Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ağustos '11

 
Kategori
Dilbilim
 

Modern Dilbilimi ve Blog sözcüğü

Modern Dilbilimi ve Blog sözcüğü
 

Bu resim google gorseller bölümünden alınmıştır.


II. Bölüm

“Blog” sözcüğüne kuramsal bir yaklaşım.

Dilin birliği, yabancı dilden gelen bir sözcükle karşılaştığında çok değişik dilbilimsel sorunlar ortaya çıkar. Farklı kavramlar söz konusu olur. Yabancı dilden gelen herhangi bir sözcük, çok farklı ses yapılarına sahip kimselerce söylenir ve yazılır duruma gelir. Örneğin, gırtlak sesi çıkarmayı gerektiren bir yabancı sözcük, ses yapısında bu sesin bulunmadığı farklı bir alfabe ile söylenmeye çalışıldığında, değişik söyleyiş şekilleri veya ses farklılıkları ortaya çıkar. Ana dilinde bulunan yakın seslerle söylenir. Bir örnek verecek olursak; Türkçeden Arapçaya geçen “paşa” sözcüğü, Arapçada “p” sesi olmadığı için “b” ile karşılanmış olup, “ba: şa” söyleyiş biçimini almıştır.(10)

Tam da bu noktada, “Sözün yapısı dilin yapısını yansıtır, ona ulaşmamızı, onu kavrayıp betimlememizi sağlar” (11) genellemesini dikkate alarak, aşağıda sıralanan Türkçe birkaç sözcüğü hassas dil duygunuzun tercihine sunmak istiyorum. “Turgud”, “ kitab”, “ağac” sözcüklerini bu şekilde mi, yoksa “Turgut”, “kitap”, “ağaç” şeklinde mi yazalım? Hangi seçenek dil duygunuz tarafından kabul görüyor veya görmüyor? Bu iki farklı yazılıştan birini doğru bulanlar, diğer yazılışı yanlış sayarlar. Hâlbuki süreksiz yumuşak harflerle ilgili kurala göre, “Kelime sonlarında sürekli yumuşak harfler [ b, c, d, g ] bulunmaz, bunların yerine süreksiz sert sessiz harfler [ p, ç, t, k ] bulunur.” Örneğin; “dört”, “ok”, “cevap”, “çeşit”, “kıraç”, “mektep” sözcüklerinde bu kural açıkça görülmektedir. (12)Yabancı bir dilden alınan ve sonu sürekli yumuşak “g” harfi ile biten “blog” sözcüğüne bu kural uygulandığında, ortaya çıkan durumun değerlendirmesini yapmak hiç de zor değildir.

Bu örnek, “blog” sözünün ses yapısı bakımından dilimize uymayacağının gramer bakımından çok önemli ikinci kanıtıdır. Bu haklı gerekçelerden ötürü imla kılavuzu ve sözlüklerde, “blog” yerine “blok” sözcüğüne yer verildiğine dikkatinizi çekmek isterim.

“Blog” sözcüğünü sessiz harflerle ilgili diğer dilbilgisi kurallarına göre irdeleyecek olursak, daha somut sonuçlara ulaşmak hiç de zor değildir. Bu bağlamda süreksiz yumuşak harflerin iki istisna kuralından söz edilmelidir. Bu iki kural süreksiz yumuşak harflerin iki yerde bulunmadığını gösterir.

1.-) Biraz önce örneklerle açıklanan süreksiz sessiz [b, c, d, g, ] harflerinin kelime sonlarında bulunmaması kuralıdır.

2.-) İkinci kural ise, sessizlerin benzeşmesi kuralıdır. Bu kurala göre, süreksiz sessiz [b, c, d, g] harflerinin sert sessiz [ç, f, h, k, p, s, ş, t] harflerinden sonra da bulunmazlar.

Bu kurala somut örnek verecek olursak;

Askerlerden, izcilerden sonra esnaf grupları geçti: Fırıncı, dokumacı, kebapçı, kayıkçı… Alay Çenberlitaştan, Sultanahmetten, Sirkeciden Taksime yürüyor; her tarafta sevgilerle, coşkun alkışlarla karşılanıyordu.

Bu cümledeki –dı, -den, -ci, -gi, -gin eklerine dikkat edilirse, yumuşak sessiz harflerden ve sesli harflerden sonra değişmediği görülür.

Askerlerden, izcilerden, Köprüden, karşılanıyordu, fırıncı, dokumacı, durgun, sevgi örneklerinde görüldüğü gibi.

Sert sessiz harflerle karşılaşan [d, c, g, ] yumuşak harfler sertleşerek;

a.- ) (d – t) olur. Örnek: Geçti, Çemberlitaştan, Sultanahmetten

b.- ) (c – ç) olur. Örnek: Kebapçı, kayıkçı

c.-) (g – k) oluyor. Örnek: Coşkun

Bu açıklamalardan sonra sessizlerin benzeşmesi kuralı kendiliğinden ortaya çıktı. Bu kurala göre, süreksiz yumuşak harflerle başlayan ekler sert sessizlerden sonra gelirse, sertleşirler.

Sessizlerin benzeşmesini gerektirmeyen iki istisna vardır.

A. Yabancı dillerden dilimize girmiş bazı kelimelerin gövdelerinde. Örneğin: İstikbal, mahcup, mahdut, makbul, işgal, meşgul kelimelerinde görüleceği gibi…

B. Bileşik kelimelerde. Örneğin: Akbaba, Kurtdereli, üçgen, Akdeniz, kırkbayır sözcüklerinde görüleceği gibi…

Süreksiz sert harflerin [p, ç, t, k] yumuşaması kuralı.

Ağaç –ağacı, taşlık – taşlığa, kitap – kitaba, dört – dördü

Süreksiz sert harflerin yumuşaması kuralına göre, kelime sonlarındaki süreksiz sert harfler [ç, k, p, t] sesli harflerle karşılaşınca yumuşar. Bu kuraldan aşağıda gösterilen somut sonuçlara varılır.

a. ) [ç –c] olur. Örneğin: Kerpiç – kerpice, taç – taca, ardıç – ardıca

b. ) [k – g] olur. Örneğin: Ekmek – ekmeği, tabak – tabağı, balık – balığa

c. ) [p – b] olur. Örneğin: Mektep – mektebi, cevap – cevabı, kâtip - kâtibe

d. ) [t – d] olur. Örneğin: dört – dördü, Ahmet – Ahmedi, Söğüt – söğüde

Lütfen sizler de “Blog” sözcüğünü bir sesli harfle buluşturarak, etkileşim sonuçlarını değerlendiriniz.

devam edecek

İstanbul, 28 Ağustos 2011

İlk bölümden devam eden kaynaklar:

10. ) Aksan D. a. g. e. s.24, 25

11. ) Aksan, a.g. e. s.32

12. )Yücel Tahsin, Dil Devrimi ve Sonuçları, Doğumunun 100. Yılında Atatürk’e Armağan, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara Üniversitesi Basımevi. Ankara 1982 s.23

13. ) Gencan, Tahir Nejat, Dilbilgisi, M.E. B. Tarafından liselerin I. II. III. Sınıfları için ders kitabi olarak kabul edilmiştir. Kanaat Yayınları- İstanbul 1964 ss.27 – 29 

 
Toplam blog
: 72
: 1140
Kayıt tarihi
: 09.12.07
 
 

Rize merkez ilçeye bağlı Yiğitler Köyünde doğdum. Lise bitinceye kadar ilk gençlik yıllarımı geçird..