Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Şubat '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Sevgililer günüydü ve yağmur yağıyordu

Sevgililer günüydü ve yağmur yağıyordu
 

''Sevgililer Günü''ydü, aylardır hasretle beklenen yağmur, gökten boşalırcasına yağarken. Sevgililer Günüydü, mahalle ve muhitin en büyük çiçekçisinin çırağı, bazen tek gül, bazen demet demet çiçekleri koşarcasına bir yerlere yetiştirmeye çalışırken. Sevgililer Günüydü, mahallenin güzeli Ebru, ''her günü özel yaşattığın için teşekkür ederim'' dediği sevdiğine, kendi ördüğü kazağı-yağmurdan korunmak için girdikleri atölyede- hediye ederken.

Sevgililer Günüydü ve yağmur yağıyordu. Çalan telefonu açan babamın, mimik ve ses tonundan kötü bir haber aldığını anlamak zor değildi. ''Tamam'' deyip kapattıktan sonra: ''Ölmüş'' dedi... ''Ziya ölmüş...Oğluydu arayan, yola çıkmışlar, cenazeyi getiriyorlarmış''. Sessizlik başlamıştı o dakikadan itibaren ve rahatça ağlayabilmek için gidecek yer arar gibi harekete geçmiştik evin içinde. Sonucun değişmeyeceğini bildiğimiz halde, ''neden'' ve ''niçin''lerin zihinde oluşturduğu sorulara cevap arıyorduk üzüntüyü yoğun olarak yaşadığımız dakikalarda. Yoktu artık. Adı geçtiğinde ''merhum'' denilecek, geçmişin güzellikleri ile anılacaktı. Yoktu ve kabullenmek zorundaydık.

Yedi ay önce ''Akciğer kanseri'' teşhisiyle hastaneye yatıp tedaviye başlanmasının hemen sonrasındaki görüşmemizde, ''ben bu hastalığı yeneceğim, yenerim. Moralim yüksek. Tıp eskisi gibi değil üstelik'' demişti umutlu bakışlarla. Sevinmiş, mutlu olmuştuk babamın yakın arkadaşı Ziya amcanın soğukkanlılığına. Sonra, olumsuzluk ihtimalini de göz ardı etmediğini belirtmek istercesine ''Allah'ın verdiği ömür ne kadarsa yaşarım. Çocuklardan yana kaygım yok. Hepsinin evi, ailesi, işleri var. Bir Ayşe vardı, o da geçen hafta nişanlandı. Dünya gözüyle düğününü de görürsem tamam'' diyerek devam etmişti hayat arkadaşının gözlerine bakarak. ''Olur mu öyle şey'' demişti Nurten teyze. ''Asıl şimdi başlıyor hayat bizim için. Dur bakalım. Çocukları büyüttük, evlendirdik, torunları sevdik diye bitti mi göreceklerimiz? sözüne, ''Merak etme niyetim yok zaten bırakıp gitmeye'' yanıtı, umut olmuştu yine. Yeniden görüşmek üzere ve ''geçmiş olsun'' dileği ile hastaneden ayrılırken Ziya amcayı son görüşüm olduğunu düşünmemiştim. Evlerine gelecekler, yine ziyarete gidecek, hep birlikte güzel sohbetler edecektik çocukluğumuzda olduğu gibi. Bilebilir miydim onu bir daha göremeyeceğimi, bunun son görüşmemiz olduğunu ?... Aylarca sürdü umutlu bekleyiş, aylarca devam etti iyileşeceğine dair inancı. Alışkanlığa dönüşmüştü haftada bir gün, ''Baba, Ziya amca nasıl, yeni haber var mı? '' diye sormak. ''İyi değilmiş'' haberinin geldiği, yirmi gün önceki son telefonun ardından, babam hastaneye giderken, nezle-grip engellemişti bir kez daha görme isteğimi.

Yedi aydır muayene sırasında bile hayat arkadaşının ellerini bırakmayan Nurten teyzenin yüreği acılı, elleri boş. ''Güzel gözlü, yüreği sevgi dolu eşim. Bu gece son gecem ! '' diyerek öleceğini de bilen akıllı eşim '' sözleri kulaklarımda çınlıyor on gündür. ''Dünya gözüyle düğününü de görerek'' mutlu olduğu Ayşe'nin, kendine geldiği zamanlarda ''Canım Babam, sevgine doyamadım'' bağırışları, güzeller güzeli Ülker abla'nın, ''Gözlerimizin önünde eridi, gitti. Beni ancak sen kurtarırsın Ülker'' dedin Kurtaramadım seni babam... Kurtaramadım'' haykırışları, Mehtap ve Zuhal ablalarla, Osman'la Özgür'ün sessiz gözyaşları gözlerimin önünden gitmiyor.... Bir de, aylardır umudunu kaybetmeden araştırmalar yapan, yakın arkadaşını kaybetmenin üzüntüsünü derinden yaşayan canım Babam var ki, kelimeler yeterli gelmiyor anlatmaya, teselli olmaya.

Sevgililer Günüydü, yağmur yağıyordu, Ziya amca dönüşü olmayan o uzun yolculuğa çıkarken... Sevgililer Günüydü, yağmur yağıyordu , Nurten teyze ''Bırakma ellerimi, senin ellerin bana güç veriyor. Nasıl yaşarım ellerin olmadan, güzel gözlerine bakmadan. Nasıl yaşarım...Ben de geleyim yanına, beni sensiz bırakma... '' derken... Sevgililer Günüydü, yağmur yağıyordu Ahmet Aydın, yaşaması için büyük çaba gösterdiği ağbisinin yokluğuna, ''yoğun bakımın ne demek'' olduğunu öğrenemeden babasız kalan yiğeni Deniz ve ailesini teselliye çalışırken.

Sevgililer Günüydü ve yağmur yağıyordu !...............

resim kaynağı: www. artperfect.de sitesidir.

Ferdi Vatansever için: www. http://biryardımeli.bz.tc

 
Toplam blog
: 126
: 2338
Kayıt tarihi
: 01.08.06
 
 

Kompozisyon derslerini biraz daha fazla önemsediğim, uzun cümleler kurmaya başladığımdan bu yana sev..