- Kategori
- Kitap
Leylim Leylim

"Oy sevmişem ben seni" yüreği kor şişlerle dağlanmişcasına, sevdiğine, aynen böyle haykırmıştı Ahmet Arif. Günümüze kadar bunu kime haykirdığını, kimin "hasretinden prangalar eskittiğini", kimi "anlatamadığını" hep merak etmiştim. 23 Eylül' de çıkan Leylim Leylim adlı Ahmet Arif' in, gözleri "yangın mavisi" olan Leyla Erbil' e 1954-59 yılları arasında yazdığı mektupları içeren kitap çıktı ve bu merakımızı gidermiş oldu. Kim bilir uzaklarda kalmaya devam eden ben, bu kitabı ne kadar zaman sonra elime alıp koklayacağım, oyuncağı ile yatan küçük bir çocuk misali, edindiğimde kitap ile belki yatacak kadar abartmayacağım, ama uzun uzadıya bir sevgili gibi okşayacağım kesin ve öpmemeye çalışacağım, her ne kadar bu konuda emin olmasam da.
Bu güzelim ve dünyanın en güzel sözcükleri ile anlatılan derin alabildiğine insani aşktan çok derin etkilendim. Şiirler gençliğimin baş döndüren dizeleriydi. Ve onlarca yıl sonra, şiirler kadar güzellikteki aşkın tarafları olan insanların kimliklerini öğrenince, geçliğimizde dilimize pelesenk olan sözcükler, daha bir büyüleyici hal aldı. Gönül rahatliği ile, kendi kendime tam yerini bulmuş desem de, sanki platonik bir aşk olduğu kanısı ile biraz da içim burkulmadı, yüreğinin yükü duygu olan şaire acımadı değil.
Kırlardan-dağlardan, şehirlere bağıra bağıra şiirler yazan dünyanın en büyük şairlerinden biri (bence) olan Ahmet Arif, Mecnun olup, "Kulluğumla ellerini, gözlerini öperim" dediği, şehirdeki büyük yazar Leyla Erbil' e nice bakir sözcükle daha neler neler yazmıştır. Aşkını, insanın okuduğunda mest olacağı, hayranlık bıraktıracak hangi muhteşem cümleler ile dile getirmeye çalışmıştır. Doğrusu çok merak ediyorum. Siz de merak etmiyor musunuz?