Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

16 Şubat '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Milletvekili polis müdürüne tokat attı

Milletvekili polis müdürüne tokat attı
 

görsel internet'ten alıntıdır


BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata Batman’da bir polis müdürü ile yaşadığı tartışma sonucu polis müdürüne “Şerefsiz herif” dedi.  Polis müdürü ise Ayla Akat Ata’nın tahrikine uymayarak orayı terk ediyor. İyi de yapmış aslında ona uymayarak. Bayan milletvekili üstelik hukukçu birisi, vaktiyle serbest avukatlık yapmış ama hukuk kurallarını bizzat kendisi çiğniyor. Yani akıl verip çakıl toplayanlardan.

Bakıyorsunuz BDP milletvekillerine kimi polise tokat atıyor, kimisi “Şerefsiz” diyor. Dokunulmazlık zırhının arkasına saklanarak böyle ucuz kahramanlıklar yapmak kolay tabii ki. Böyle yapılan ucuzlukları acaba meziyet mi zannediyorlar?

 Belki yarın bir gün çocuklarına, torunlarına bir de meziyetmiş gibi anlatabilirler.

BDP li bayan milletvekilleri galiba kabalığı, hoyratlığı bir yaşam biçimi olarak benimsemişler. TBMM’ne gelmişler, şık kıyafetler giymişler, şirin görünmek için maskeli gülücükleri takınmışlar, saçlarını yaptırmışlar ama eksik olan bir şeyler var benim gözümde, oturmuyor davranışları ile konumları, belki benim gibi düşünen kişiler de çoğunluktadır.

Bu bayan milletvekilleri önce çocuklarına, sonra yakın çevresindekilere ve topluma örnek olmak zorundadırlar acaba eşkiya ruhları ile, kaba davranışları ile mi örnek olacaklar?

Sonra adama “Dokunulmazlık zırhın olmadan gel” diyebilirler yani, kaba kuvvet gösterdikleri insanlar.

Şimdi diyebilirler ki “Polis biber gazı attı, tazyikli su sıktı.” Ben zaten şu tazyikli su bir de özellikle biber gazına şiddetle karşıyım. Bu emri verenler de uygulayanlar da bence büyük vebal altında. İnsan vicdanını sızlatan emirler uygulanmaz, gelsin emir veren kendisi uygulasın. Böyle vebalin altına girmeden önce iyi düşünmek gerekir. İnsanoğlu aklına ve vicdanına uymayan şeyleri, emir de olsa bence uygulamamalı.

Gezi olayları sırasında evdeki seksenlik dedeler, nineler bile az daha çapulcu oluyorlardı, olaylar biraz daha ilerlese hepsi birden evlatlarının yanında meydanlara döküleceklerdi. Böyle bir dehşetli polis müdahalesi Türkiye tarihinde görülmedi, sanki göstericilere Meydan Muharebesindeki düşmanlar gibi davranıldı, bu vatanın evlatları oldukları unutuldu. Kendi evlatlarına şiddet uygulayan polisi kahraman ilan ettiler. Oysa gezi olaylarında anne babalar hükümeti ve polisi suçladı, nedeni ise abartılı şiddet idi.

Hele hele, Taksim metrosu’nun içine atılan bombayı herhalde hiç kimse unutamayacaktır. Ben hala dehşetle hatırlıyorum zira o gün oğlum okuluna gitmek için metro’ya binip Taksim’de ki okuluna gidecekti. Ben son anda internette haberlere bakıp metro’ya bomba atıldığını okudum ve kapıdan çıkmakta olan oğluma “Sakın gitme, Taksim’de metroya bomba atılmış” dedim. Çocuk “Olur mu öyle şey ya, metro’ya bomba mı atılırmış.” dedi. Bana inanamadı, baktım pek aklı yatmadı “Oğlum, bana inanmıyorsan internete gir, bak, sonra git.” deyince pabuçlarını çıkardı,  internete girince gerçeği öğrendi ve okula o gün gitmedi.

Bizim bildiğimiz kahramanlık düşmana gösterilendir bir de zor şartlar altında savaşı kazanırsanız o zaman gerçek kahraman olursunuz. Benim dedem savaş zamanında 6 çocuğunu babaanneme bırakmış, kadıncağız aşağı yukarı 10 yıl o çocuklara o kıtlık, savaş zamanında sahip çıkmış. Gerçek kahramanlık yok şartlar altında dedemin düşmana karşı verdiği savaş ve babaannemin savaş zamanı çocuklarını var etme savaşıdır. Savaş sonrası dedemin gazi madalyası vardı eve döndüğünde bir ayağı aksıyormuş. Babaannem ise 1 kutu kibriti ve 1 kalıp sabunu 1 yıl kullandığını anlatırdı. Sabun olarak kil kullanırmış, ateş için köyün çeşmesinin yanındaki çamaşırhanede,  su ısıtılmak için yakılan kazanların altındaki ateşten alır eve getirir kendi ocağını yakarmış. Dağdan topladıkları otları yerlermiş. O yüzden rahmetli babaannem müsrifliği hiç sevmezdi ve herkese karışırdı haklı olarak. Bütün çocukları da kendisi gibi çok çalışkan ve becerikli olmuşlar.

Nereden nerelere geldik, kahramanlık yaptıklarını düşünenler lütfen gerçek kahramanlık yapsınlar, ucuz kahramanlıklar, ucuz söylemler peşinde koşmasınlar. İnanın kimse yutmuyor belki yutar görünüyorlar. Önce insanlık diyorum.

Sibel Koçarslan

 
Toplam blog
: 627
: 3456
Kayıt tarihi
: 11.06.11
 
 

Kendi halinde yaşayan doğa tutkunu, sıradan bir vatandaş. İnsanların dış güzelliğine değil iç güz..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara