Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

14 Şubat '11

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Muhteşem Yüzyıl Spartacus'den Ders Almalı

Muhteşem Yüzyıl  Spartacus'den Ders Almalı
 

Türk dizi ve sinema sektörü son yıllarda olabildiğince gelişti. Her yıl en az 100’e yakın yerli yapım vizyona girerken, en az bir o kadar dizi televizyon ekranlarında yaşam mücadelesi veriyor. Eskiden arkamızı dönüp bakmadığımız Türk filmleri, Türk sinema seyircisinin izlediği filmlerin % 50’sinden fazlasına tekabül ediyor. Milliyetçilikle övünen Fransa’yla başa baş olan bu oran Türkiye’yi Avrupa’da yerli yapımları en çok tüketen ülkeler arasında üst sıralara çıkarmayı başardı.

Kendine özgü bir dünya içinde özgün senaryolarla yaratılan yerli diziler de başta Balkanlar, Azerbaycan ve Arap ülkeleri olmak üzere ABD dahil birçok ülkeye ihraç ediliyor. 10 yıl önceye kadar bölüm başına 50 dolar gibi ücretlerle satışa sunulan dizilerimiz günümüzden bölüm başına en az 5 bin dolarlı rakamları görmeye başladı. Türk kültürü ile Türk yaşantısının reklamının bu diziler aracılığı ile çok rahat bir biçimde yapıldığı turizme yansıyan sonuçları ile göze çarpıyor.

***

Bu yılın en çok tartışılan yerli yapımı ise bugünden sonra tarihi yapımlar furyasının başlayacağının habercisi olan Muhteşem Yüzyıl. Kanuni sultan Süleyman ile Hürrem Sultan arasında yaşanan aşkı temel alarak, Kanuni’nin tahtta kaldığı 46 yıllık dönemi rekor bir bütçeyle ekranlarımıza taşımaya çalışan dizi, birçok kesimden daha ilk bölümüyle tepki almıştı. Kostüm, dekor ve danışmanlık bütçeleriyle Türk dizi sektörünün tarihine geçecek gibi görünen yapımın merakla beklenen savaş sahneleri ise maalesef tat vermedi izleyiciye.

Teknolojinin bu denli uğradığı Türk aile evlerinde herkes az buçuk yabancı dizi tüketir oldu. Özellikle ABD ve Avrupa kaynaklı yüksek bütçeli yabancı dizilerin yayınlandığı ülkelerle beraber eşzamanlı olarak ülkemizde de internet aracılığı ile dizilerin takip edilmesiyle beraber Türk izleyicisi dizi ve yapımları değerlendirmekte zorluk çekmiyor. Durum böyle olunca yerli dizilerden ve sinema filmlerinden beklentilerde üst seviyelere çıkıyor.

Muhteşem Yüzyıl’da Zemun Kalesi’nin fethine giden sürecin aktarıldığı bölümde heyecanlanan izleyici ortaya çıkan sonuçla beraber hüsrana uğradı diyebiliriz. Koskoca Osmanlı İmparatorluğu’nun çıktığı seferde az sayıda oyuncu ve savaş görseli ile beraber bilgisayar destekli yağma görüntüleri ile kalenin padişaha söylenen “kaleyi fethettik” sözcükleriyle alınmış olması tam bir fiyasko. Baştan bu yana harem sahneleri ile dikkat çeken dizi anlaşılan harem yaşantısı üzerinden çok fazla figüran kullanmadan ilerlemeye devam edecek. Yoksa tarihe geçen nice savaşları 3-5 oyuncu ve iki yıkım sahnesi ile anlatmaya çalışmak çok da gerçekçi ve seyirciyi doyurucu değil.

Gerçi alanında yapılan ve emeğiyle de ilklerden biri olan bu yapım için, Türkiye açısından, çığır açan ifadesini kullanmak yanlış olmamalı ancak reklam ve anlatılanlarla beklentiler üst seviyede tutulduğundan hayalkırıklığı kolay yaşanabiliyor.

Dizi yapımcılarının biraz Tudors, Spartacus izleyen izleyicileri de düşünerek izleyicilerin kolay lokma olmadıklarını fark etmelerini bekleyip görmek lazım.

A.Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara