Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

26 Kasım '12

 
Kategori
Magazin
 

Petekkaya ve Ergenç kötü oyuncuymuş peki Kare Murat?

Petekkaya ve Ergenç kötü oyuncuymuş peki Kare Murat?
 

Fox Tv’nin bu yıl yayına soktuğu Harem ilgi çeken bir komedi. Absürt komedi olduğu için neresini eleştirebilirsiniz bilmiyorum. Adı üstünde absürt.

Ancak Muhteşem Yüzyıl’a giydirmelerine bakarsak haklıda buluyorum. Muhteşem’e bir ayar gerekiyordu doğrusu. Bu ayarı da Harem oldukça iyi yapıyor.

Bunun dışında yasakçı ve hedef göstermeli ayarlara ihtiyacı yok.

Gani Müjde’nin kalemi ve güçlü oyuncu kadrosuyla eh işte bir komedi dizisi ve ayarları.

Tabi bel altı esprilerine de Harem’in biraz ayar gelse hiç fena olmayacak çünkü çoklaştıkça kulak tırmalıyor.

Onun dışında Pazar günleri için iyi bir alternatif. Muhteşem’in de dengeleyicisi.

Genel anlamda bu yazımı yazmamdaki amaçta zaten Harem dizisini eleştirmek ya da öne çıkarmak değil.

Benim dikkatimi çeken çok daha farklı bir şey var bu dizide Kare Murat karakteri.  Ve Arkın’ın sözlerinin zamanlaması.

Cüneyt Arkın’ın oğlu babasının hafızalara kazınan “Kara Murat” karakterini oynuyor.

İşte orada dur oluyorsunuz.

Dizinin kendi içinde bu karakteri başka birisi canlandırsa bu kadar tuhaf karşılamazdım absürt komedi der geçerdim. Ancak babanız hafızalara kazıdığı bu karakterle anılırken siz yerlerde süründürürseniz o karakteri işte orada sorun vardır.

Hem oyunculuk anlamında hem de absürtlüğe malzeme olmak adına verilen kararda.

İlla da oyuncu olmak istiyorsanız bari babanızın oynadığı karakteri zedelemeyin. Başka roller bulun. Senaryoyu hiç mi okumadı rolü kabul ederken gerçekten anlamak çok zor.

Yani söyleyecek söz yok.

Cüneyt Arkın’ın buna neden tepkisiz kaldığı da tartışılır ne olacak ki mi diye düşünmüş bilemeyiz.

Ama aynı Cüneyt Arkın günümüz Starlarının oyunculuğu için sessizliğini bozmuş.

Önce Halit Ergenç’in oyunculuğuna vermiş veriştirmiş sonrada Erkan Petekkaya’nın.

Övdükleri de olmuş tabii.

Şimdi yıllarını oyunculuğa vermiş gerçekten bu işe gönül koymuş birini ve onun filmleriyle büyümüş olan bizlerin kendisini eleştirmek haddimiz değil elbette. Ne var ki söylemlerinin toplamıyla o günün filmlerinin bir severi olarak bu talihsiz açıklamaları yapmamasını dilerdim.

Oyunculuğa emek vermiş birinin elbette ki görüş bildirmesi ya da kendisinden görüş alınmasından doğal olan bir şey yoktur.

Ancak verdiği görüş tarafsızlık içerirse ya da soru genel bir zamanda sorulursa üstünde çokça durulmaz söylemiştir büyüğümüz deriz. Zaten oyuncularımızda kendilerine karşı soru yöneltildiğinde büyüğümüzdür diyecektir mütevazılıkla diye düşünüyorum. Ama üzgünüm ben böyle bir zaman içinde böylesi taraf kokan bir yoruma büyüğümüzdür diyip geçemem.

Neden mi? Aynı zaman diliminde Muhteşem Yüzyıl’ın idamı istenirken, Dila Hanım dizisi de aynı kanalın dizisiyse ve her iki oyuncuda ne tesadüftür ki bahse bahis olan dizilerin oyuncusuysa tamda bu zaman dilimin içinde diğer kanalların erkeksi dizileri ve oyuncuları öne çıkarılırken hem art niyet olduğunu düşünür hem de eleştiririm.

