Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '10

 
Kategori
Eğitim
 

Özel eğitim ve özürlü aileleri

Özel eğitim ve özürlü aileleri
 

Özürlü bir çocuğunuz yoksa çocuğunuzun eğitim sürecini çok farklı görürsünüz. Belki çocuğunuzun öğretmeni veya müdürüyle bile görüşmezsiniz. Hatta çocuğunuzu okula kaydettirdikten sonra okula bile uğramazsınız. Çocuk kendi gücü ve kararı ile okula gider gelir, ödevlerini yapar, arkadaşlarıyla oynar veya kavga eder, kendi dünyasını kurar ve kendi geleceğini belirleyen yolda ilerler, tabii bazı aileler çocuklarına daha da sahip çıkarlar, kendi yaşamlarındaki şansızlıkları çocukları yaşamasın diye rekabet ve özelleştirme tuzağına düşen eğitim parkurunda yıllar sürecek bir maratona başlarlar.

Ama özürlü bir aile iseniz bu farklıdır. Çocuğunuzu yalnız bırakamazsınız ve yarışa sokamazsınız. Sadece onu hayata hazırlamayı ve yaşamını normal bireyler gibi devam ettirmesini ve siz bu dünyadan gittikten sonra zarar görmemesini düşünürsüz. Bu işi yaparken de özel eğitimi öğrenirsiniz ve milli eğitim ile yakından ilgilenmek zorunda kalırsınız. İşte o zaman madalyonun diğer yüzünü görürsünüz.

Kâh acıyan yüzlerle yüzünüze gülerler, kâh tıkanan bürokrasi içinde başlarından savarlar. Ama eğitim alanını diğer bir yüzüyle tanırsınız hem de çok yakından. Devletin size tanıdığı yasal haklar, konuyu bilmeyen ve ailelerin duygularını hissetmekten uzak bir memurun masasında veya bir öğretmenin karşısında size karşı işkenceye döner.

Çocuğunuzun eğitim alması için siz mücadele vermek zorundasınız. Eğitiminiz yapınız ne olursa olsun yapılan yanlış uygulamalar karşısında aşağıdan almak zorunda kalırsınız. Çünkü sizi de eğitim yarısındaki yarış atları gibi görürler ve ranta dönmüş eğitim sektörünün fırsatçı müşterisi zannederler. Düşünmezler ki çocuğunuz için olan uğraşınız devletin ana görevidir. Bilmezler ki bu işin kendilerini asıl görevi olduğunu.

Lütfen bir gün özürlüler ile ilgili rapor veren hastanelerimizin koridorlarına gidip bakın. İnanın insanlığınızdan utanırsınız. O özürlü insanların, o fakir insanların asla değişmesi mümkün olmayan teşhislere rağmen boynu bükük o kapılarda beklediğini, Hastanelerimizde özel eğitim kurumlarımızda devletin çatısı altındadır ve denetimine tabidirler. Sorarım zor mudur bu insanların takip edilmesi, her sokağın kameralarla donatıldığı, işimize geldiğinde her şeyin rahatlıkla izlenebildi ve dinlenebildiği bu çağda,

Bu tablo karşınızda bir kendinize ve birde size hizmet veren eğitim camiasına bakarsınız. Kendi özrünüzü unutup acı acı gülersiniz.

Özel eğitim adı üstünde özeldir. Bu çocuklarda, aileleri de özeldir. Tabii her eğitimcinin özel eğitim ile bir fikri vardır. Ama her öğretmen özel eğitimci değildir. Özellikle içinde bulunduğumuz yüzyılda sadece karı gözeten insanı dışarıda bırakan serbest piyasa koşulları ve acımasız rekabet her şeyi yıkıldığı gibi eğitimimize zarar vermiştir. Eğer özel eğitim alan bir çocuğa sahipseniz her öğretmenden her eğitim ile ilgili yöneticiden özel eğitimi bilmesini ve ona göre size davranmasını bekleyemezsiniz.

Bu arada haksızlık etmeden belirtmem gerekir ki gerçekten sınırlı sayıda da olsa bir eğitimci, bir insani değerlerle yaklaşan eğitimciler de vardır. Onlar havasız kalan yaşamınızın can simididirler, onlara tutunup ayağa kalkarsınız. Size güç verir gülen yüzleri, çocuğunuzla birlikte verdiğiniz bu savaşta yalnız olmadığınızı hissettirirler, temiz yürekleri ile,

Bugün özel eğitim konusunda ülkemizde devletin verdiği haklar övgüye değerdir. Bu gerçeği gören siyasi karar vericiler ve yöneticiler büyük bir iş başarmışlar ve özel eğitim alan çocuğu olan ailelerin çaresizliklerine çare olmuşlar ve için için akan gözyaşlarını bir ölçüde dindirmişlerdir. Ama toplumun her kesiminin ve eğitim camiasında yer alan her kişinin de yapması gerekenler vardır.

Eğer bu devlet size eğitimde görev vermişse memurda olsanız, öğretmende olsanız, yönetici de olsanız özel eğitim konusunda lütfen biraz duyarlı olun, göreviniz değilmiş gibi başınızdan savmayın, sizinde birgün bu duyguları yaşayacağınızı unutmayın, insani değerlerinizi ön plana alın, vicdanınızın sesini dinleyin.

Eğer bu devlet özel eğitim kurumlarına bu görevi vermişse lütfen bu güvene layık olun, örgütlenin, mesleki kurallar çerçevesinde ve ülke menfaatlerini de dikkate alarak bu görevi yapmaya çalışın, rekabetin bazı kötülüklerinin bu alanda yeri olmadığını bilin, önce birbirinizi kurduğunuz üst örgütler ile denetleyin, özel eğitime destek olucu öneriler geliştirin,

Eğer özel eğitim alan çocuğunuz varsa, lütfen örgütlenin devletin verdiği hakların sizde denetleyicisi ve izleyicisi olun, gözyaşlarınızı silin, kırık kanatlarınızı onarın, her bireyin özürlü dahi olsa bu ülkede, bu dünyada yapacağı ve başaracağı bir şeyler olduğunu bilin. Gereğinde sisteme sizlerde öneriler getirin. Bu ülkede özürlü çocukların büyük bir kısmı şehirlerde haklarını kullandığını, kırsalda daha binlerce özürlü çocuğun olduğunu, ülkenin sınırlı kaynaklarına rağmen devletin özürlüler için özel eğitim desteği sağladığını unutmayın.

 
Toplam blog
: 416
: 790
Kayıt tarihi
: 19.02.10
 
 

Tarım, Gıda, Ormancılık, Çevre, Örgütlenme ve Proje konularında çalışmalarda bulunmaktayım. Öncel..