Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

sufi-su /Emel Yeşilkayalı

http://blog.milliyet.com.tr/sufi-su

12 Haziran '11

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Seramik Yarışması Sergisinde MB'den Nilüfer Veldet'e ödül

Seramik Yarışması Sergisinde MB'den Nilüfer Veldet'e ödül
 

netten alıntı


MB’de yazmaya başladığımda, bir toplantı vesilesi ile ilk tanıştığım kişilerden birisi olmuştu sevgili Nilüfer. Merhum Mustafa Mumcu tarafından organize edilen bu toplantıda pek de konuşmamıştık aslında ama birbirimizi yakın hissetmiştik. Önce bu hissiyat nedeni ile birbirimizin yazılarını okumaya başladık ve her birimiz diğerinin yazılarında kendimizden de bir şeyler bulduk ya da yeni bir şeyler öğrendik. 

İlk sohbetimiz ise bir sergi aracılığı ile oldu. Bu Nilüfer’in daveti ile katıldığım, ablası Neslişah Veldet’in resim sergisiydi. Doğrusu resimlerinde kullandığı birbirinden farklı ve canlı renklerin bu kadar uyumla bir araya getirilişine, adeta gerçekmiş gibi canlılık ve hareketlilik hissi vermelerine hayran oldum. 

Nilüfer’le ikinci kez bir araya gelişimiz, yine Nilüfer’in daveti ile katıldığım ve Onun da ödül aldığı bir seramik sergisinde oldu. Nilüfer’in, ablasıyla birlikte bir süredir seramik kursuna devam ettiğini biliyordum. Bu konuda çok hevesli ve çalışkan olduğunu, seramik çalışmalarından büyük keyif aldığını da biliyordum. Bu emeğin bir ödülle değer bulmuş olması beni ayrıca mutlu etti. 

Şimdi burada kocamaan bir parantez açmak ve aslında bu yazıda yer almasına hiç gerek olmayan bir an’ı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yani aslında bu paragrafı atlayıp diğer paragrafa geçerseniz konu daha bütünlüklü olur. Hani farkında değilim sanmayın diye söyleyeyim dedim. Neyse daha da uzatmayayım. Pervin Özdemir Seramik Yarışması sergisine, kızımla birlikte katıldım (fotoğrafları da o çekti ve hiç beğenmediği için bana göstermeyi bile bikaç gün reddetti). Oldukça sıcak bir gündü ve tıklım tıklım dolu olan sergi salonunun klimaları yeterli gelmiyordu. Seramik çalışmalarını sergileyecek olanlar, kaç gündür bu sergiye hazırlanmaktan, salona gidip gelip yeni düzenlemeler yapmaktan bitap düşmüş durumdaydılar. Sergi açılışının yapılması, Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’ın yoğun işleri nedeniyle biraz gecikince konuklardan çok sergide emeği geçenlerin yorgunluktan ve gerginlikten suratları asıldı. Sergide defalarca dolaştığım halde, hala önceden fark etmediğim seramik çalışmalarını görüp olduğum yerde bir o yana bir bu yana başımı uzatıp incelemeye çalışırken; arada da dibimde konuşlanmış bir “kokteyl faresi”nin boğulurcasına tabaklarıdaki pastaları ağzına tıkıştırıp durmasına sinir oluyorken, Hakan Tartan’ın geldiğini, uzun süredir tokalaşmak için bana elini uzatıp durduğunu ancak yüksek sesle – biraz sinirlenmiş de olabilir gibi geldi- “Merhabalar” demesiyle anladım. Hemen alel acele “Merhabaaa” deyip elimi uzattım amaaa… kendi dalgınlığıma da kızdım doğrusu. Bu arada giriş kapısı güzergahında gayri ihtiyari sıralanmış olanların arasında olduğum ve sıra bana geldiğinden benimle tokalaşmak istediğini de belirteyim tabi:) Gereksiz bu paragraftan sonra kaldığım yerden devam ediyorum. 

Açılış konuşmalarından bu yarışmaya 122 eserin katıldığını, 10 çalışmanın ödüle layık görüldüğünü, çalışmalardan 68’inin ise sergilenmeye layık görüldüğünü öğrendim. Üreten Anadolu kadınının dik duruşunun anlatıldığı eseri ile Sevinç ÖZÇAM’ın birincilik, tütün yaprakları tasviri ile Müvit Tunçalp’in ikincilik ve iletişim temalı çalışmasıyla Sabahattin Gültekin’in üçüncülük ödülüne layık görüldüğü yarışmada, sevgili dostum Nilüfer Veldet’in çalışması da Soroptimist Özel Ödülüne layık görüldü. Nilüfer bu çalışmasında teknolojinin hızla gelişmesinin aynı zamanda hızla eskimesine de yol açtığını anlatmış. Ancak Nilüfer’in yarışma sonrası tamamlanarak sergide yer alabilen “karıncalar” çalışması da büyük ilgi gördü. Öte yandan ablası Neslişah Veldet’in “yumurtalar” çalışması ve ödül verilmeme nedeni de çok ilginçti. Ancak bu konuya benim girmemem daha uygun olabilir .:) 

Son olarak belirtmek isterim ki, bu yazının başlığını çok düşündüm. Başlık “MB’de Bir Ödüllü Daha” olabilirdi. Ancak ödülün sahibi kim, başlıktan anlaşılmalıydı. O nedenle “MB’den Nilüfer Veldet’e Ödül” daha uygun olabilirdi. Ancak ne ödülü olduğu anlaşılmıyordu ve başlığı uzatmadan yazılarıyla değil de başka bir alanda ödül aldığı anlaşılmalıydı. O zaman “MB’den Nilüfer Veldet’e Farklı Bir Ödül” başlık olabilirdi. Fakat bu başlık da içime sinmedi. Uzun olursa olsun dedim ve “Seramik Yarışması Sergisi’nde MB’den Nilüfer Veldet’e Ödül” başlığının en uygunu olacağına karar verdim. 

Sevgili arkadaşımın ve ablasının bundan sonra da çalışmalarına büyük bir hevesle devam edeceklerini biliyorum. Onlara keyifli uğraşılarında başarılar diliyor ve hem ödülü hem de sergideki başarılı çalışmalarını tekrar kutluyorum. 

 
Toplam blog
: 76
: 1567
Kayıt tarihi
: 28.03.09
 
 

Merhaba, ben sufi-su. Sosyal hizmet uzmanıyım. Yıllarca korunmaya muhtaç çocuk çocuklar, koruyucu..