Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '12

 
Kategori
Güncel
 

Muktedilrler... Santrallerinizi Alın Başınıza Çalın

Muktedilrler... Santrallerinizi Alın Başınıza Çalın
 

Nükleer santral isteyeniniz var mı? Ya Termik Santral!... İster misiniz? Hidro Elektrik Santrali…

Yatağan’dan geçtiniz mi hiç? Yatağan’da meşhur bir termik santral var ya… Yatağan’ın kalbi denecek bir noktada… Bacasından gürül gürül tüten bir dumanı var. Gökyüzüne süzülerek kendisini bırakan bir duman… Ters bir rüzgâr esti mi, o zehirli duman Yatağanlıların ciğerinde…

Yatağanlılar, “Beldemiz de ölenlerin çoğunluğu kanser vakasından” diyerek isyanlarını dile getiriyorlar. Duyan var mı? Bir yetkilinin kulağına kar suyu kaçıyor mu bu serzenişler karşısında?

Yatağan’dan geçerken, içiniz sızlayarak izlersiniz, dumanı bacasından süzülerek tüten o iğreti görüntüyü.  

Amaç mı? Para… Ruhunu paraya satmak…

Bütün mesele, daha ucuz enerji elde etmek. Ne alâ… Yarın içecek bir damla su kalmadığında, ekecek bir karış toprak kalmadığında, çevre zehirli atıklarla dolduğunda, belki o zehirli atıklar insanların karnını doyurur!

İnsanlar kanser olurken, çevre yok olurken, birileri keyifle cüzdanını şişirmeye devam edecek.

Yurdun dört bir yanı termik santral inşaatları, nükleer santral inşatları ve HES inşaatlarıyla şantiyeye dönmüş durumda. Dereler, tarlalar, ormanlar yok ediliyor. Daha ötesi, kökü kurutuluyor. Yaşam, bu santraller aracılığıyla bir bir yok ediliyor. Yazık…

Anadolu’nun her yanında feci düzeyde tepkiler var. Köylüler öyle bir sıkı şekilde topraklarını, doğayı korumaya çalışıyorlar ki… Kimi zaman köylülerin topraklarını korumak, santralcileri geri püskürtmek için verdikleri mücadeleyi hayranlıkla izliyorum. Ama karşılarında topuyla, tüfeğiyle koca bir devlet duruyor. Ve o devlete hükmeden muktedirlerin zerre olsun umurlarında değil Anadolu coğrafyasının bir bir yok oluşu.

“İnsan” evet… Bizim muktedirlerin hiç umurlarında değil. Hiçbir zaman da olmadı.

Hatırlayın… Bir zamanlar bu ülke insanına gerine gerine radyasyonlu çayları içirttiler. Bilim adamları, akademisyenler, “Aman ha” dediler ama, dönemin muktedirleri, gözü dönmüş bir halde türlü uyarılar yapanları, bir vatan haini ilan etmedikleri kalmıştı.

Sonrası mı?

Malumunuz işte… Bu gün Karadeniz’de kanserin girmediği ev kalmadı. Karadeniz’deki hastanelerin onkoloji servisleri tıklım tıklım insan dolu… Karadeniz halkını büyük bir dramla karşı karşıya bıraktılar ve bir kez dahi olsun, çıkıp da özür dilemek zahmetinde bulunmadılar. Dönemin muktedirleri, şimdilerde ortalıklarda dahi görünmüyorlar. Ama o zamanlarda, kamera karşısında çay höpürdetiyorlardı.

Ne diyoruz?

Gayet açık değil mi?

“Santralinizi alın, başınıza çalın.”

Bu santraller nedeniyle, bu günün muktedirleri, kendilerine oy vermiş halkın başına öyle bir bela açıyor ki… Bu belanın bedelini, çok değil, on beş yıl sonra çocuklarımız ödeyecek.

On beş yıl sonra kimden hesap soracağız? Çocuklarımız kimden hesap soracak? Zira, ortalığa pisleyenler, o gün geldiğinde ortalıkta bir kez dahi görünmeyecekler. Duvar kenarlarından sıvışarak kaçacaklar. Ve çocuklarımız, ortalıktaki pisliğin faturasını ödeyecek.

 

 

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..