Serbest dalış (Free Diving)

Serbest dalış, şnorkel, maske ve palet gibi malzemelerin kullanılmasıyla yapılan bir dalış tekniğidir. Serbest dalışlarda, eğer elbise giyiyorsanız, elbise ve kilonuza göre de, belli bir ağırlık takmanız gerekiyor. Kimileri için serbest dalış, pek kolay görünmese de, aslında her yüzmeyi bilen kişinin rahatlıkla yapabileceği bir spordur.

Ben, bu serbest dalış malzemelerine, bir de zıpkınımı ekliyorum o kadar. Şimdi eminimki, bir çok kişi ''elinde zıpkın balık vurmak nasıl bir spordur?'' diye söyleniyor olabilir.

Birinci önceliğim tabii ki spor yapmak, yüzmek. Her dalışımda yaklaşık 3 saat yüzerim. Siz de bilirsiniz ki, yüzmek tüm kasları çalıştıran en iyi spordur. Elimde zıpkın olmasına rağmen, çoğu kez, denizin derinliklerine daldığımda, o güzellikleri seyrederken balıklar gözümün önünden geçer ve kaçar ben zıpkın çekemem ama olsun. O balıkları ve denizin dibindeki güzellikleri görmek bile mükemmel bir duygu.

Hele o kadar saat yüzdükten sonra, karaya elinizde 4-5 parça balıkla çıkarsanız deymeyin keyfimize. Hem kendim, hem de arkadaşlarıma gönül rahatlığıyla bu balıkları hazırlamak ve yedirmekten çok keyif alırım.

Vurduğum balıklar mı? Genellikle; eşkina, levrek, mırmır, karagöz yani ülkemizdeki besin değeri en yüksek ve en pahalı olan balıklardan...

Türkiye'de zıpkınla serbest dalış yapılabilecek Marmara Bölgesi'ne yakın en iyi mekanlar; Bozcaada, Gökçeada ve Kapıdağ Yarımadası'dır. En çok balık Gökçeada'dadır.

Serbest dalış sevdasından dolayı, neredeyse tüm adaları dolaştım, ancak hem balık, hem deniz, kumsalları, koyları (ki her aileye bir koy düşer) yönünden ve bir de ulaşım yönünden sizlere tavsiye edebileceğim yegane yer Bozcaada'dır.

Şarapları da unutmamak gerek...