyor sanırım..
Peki öyleyse neden konuşmuyorum da yazmaya çalışıyorum?
Etrafımda konuşacak insan olmadığı için yazıyorum sanırım.
Düşüncelerimi bir şekilde disipline etmenin yolunu bulmalıydım. Konuşmak için insan bulamayınca ben de yazmaya karar verdim. O zaman neden MB diyebilirsiniz? Günlük tutmayı denedim ama onu okuyacak kimsenin olmadığını bilmek, anlatma ve düşünme yetilerimi sınırlıyordu daha doğrusu kaytarıyordum.
Burada yazma sebebinin başında, başka insanların okuyacağını bilmek var. Okunup okunmaması veya ne kadar okunduğunun çok önemi yok, önemli olan benim bu düşünceyle yazıyor olmam.
Kısaca; kendi düşüncelerimi toparlamak, aklımdan geçenleri bir sıraya dizmek, kendi sorularıma cevap bulmak ve kendimi disipline etmek için konuşamadığımdan yazıyorum.
Daha doğrusu yazmaya çalışıyorum..