Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

14 Ekim '16

 
Kategori
Güncel
 

Ömrümün neredeyse yarısı, 1982 Anayasası ile geçti... Değiştirin gitsin arık...

Ömrümün neredeyse yarısı, 1982 Anayasası ile geçti... Değiştirin gitsin arık...
 

Yeni bir anayasa, Türkiye'nin olmazsa olmazıdır...


ESKİMİŞ VE MİADINI DOLDURMUŞ BU ANAYASA DEĞİŞMEDEN, DÜNYAMI DEĞİŞTİRMEK İSTEMİYORUM...

*

1982 Anayasası'nın yürürlüğe girmesinden günümüze 34 yıl geçti... Burada blog yazan arkadaşlarımın çoğu, bu anaysa ile doğdu ve hala da bu anayasa ile yaşamaktadırlar...

Bu anayasaya o yılda oy veren 20 ile 30 yaş arasında olanlar bugün 50 ile 70 yaşlarında, yaşlı ya da yaşlılığa adım atmış kişilerdir...Başta, bu anayasayı yapan iradenin başkanı başta olmak üzere o sıradaki siyasilerimizin çoğu da, ya "dünyalarını değiştirip öbür tarafa göç etmişler; ya da, köşelerine çekilmiş; gazetelerini okuyup, televizyonlarını seyrederek günceli yaşamaktadırlar. Zaman zaman eskileri hatırlayıp "vay be, neler yaşamışız(!)"  diyerek, günah ve sevaplarının muhasebesini yapmaktadırlar... Bazıları da, hafıza sorunu yaşayarak televizyon kumandasını kapmak için torunları ile cebelleşmektedirler...

YASALAR TOPLUMSAL ŞARTLARIN ÜRÜNÜDÜR...

Yasalar ile toplumsal değişme arasında sıkı bir bağlantı vardır. Çünkü yasalar, toplumsal şartların ürünüdür. Bu nedenle de, yasalar, toplumun ihtiyaçlarını yansıtır; onları düzenler... Değişen ve gelişen toplum ihtiyaçlarını, ancak bu değişişim ve gelişime uygun yasalarla karşılamak mümkündür..

Yasalar, aynı zamanda, toplumun değişmesinin, yenileşmesinin ve ileri götürülmesinin de uygun ve isabetli bir aracı olmaktadır...

Oysaki, 1982 Anayasası, bir darbe anayasasıdır ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamaktan çok; toplumu "zapturapt" altına almak için hazırlanmıştır...

Bu bakımdan, bu anayasanın şimdiye kadar değiştirilememesi ve değiştirilmesine karşı çıkılması "akla ziyan" bir tavırdır...

34 yıldan bu yana, toplumumuz herhalde yerinde saymadı... Siyasi, sosyal ve kültürel alanda pek çok değişime uğradı ve bunu yaşadı.. .Demokrasiyi, 34 yıl öncesine göre biraz daha özümsedi... Demokratik hak ve özgürlüklerinin neler olduğu bilincine vardı...

*

YENİ BİR ANAYASA TÜRKİYE'NİN "OLMAZSA OLMAZIDIR"....

Hukukun üstünlüğünü esas alan, yargının "tarafsızlığını"(x) sağlayan, "demokratik hak ve özgürlükleri" öne çıkaran, vatandaşlık tanımında "etnik ve dini" vurgular yapmayan, "eşitlikçi bir adalet sistemi" öngören "insan merkezli" bir anayasaya bu toplumum şiddetle ihtiyacı vardır.

*

SONUÇ...

Başta söylediğim gibi, bu anayasa değişmeden dünyamı değiştirmek istemiyorum...

 

cdenizkent

14-Ekim-2016

 

----------------------:

(x) Ben yargının "bağımsızlığını" değil; "tarafsızlığını" yeğlerim...Çünkü, "bağımsızlık"kavramı, "suiistimal" edilebilir..."Ben bağımsızım, istediğimi seçerim" anlamı da yüklenebilir bu kavrama...Bu konuda, sanırım bir blog bile yazdım...

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara