Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ekim '07

 
Kategori
Haber
 

Referandum içerisinde referandum mu?

Referandum içerisinde referandum mu?
 

Her ne kadar Sn Cemil Çiçek’in, “Gece karanlığında bir iş yapılmıyor. Zamanı geldiğinde kamuoyu bu taslağı yeterince tartışacak”* diyerek yeni anayasa süreci hakkında bilgi verirken, aslında 21 Ekimde oylanacak olan, geçici maddelerle desteklenen ve 22 Temmuz seçimlerine de yaptığı yansımanın göz ardı edilemeyeceği, neredeyse kişiye/partiye özel mini paketin, gece karanlığında olmasa bile bir oldu bittiyle hazırlanışının günahını çıkarır gibi itirafı şu anda yaşanan ve oy verme süreci başlamışken tekrar değişiklik yapma girişimlerinin nedenlerini ve bundan sonra yaşatacağı sakıncaları gözler önüne sermektedir.

Bir oldu bittiyle hazırlanan anayasa değişiklik paketi süreci 21 Ekimde sonuçlanacak. Fakat oy verme süreci başlamışken 11 Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi ile ilgili geçici maddenin metinden çıkartılarak referanduma gidilmesi, mevcut halinin evet ile kabul görmesinden daha sakıncalı durumlar yaratacaktır. En azından tartışmalar bitmeyecektir.

Oylama süreci içinde geçici madde üzerinde değişiklik yapmak sakınca yaratmaz diyerek “13. cumhurbaşkanını halk seçer” ifadesi ile metinde değişiklik yapma teklifi ne kadar doğru ise “11. cumhurbaşkanını halk seçer” ifadesini metinden çıkarmakta o kadar doğrudur.

Oy verme süreci içinde yapılacak değişikliğin bir içtihat haline gelmesi durumunda daha sonraki referandumlarda da oy verme süreci başlamışken nitelikli çoğunluğu elinde bulunduran gücün istediği değişikliği yapma hakkını kendisinde görme isteği, kafaları karıştıracağından seçmenin iradesiyle değil kısa süre içinde oluşan duygularıyla tercihte bulunmasına neden olacaktır. Bu nedenle siyasi çıkar hesapları yapılarak referandum süreleriyle ve içeriği ile oynanmamalıdır.

Geçici maddenin çıkartılmasıyla ilgili 367 nin üzerinde oyla değişikliğin gerçekleşmesi kesin görünmekle beraber, bir kaza sonucu 367- 330 oyla meclisten geçmesi durumunda Sn. Gül’ün yaşayacağı sıkıntı daha da artacaktır. Bu durumda değişikliği Sn. Gül’ün veto etmesi mi beklenecektir, yoksa halkın iradesi neyse odur diyerek bu anayasa değişikliğinin değişikliği de referanduma mı götürülecektir? Eğer böyle olacak ise bu referandum 21 Ekimden önce nasıl yapılacak? Yoksa iki sandık mı konulacak. Yoksa 21 Ekimden sonraki süreçte şimdi yapılmak istenen değişiklik mi oylanacak? 367-330 arası kalması teknik olarak mümkün olan yeni değişiklik henüz sonuçlanmamış olan referandumun yerini mi alacak? Yoksa süreç yeniden mi başlayacak? Yoksa … yoksa …!!!???

367 nin altında bir oy çıkmayacağı neredeyse kesin olmakla birlikte, inat uğruna yasa yapmak isteyenlerin yaşattığı sıkıntıları görmek ve bu sıkıntıyı gidermek isteyenlerin de farkında olmadan neden olacakları başka sıkıntılar olabileceğini vurgulamak için verilen bu örnekten de anlaşılacağı gibi; demek ki yasa yapmak, mantık ve hukuk süzgecinden geçirilmeden olabildiğince kitlelerin katılımını, görüşünü ve desteğini almadan sadece anlık duygularla iki dudak arasından dökülen ifadelerin onaylatılması için, parmak indir kaldır demokrasisi ile olmuyormuş!


* kaynak: ntv

Resim:www.kesfetmekicinbak.com

 
Toplam blog
: 22
: 550
Kayıt tarihi
: 01.07.06
 
 

1968 doğumluyum. Elektrik mühendisiyim. İnsanın kendisini anlatmasının zor olduğu, bununla beraber y..