Soruyu soranla cevap veren arasında bu kadar tesadüfte olursa ve öne çıkanlarla geriye itilenler arasında bariz denge tuhafsa eleştiririm bir gazeteci gözüyle.

Aynı zamanda eski filmlerin izleyicisi olarak kendisine şu soruyu sorma hakkına da sahip olurum verdiği röportajda bahsettiği iki sanatçı için mimik yok, bakış yok, kötü oyuncu ifadeleri üzerinden derim ki; yıllarca siz bize filmlerinizde “Nayır nolamaz” düz bakışlarıyla ve kendi sesiniz dışında bize sözde rol keserken bu iki sanatçıya yaptığınız eleştiri haksızlık olmuyor mu?

Dövüş filmlerinizi dublörsüz yapmış olabilirsiniz, çok fazla emek harcamış olabilirsiniz ki öylede sizin filmlerinizle büyüdük ve sizi de sevdik ama oyunculuk anlamında bakışlara gelince ya da oyunculuğa gelince orada duralım Cüneyt Bey. Zira “Nayır nolamaz” düz kamera bakışıyla bizlere verdiğinizde oyunculuk değildi.

Kaldı ki eleştirdiğiniz oyunculardan Petekkaya ile iki dizide beraber oynamışsınız. Hadi birisinde beğenmediniz bu oyuncuyu ikincisinde de birlikteymişsiniz. ( Köpek ve Serseri dizileri ) Siz ki eski starlar seçme ve eleme lüksünü her daim uygularken bu seçimde neden geri durmayıp iki kere aynı kişiyle oynadınız. Diyelim oynadınız bir şeyler katsaydınız sizler onların ustası olduğunuzu her fırsatta dile getiriyorsunuz madem neden öğretmediniz diyeceğim ama demiyorum zira “Köpek” dizisinde gösterdiği performansa bakınca Erkan Petekkaya’nın mimik yoksunu değil mimik kralı olduğunu apaçık bu işin uzmanı olmayan bile söyler. Özellikle sanrılar geçirdiği sahne. Bilmeyenler için yazının altına linkini ekliyorum hani Ali Kaptan sanrıları yaşayanların denizdeki kayboluşunu arayıp gölde bulanların ve kendisi ile aynı dizide oynadığı halde unutanların görmesi adına.

Gelelim Ergence Kanuni’de oyunculuğunun doruklarını göremiyoruz doğru ama Halit Ergenç çok uç rollerle bu piyasada kendisini ispatlamıştır. Mankenden dönmede değildir her şeyden önce. Ya da güzellik yarışmasıyla gelmemiştir. Babasının referansı da yoktur. Emekle kazıya kazıya geldiği yerde de bu ülkenin en önemli erkek oyuncularından biridir. Zerda ile oyunculuğunu ilk kez görsem de öncesi vardır. En iyi çıkışını da kişilik bozukluğu olan bir adamı oynadığı Aliye de göstermiştir. Her ne kadar Binbir Gece ile ödül alsa da Aliye’de ki oyunculuğu Ergenç’in içine geçtiği ve bizlere de hissettirdiği bir roldür. Aliye’yi yayınlandığı dönemde izleyememiştim sonrasında bütünlük halinde izlediğimde Halit Ergenç’in oradaki iniş ve çıkışlarına bakınca şimdi Kanuni’de çok geride kaldığını görüyorum. Ama bu Ergenç’in suçu değil senaryonun kısır yapısıdır kaldı ki bir padişah ancak bu kadar oynanır. Tabii öyle bir padişah varsa.

Sinemada da Devrim arabalarındaki ustalığı aynı tip oyuncu olmadığının göstergesidir. Kendisinin dile getirdiği bir sözünde en çok oynamak istediğim karakter zihinsel engelli birinin yaşamı umarım en kısa zamanda bu rolü de hayata geçirir.

Hani öyle 90’lara ulaşan boyu, erkek güzeli bir yüzü de yoktur ama seyirciyi ekrana kilitleyen bir tılsımı vardır. Bu tılsımda güzellik değil oyunculuğudur bırakında onca sırf güzel, yakışıklı vb türevlerin içinde eğitimli ve kumaşı sağlam oyuncularda bulunsun.

