Kopenhag zirvesi

Sayın Obama, Zapatero ve Rudd (Sayın Erdoğan’ın da bilgisine),

Kopenhag’daki iklim zirvesinin iklimi korumaya yönelik adil, tutkulu ve yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya sahne olmasını bekliyorduk.

Bilim konuyu gayet açık dile getirmektedir; iklim değişikliğinin en kötü etkilerini ortadan kaldırmak için, küresel olarak ortalama sıcaklıkların en üst seviyesi sanayi öncesi düzeylerin üstünde 2 °C’nin oldukça altında kalmalıdır ve daha sonra da 1.5 °C’nin de çok altlarına inmelidir. Bu da, sera gazı salımlarının 2050 yılı itibariyle en az %80 azaltılmasını gerektirmektedir.

Dünyanın en savunmasız uluslarının ve ekosistemlerinin ve en sonunda tüm insanlığın devamını sağlayabilmek için bunun uygulanması gerekmektedir.

Siz ve diğer siyasi liderler toplu olarak gereken anlaşmayı imzalayamamış olsanız da, iklimi kurtarmak için verilen mücadele bitmedi.

Yasal anlaşmayı 2010’a taşıma kararı, liderliğinizi göstermek için son fırsatınız. Anlaşmayı güvence altına almak için, Devlet Başkanı olarak, sizin anlaşma yürürlüğe girene kadar bu işin başında bulunmanız gerekmektedir.

Biz sizden liderlik göstermenizi bekledik. Ve bunu hala sizden bekliyoruz. Önümüzdeki aylar bu liderliği göstermeniz için size son şansı tanıyor. Başarısızlık gibi bir seçeneğiniz yok. Bilimi değiştiremezsiniz, ancak politikayı değiştirebilirsiniz. Ve eğer politika değişmezse, biz politikacıları değiştirmek zorunda kalırız.

Sanayileşmiş ülkeler, diğerlerine göre daha çok tarihsel sorumluluğa, harekete geçmek için daha büyük kapasiteye ve kişi başına daha yüksek salım oranlarına sahipler. Sanayileşmiş bir ülkenin lideri olarak size düşen sorumluluk, büyük salım kesintilerini taahhüt ve icra etmektir.

Yapmanız gereken öncülük yapmak, salım azaltımlarını 2020 yılına kadar %40 olarak gerçekleştirmek; gelişmekte olan ülkelerin temiz enerji yoluna girmelerine, tropikal ormanları korumalarına ve hali hazırda gerçekleşen iklim değişikliği etkilerine uyum sağlamalarına yardımcı olmak için gereken finansman desteğini üstlenmektir. Bu ise ancak yasal olarak bağlayıcı bir anlaşma ile mümkündür.

Bunlar, dünyanın ihtiyaç duyduğu konuma gelmesi için gerekli olan ilk temel adımlar.

Dünyanın gözü sizlerin üzerinde. Ve sizi temin ederim ki; gereken adım atılana kadar bu işin peşini bırakmayacağız.

Fethiye sarallar.