Merak etme sen

Az da olsa meraklı biriyim. Kelimenin bütün anlamlarıyla meraklıyımdır.

Merak, “Bir şeyi öğrenmek istemek. Çok şiddetli arzu. Heves. Düşkünlük.” anlamlarında kullanıldığı gibi, Dalgınlık anlamında da kullanılır. Kuruntu, telâş. İç sıkıntısı. İç darlığı  anlamlarında da kullanılmaktadır.

Dalgınlık, kuruntu, iç sıkıntısı gibi anlamlarında merak iyi değildir. Bu tür merak hasta eder insanı.

Çocukluk yaşlarında başlayan bir şeyi öğrenmek istemek anlamlarındaki merak körletilmezse yararlı sonuçlar elde edilir.

Anne babalar, öğretmenler çocukların merak duygularını bilmeyerek, çeşitli bahanelerle köreltmektedirler. Veliler, genellikle mali durumu, öğretmenler de müfredatı bahane ederek çocukların merak ettiği hususları gerçekleştirememelerine neden olmaktadırlar.

Bilimin merak etmekle başladığını hep duymuşuzdur. Bütün verimli çalışmaların da merak etmekle başladığını söylersek yanlış söylemiş olmayız.

Üretebilmek için merak şart; ama sadece meraklı olmak yeterli değil. Daha bir çok şey gerekli.

Bir çok meraklarımız olmasına rağmen ortaya bir şeyler çıkaramadık. Bu durum da merak etmemize neden oldu. Açık deyişle bir şey meydana getirmek için duyduğumuz şiddetli arzuyu gerçekleştiremeyince iç sıkıntılarımız arttı.Kısaca merak gösterme tatmin edilemezse merak eder insan. Galiba ilk kez tarafımdan tespit edilen bu durumu burada bırakarak bu andaki ufak tefek meraklarımıza yer verelim:

Merak ediyorum, bugün 4 aralık 2011 Pazar günü Türkiye’deki ulusal gazetelerde köşe yazarları ne yazıyor? Suni gündemlere mi takılıyorlar, yoksa gerçek gündemi mi işliyorlar? Birilerinin menfaatleri doğrultusun mı yazıyorlar yoksa objektif mi yazıyorlar? Korkarak mı yazıyorlar… Gel bu merakları tatmin et. Bir kere okumak için zaman yetmez. Sonra yazarları şu ya da bu şekilde yaftalanmak mümkün mü?  Bakın, küçük bir merakımızı bile tatmin edemiyoruz.  Bir ekip çalışması gerektiren meraklar peşinde olursak böyle olur.

Hiç olmazsa birkaç yazarın, birkaç cümlesine yer versek ne dersiniz?

Obama’nın sağ kolu Joe Biden tavsiye etmiş: “Atatürk’ten hepimiz ilham almalıyız.”

Valla biz ilhamdan vazgeçtik intikam almaya çalışılmasın yeter... Haldun Ertem

( Melih Aşık, Öteki “Yok”lar, Milliyet, 02. 12. 2011)

Artık “düşünceye saygı” ortadan kalktığı için, deneme türü de eskiden olduğu kadar ilgi çekmiyor. Çünkü çağımız, Amerikan üniversitelerinden yayılan “faydacı düşünce” çağı. Faydadan da tek şey anlaşılıyor: Para kazanmak. Eğer bir düşünce para kazandırmaya yaramıyorsa, tamamen gereksiz bir çaba olarak görülüyor.

(Zülfü Livaneli, Deneme, Vatan, 04. 12. 2011 )

Meraklı olmanın meraka dönüştüğünü kişisel tecrübemle tespit ederek yukarıda yazmıştım. Yine tecrübeme göre diyorum ki. merak merakı doğruyor. Öyle olmuyor mu? Sözde bir iki alıntıyla merak konusunu kapatacaktık. Ama yeni meraklar çıktı ortaya:

Sahi Joe Biden niye gelmiş Türkiye’ye?

“Faydacı düşünce”sistemi Türkiye’nin faydasına mı?

İnsan hiç olmazsa Pazar günleri hiçbir şeyi merak etmemeli. Birileri merak ediyor ya bu yeter, merak etme sen.

Sabahattin Gencal, Başiskele, 04. 12. 2011