Köpeksiz köy

Anayasa mahkemesi, yaklaşık iki yıl önce Yargıtay Başsavcısı tarafından DTP hakkında açılan kapatma davasını 11 Aralık Cuma günü karara bağladı. Yüksek Mahkemenin kararını tartışmak, eleştirmek kimsenin hakkı ve hadi değilken, önüne gelen, eline kâğıt kalem alan ve önünde bir mikrofon bulan kişi ve kurumlar kararı kıyasıya tartışıyor, konuşuyor, eleştiriyor. Kapatılan DTP Millet Vekilleri kararı siyasi bulurken, iç ve dış basın, kararın demokrasi ile bağdaşıp bağdaşmadığını sorguluyor. Konuşanlar, yazanlar; kendini korumayan bir rejim var mı, yok mu demeden, yazıyor, çiziyor. PKK yandaşları, kararı bahane ile kentlerde terör estiriyor. Polise, Jandarmaya, askere meydan okuyor. Devlete isyan bayrağı açıyor. DTP kurulduğu günden kapandığı güne kadar PKK’yı ve yaptığı eylemleri bir kere bile kınamadığı gibi, her fırsat ve platformda onları savunmuş, onlar olmasa kendilerinin olmayacağını söyleyerek, Dağdaki eşkıyanın düzdeki temsilcileri olduğunu deklere etmişken, Mahkemenin kararını hukuki bulmayıp, siyasi bulması, kendi söylemiyle çelişki değil mi?. Türkiye Cumhuriyeti Devlet ve Milleti ile var olacaksa, rejime karşı suç işleyenlerin işlediği suçun karşısında bir müeyyide olması kadar tabii ne olabilir? Karar suç ve ceza kapsamında değerlendirilirse, konuşmaların ne kadar anlamsız olduğu açıkça görülmez mi? DTP sineyi Millete dönecekmiş. Sineyi Millete dönmek için Milletin sinesinden çıkılması gerekmez mi? DTP Milletin sinesinden çıkan bir parti olsa, Ülkeyi bölmek ve parçalamak için kandili yurt edinen, Türk askerine silah sıkan, kan döken teröristlere sahip çıkar mı? Elbette çıkamaz, çıkmaz. Öyleyse DTP milletin bağrından çıkmamıştır. Milletin bağrından çıkmayan bir partinin sineyi millete dönmesi de mümkün değildir. Onlar dönse, dönse kendi tabanım dediği PKK’nın kucağına, sinesine döner. Varsın Dönsünler. Üç aşağı beş yukarı ne fark eder? Emine Ayna, Aysel Tuğluk ve diğer sivri dilli Millet Vekillerinin söylemleri Dağdaki Teröristin eyleminden daha az mı acıtıyor milletin canını? Kanatmıyor mu kabuk bağlamış şehit ailelerinin yaralarını? Elbette kanatıyor. Ne demiş atalarımız? “Yiğidi kılıç kesmez, acı bir söz öldürür.” DPT’nin kapatılmasını bahane ederek İl’lerde terör estiren terör örgütü yandaşları köpeksiz köy bulmuş, deyneksiz geziyorlar. TÜRK’ÜN engin hoşgörüsünü, kardeşlik toleransını suiistimal ediyor, sabrını zorluyor. Keşke sabır taşı çatlarsa ne olabileceğini idrak edebilseler.