Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Haziran '09

 
Kategori
Eğitim
 

ÖSS'ye 10 kala...

ÖSS'ye 10 kala...
 

alıntıdır.


Gençler, 12 yıl boyunca verdikleri emeklerin semeresi olarak gördükleri ve geleceklerini endeksledikleri sınava 10 gün sonra girecekler. Çoğumuzun yaşadığı bu sınav heyecanı, stresi ve duygu karmaşası içinde son hazırlıklarını yapıyorlar. Ancak ben burada bu duygularla sınava hazırlanan 2 gencin ve ailelerin yaşadığı çok extra bir olayı paylaşmak istiyorum.

12 yıl boyunca ortalamanın üstünde bir başarı grafiğiyle öğrenim hayatında olan, sosyal açıdan da oldukça aktif olan bu gençler; uyarı, kınama dahil hiçbir disiplin suçu da işlememişler. Sadece bir tanesinin son yıl bazı psikolojik sorunları olmuş, diğer genç de arkadaşının ailesinin dayanışma isteğine sırtını dönemeyerek, sorun yaşayan arkadaşına manevi destek olmaya çalışmış. Sıkı arkadaş tabiri geçerli aralarında….

Bu iki gencin ve ailelerin hayatı okuldan gelen bir telefonla alt üst olmuş. Okul idaresi görüşmek üzere velileri okula çağırmış. Velilerden birine ulaşan idare, tüm kayıtlar güncel olduğu halde diğer aileye ulaşamadıklarını belirtip; önce psikolojik sorun yaşayan gencin ailesiyle görüşmüşler. Çocuklarının durumuyla oldukça zor zamanlar yaşayan ve okulun rehberlik servisiyle de sık sık görüşen aile bu görüşme sırasında hayatlarının şokunu yaşamışlar ve hemen diğer aileye durumu bildirmişler.

Olay: Okulun soyunma odasında yaşanan hırsızlık.

Suçlu: Bu iki genç.

Delil: Kamera kayıtları.

Sonuç: Suç sabit görülürse (sadece disiplin kurulunun kararıyla) tasdikname.

Birinci aile durumu çocuğundan gizleyerek, olayı çözmeye çalışmış. İkinci aile hemen durumu çocuğu ve diğer öğretmenlerle paylaşıp olayın detayına inmeye çalışmış.

Ertesi gün okulda 2 aile bir çocuk hazır bulunmuş. Okul idaresi ve veliler arasında gergin geçen görüşmeden bir sonuç alınamayınca kamera kayıtları izlenmeye başlanmış. 90 dakikalık ders boyunca, soyunma odasına sadece bu iki çocuğun girdiğini iddia eden idarenin kayıtların sadece 10 dakikalık bölümünü izletmesi velileri kızdırmış. Ancak daha da üzücü olan bu 10 dakika içinde bile 2 çocuk dışında o odaya giren başka öğrenciler de tespit edilmiş. Bu izleme sırasında, velilerle görüşmede etkin rol oynayan idari görevlinin kayıtları izlemediği ve detayları bilmediği de ortaya çıkmış. İdare bu aşamada geri adım atmaya çalışmış. Ancak ailelerden biri, bu verilerle kendilerine layık görülen bu muamelenin sonucunu almak için, olayın profesyonel birimler tarafından değerlendirilmesini istemiş. Görüntülerin emniyete verilmesini, çocukların da emniyet yetkilileri tarafından sorgulanmasını istemiş. Fakat idare buna karşı çıkarak, olayı bu aşamada kapatmayı ve bu olaydan kimseye bahsetmemeyi tembihlemiş bu ailelere. ‘’Haklısınız, çocuklarınıza ön yargılı davrandık’’ demişler. Ön yargı sebebi de kılık kıyafetleri imiş! Gömleğin içine giydikleri tişört, ya da saçlarının şekliymiş!

İdare bunu da açıkça belirtince velilerden biri şu sözle son noktayı koymuş: ‘’Kulağına 20 yıl önce 3 küpe takan bir annenin yetiştirdiği çocuk da aynı tarzda olabilir, eğer bu tarza bir ceza vermeniz gerekiyorsa, burada suçlu olan benim, kılık kıyafet cezasını bana verin. Ancak bunu dile getirmek için neden 4 yıl beklediniz de, sınava 10 gün kala, artık bu çocuklar mezun sayılırken, sadece bu ön yargınızdan dolayı bu kadar ağır bir ithamla karşımıza geldiniz’’. Okul müdürü sadece 1 aydır bu okulda görev yaptığını ne çocukları ne de olayları bilmediğini söyleyerek, odayı terk etmiş!

Ana okulu dahil 13 yıl boyunca onur belgeleriyle, takdirnamelerle geçen bir öğretim hayatında; sınava 10 kala gençler bu ruh haliyle sınava giriyor.

Yorum sizlerin….

 
Toplam blog
: 240
: 1628
Kayıt tarihi
: 18.08.06
 
 

Zamandan şikayet ederken, ne kadar hızlı aktığını fark edemeden geçmiş yıllar. Kırklı yıllar, kır..