Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '17

 
Kategori
Babalar Günü
 

Ölürken Çocukluğumuz

Ölürken Çocukluğumuz
 

Bu sıralar iç konuşmalarımı yüksek sesle yapıyorum. Oysa çok değil sadece birkaç yıl öncesinde böyle değildim. Tutardım içimde kelimeleri. Nefesi uzun süre tutup vücudu endişelendirmeye benzerdi. Biliyorum yaşlanıyorum ondan bunlar,  bütün samimiyetime rağmen kendimle konuşmalarım bile rulo yapılmış uzun bir kâğıdın açılıp okunması ciddiyetinde.

Ah! Aslında sebebini biliyorum. Biliyor oluşumun gidip dayandığı ucun yokluğu, ölümü anlatan sözler gibi. En ulvi kitaplar, en kallavi ulemalar ölümü anlatırken, basit haliyle bir yün topağına yapışmış pıtrağın çekilip alınmasıdır, o da iyi insan olunması şartıyla der. Biliyor oluşumun en basit halidir bu. 

Aslım babam gibi olmaktır inkâr edemem. Onun bu ciddi, seçkin konuşma tarzını yıllarca kulağıma üflemesidir biliyorum. Sert bir tarafım vardır onu da biliyorum. Öyle yedirmişimdir ki hücrelerime o sertliği, babamın otoriter tavrı karşısında kendini belli ettiremeyecek kadar sessiz, bir hücre zarı şeffaflığında belirsiz.

Evet, yaşlandım biliyorum. İçimden geçenleri yüksek sesle konuşmaya başladım. Hiç yapmazdım âdetim değildi. Çocuk tarafım öldüğünden beri yapıyorum insan bir kere ölmezmiş biliyorum. Babasının öldüğünü görmüşse önce çocukluğu ölür biliyorum. Sonra bir yaşamak verilir eline keyifsiz, hain, yavan… Kara kapkara bir tesellidir artık masum çocukluğu, aydınlık kısmıyla toprağın altında kalan… Yüzüne bir sertlik yerleşir artık saklanamaz. Güldüren kaslar nasıl hareket edeceğini unutmuş sadece babası ölenlerin anlayacağı sakil bir gülüş. Sadece onlara verilmiş lanet bir sır baktıkça insan o yüze daha sonra ve daha sonra yüzünüz kasımdan kalma bir hüzün …  

Sana sevdiğin şairlerden kasımda ölmek üzerine yazılmış şiirler toplayacaktım. Sen şiirleri severdin. {Hala öyle misin? Alışkanlıklarıyla mı kalıyor insan toprağın altında da}. Şairleri kasımda öldü dediler yapamadım; Orhan Veli, Yahya Kemal, Faruk Nafiz, Ümit Yaşar…

Sana bir şiir getirdim fotoğrafının arkasına yazdığın; Resmim bir hayaldir hakikate yakın/ Ruhsuz bir gölgeyim hasretle bakın/ Eğer zalim felek yok ederse cismimi/ Hatıra olarak saklayın şu masum resmimi… Bir okul çıkışı Ankara akşamında o fotoğrafı çektirip gönderirken memlekete, bilebilir miydin ölmek için seçeceğin ay kasım?  

Bugün babalar günüymüş gidip de toprağa sarılacak olanlar, bugün babalar günüymüş öpülmeden dönecek olanlar, bugün babalar günüymüş çocukluğu çoktan ölmüş olanlar!

 

 

 
Toplam blog
: 110
: 1076
Kayıt tarihi
: 26.05.14
 
 

Dünyanın kirletemediği bir lotus... ..