Olağan işler

Reşat Nuri Güntekin’in diğer eserleriyle karşılaştırıldığında, çok şaşırtan bir eser “Olağan İşler”… Reşat Nuri, romantik ve ciddi yazmayı sever diyorsanız, nasıl matrak ve eğlenceli yazabildiğini görmek için bu hikayeler demetini okumalısınız. Kitap iki bölümden oluşuyor. İlk kısım kendi hikayeleri , diğer kısım çeviri hikayeler. İlgilendiğim kısım ellbette kendi hikayeleri . Fazla söze ne gerek var deyip hemen bir örneğini sunalım;

“ AŞK MEKTUPLARI

Rasim bir akşam mektepten döndüğü vakit kendi ismine gelmiş bir zarf buldu. İçinde çiçekli bir kağıt üstüne, yeni yazı ile şu satırlar yazılıydı:

“Rasim Bey,

Ben sizi uzaktan uzağa seven bir genç kızım.Çok güzel olduğumu korkmadan söyleyebilirim.Dünyada en büyük emelim sizin tarafınızdan sevilmek ve sizin zevceniz olmaktır.Fakat yaşlarımız çok küçük olduğu için zannederim ki birkaç sene beklemek lazım gelecek.Şimdilik size kendimi tanıtmayacağım.Mektuplarınızı ........ adresine gönderiniz. Benim fevkalade mutaassıp bir beybabam vardır ki çok nadiren sokağa çıkmama müsaade eder. Mamafih belki bir gün ayaküstü görüşebiliriz. Kendimi şimdiden sevgiliniz ve nişanlınız addettiğim için sizinle görüşmeyi fena ve ayıp bir şey saymıyorum. Evde yalnızlıktan çok canım sıkılıyor. Mektuplarınız benim için büyük bir teselli olacaktır.”

On altı yaşına gelmiş her mektep çocuğu gibi Rasim için de hayatta sevip sevilmekten daha ehemmiyetli bir şey yoktu. Bu mektubu okur okumaz yüreğine bir ateştir düştü. Tanımadığı bu kızı deli gibi sevmeye başladı.

Hikaye bu dağınık, ders çalışmayan, umarsız gencin toparlanmasına neden olan Bedia’nın mektuplarıyla devam eder. Rasim inanılmaz ölçüde düzelmiştir. Ders çalışır, kitap okur, Bedia ‘ya yetişmek için elinden geleni yapar. Fakat bir gün annesi, kızdan oğluna gelen bir mektubu ele geçirir. Hemen eşinin yanına koşup feryada başlar. ” Bey bey yetiş bir şıllık bizim oğlana musallat olmuş” der. Baba eliyle sus işaret yapar ve eşinin kulağına müthiş gerçeği fısıldar; ”Sus hanım sus , o şıllık benim.” der.