- Kategori
- Felsefe
Maddenin ruhu
Vücuttaki atomların içindeki ruhtan yakınlık sağlıyor. Demokriot atomların içinde ruhun olduğunu söylüyor.. Bu doğru. Madde moleküllerden oluşuyor. İlkel DNA’nın dizilişi moleküle yakınlığından dolayı. DNA içindeki molekülü yansıtıyor. DNA da bir bilinçlenme varsa tözündeki molekülde haylice var. DNA vücudu oluşturuyor. Ve ruhu rabıtalaması molekülün DNA’yı rabıtalamasıdır. Ruhun vücut maddesine rabıtası atomların içindeki ruhtandır. Yakınlık olduğu için rabıta var.Atom içi ruh atom dışı vücut ruhunu çekiyor. Bu iki kutuptan biri artı (o vücut ruhu) diğeri eksi kutup (atom içi ruh) Böylelikle neden ruhumuzla vücudumuzdan çıkıp gezemiyoruzun yanıtı ortaya çıkıyor. Öyle bir rabıta (çekim) var ki insan iradesi o jullü aşamıyor.
Ruh hareketten meydana gelmiş. Bu şu şekilde. Uyurken hareket yavaşlıyor. Atomdaki nötron ve protonlar o kadar hızlı ki, insanın yaşarken ruhunun olmaması mümkün değil. Ruhun tözünde zerrecikler var. Buna nur taneleri denir. Nur tabiatta ışık tayfının en düşük frekanslısı. O nur yüzden düşünceye hitap ediyor.
Onur taneleri ise her biri kendi içinde bağımsız, ama kendi içindeki görünmez ve gizli hattı öz ruha aktarıyorlar. Ayrıca nur zerrecikleri sterilizedir. Bir taşın içinden geçebilir. Bu da ruhların vücutsuz halleriyle duvarlardan geçmelerini veya uçmalarını sağlıyor. Nur zerreciğinin frekansı görünmez ve gizli hatların frekansından da düşüktür.
O yüzden nur zerrecikleri hatlara kolaylıkla hükmedebiliyorlar. İşte insanoğlunun öz ruhu sonsuzdan ve sonsuz evrenden yaratılmış. Ve yok oluşlarından geçmiş. Duvarda ki dairede elektronu görmüş. Elektrona elini uzatmış. Oradaki yazıları okumuş. İşte bu düşüncenin ezoterik oluşudur. İsis’in hiyeroglifinde bir şeyler dönüyor. O hiyeroglife bakarken düşünce fiil değil inanç üretiyor. İnanırsak o hiyerogliflerde neler döndüğünü görürüz. Hatta çizdiğimiz bir daireden düşündüğümüz boyutlara kapı açabiliriz. Gizem hiyeroglifleri salt şekilde görmekte yatıyor. Bu da inanç isteyen bir şey.
Tuna M. Yaşar