Siz eskiler sırf bu mantıkla yıllarca gerçek oyuncuların ve bu işin eğitimini alanların yolunu tıkadınız bir güzellik uğruna bari şimdi yapmayın bunu ekran bu kadar kirliğiyken.

Yani özetle eleştirdiğiniz her iki isimde çok çeşitli rollerin içine fazlasıyla girmiş çeşitliğinde üstesinden kalkmış elbise askısı gibi rol yapmamış aksine rolün kendisini vermişlerdir. Tek tip rolün adamı da olmamışlardır.

Bakışlarını da ekrana yansıtırken “Nayır nolamaz” ifadesi içine haps etmeden sanki rollerde ki karaktermişçesine vermişlerdir.

Üstelikte ödüllü oyunculardır tıpkı sizin gibi. Şimdi o ödülü verenlerde mi bu işten anlamıyor dersek çok tuhaf kaçtığı gibi başka yerlere de gider. Sizin ödüllerinizi de sorgulatır.

Ha öne çıkardığınız isimler için sözüm yok zira Kıvanç Tatlıtuğ kendisine çok şey katmış çeşitliliği olan rollerle kendini ispatlamıştır fazlasıyla. Kaldı ki mankenlikten gelmiş olmasına rağmen işini sevmiş gönül vermiş kumaşında da oyunculuk olduğu için bu işi götürmüştür.

Birde Necati Şaşmaz’ın geliştiğini söylemişsiniz oyunculukta başkasının sesiyle oyunculuk yapanları eskiden seven izleyici şimdi de sevse oyuncudur diye artık yemiyor Sayın Arkın sizde pekâlâ biliyorsunuzdur bunu.

Ama mankenleri öne çıkarıp bu işin içinden gelenleri geri plana atarsanız sizin gibi sektöre emek veren bir isme hele de bizlerin dönemine kazınmış bir isme yakıştıramayız bu eleştirinin üzerine de susamayız her ne kadar size saygı duysam da sizin filmlerinizi izlesem de bu haksız eleştiri hem yersiz hem de sizin söyleminiz olmamalıydı.

Kaldı ki yukarıda da belirtim oğlunuz sizle özdeşleşmiş bir karakterin içini hem oyunculuğu ile hem de repliklerle yapılan dokundurmalarla boşaltırken Muhteşem Yüzyıl’ın Kanunisi’ne kötüde oynasa alıştık demeniz olmadı Arkın olmadı…

Bir taraftan Sayın Başbakan dizi ile alakalı bu kadar söylemde bulurken diğer taraftan sizde aynı dizinin oyuncusunu yererken fazlasıyla tesadüf olmadı mı diye düşünmem benim de tesadüf değil Sayın Arkın.

Muhteşemle alakalı burada kesip bir sonraki yazıma bırakıyorum evet diziyi eleştiriyorum ama yasaklamayla da bu işlerin olacağını kabul etmiyorum. Aradaki ince çizgiyi iyi oturtamazsak işler karışır.  Bu kadar tesadüfte insanı düşündürür…

Oyunculuğunu unutanlara ve unutturmak isteyenlere Ali Kaptan’dan çıkamayanlara Köpek dizisinden bir sahne ( Cümleye tıklayıp izleyebilirsiniz.)

 

oyatekin@gmail.com

https://twitter.com/#!/oyatekin (@oyatekin)

http://yurthaber.mynet.com/yazarlar/tum/1/o.tekin35

OYA TEKİN / MEDYABEY.COM

Not: Burada yazılan tüm yazılarım elektronik imza ve zaman damgası güvencesi altında yasal hakları korunmaktadır. Hiçbir şekilde basılı ya da elektronik bir ortamda (CD, Internet vs.) kaynak gösterilmeksizin izin alınmadan kullanılamaz.

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 295
: 3718
Kayıt tarihi
: 01.10.06
 
 

Milliyet Bloğa nasıl geldim ve nasıl yerimi aldım bilmiyorum. Sanırım uzun yıllar okuduğum bölüml..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara