Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '12

 
Kategori
Siyaset
 

Siz Sayın Başbakan… Elbette seçilmişleri “KUL” etmeyin, biz de seçilmişleri seçenlere ”SULTAN” etmey

NOT: Bu yazıyı yazıp, yayına alamadan ameliyata aldılar, o nedenle bugüne kaldı...

XXX

Sayın Başbakan, ne zaman kürsüye çıksa ve bir yerde “İtirazsız” oturanlara karşı önceden hazırlanmış konuşmasını yapmaya başlasa, hemen herkes ağzı açık, hayranlıkla ve “Hak verir” eda ile dinliyor.

Elbette bunda bir terslik yok, çünkü başbakan “Konuşma sanatının” en güzel örneklerini vererek konuşuyor.

Öyle ki, karşısındakileri etki altına alabildiği için “Hadi” dese, hemen herkes itirazsız öne atılacak gibi etki alanına giriyor.

Yine böyle bir gün, yine böyle bir topluluk ve yine başbakan yine “Belagat” sanatının en üst düzey örneklerini veriyor.

Sayın Başbakan’ın ibret dolu sözlerini dinliyoruz: "AK Parti yolundan saptırmaya yönelik her türlü girişim, Türkiye'nin rotasına müdahale anlamına gelir. Demokraside, yasamanın yürütmenin yargının yetkileri ve sınırları bellidir. Sınırları aşan her türlü girişim, yetki gaspıdır. Millet iradesinin çiğnenmesidir. Gücünü milletten almayan, milletle aynı yöne aynı istikamete bakmayan her girişim millet nezdinde Anayasa ve yasalar nezdinde gayrimeşrudur. Biz bu ülkede gayrimeşruluğa izin vermeyiz. Hiç bir zaman seçilmişleri atanmışlara kul etmeyiz" diye konuştu.

Siz, söylediği ile yaptığı birbirine “Ters” olan bir lider ararsanız, işte o AKP Genel Başkanı ve Başbakan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’dan başkası değildir.

Diyor ki: “…Demokraside, yasamanın yürütmenin yargının yetkileri ve sınırları bellidir...”

Devam ediyor: “...Sınırları aşan her türlü girişim, yetki gaspıdır…”

Öncelikle “Milletvekili” sıfatı ile “Yasamanın” bir parçasıdır. Anayasa’ya göre Yürütmenin başıdır.

Baktığınız zaman, çoğunluğun verdiği gücü kullanarak Genel Başkan ve Başbakan gücünü “Yasama” organı üzerinde kullanıyor musunuz?

Oysa sizin sınırlarınız “Yürütme” ile sınırlı değil mi?

Buna “Hayır” derseniz, ben de size “Allahtan korkun” derim…

Dolayısıyla “Yetki gaspı” tavırları içindeki kişi, başbakandan başkası değildir. Yani, Yasama ve yürütmede “Tek kişi” başbakan. Ve bunun en güzel tarifini, Yasama organı içindeki en faydalı milletvekilimiz yaptı.

Haklan şükür, “Yorumculuk” konusundaki “Hukuki” durumu aynen şöyle açıklıyor: “Beyefendi onay vermiş, gerisi laf!...”

Son durumu en güzel açıklayan cümle bu… Yasama, yürütme, yargı, kurumlar, hepsi boş işler… “Beyefendi” onay verdi mi vermedi di?

Devam ediyor Sayın Başbakan: “…Biz bu ülkede gayrimeşruluğa izin vermeyiz…”

Güldürme adamı…

En güzel cümlesi ise şu: “…Hiç bir zaman seçilmişleri atanmışlara kul etmeyiz…"

Güzelliği şurada, bu söz üzerine kendisine hatırlatılması gereken çok önemli bir durum var, ki “Beyefendi”nin “Onayı” ile ilgisi yok…

Sayın Başbakan…

“…Hiç bir zaman seçilmişleri atanmışlara kul etmeyiz…" lafınız çok doğru, etmeyin de zaten…

Ancak herkesin de unutmaması gereken bir şey var, onu da ben hatırlatayım isterseniz…

Biliniz ki Sayın Başbakan….

Demokrasiye ve hukuk devletine inanmış Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olarak

SEÇİLMİŞLERİ DE SEÇENLERİN ÜZERİNE SULTAN olmalarına izin vermeyiz…

Söylediğiniz sözlerin samimiyetine de güvenemiyorum. Çünkü söylemleriniz ile eylemleriniz çelişkinizi ortaya koyuyor sayın Başbakan…

Hani sizin çok kurduğunuz bir cümle gibi…

Kusura bakmayın…

23 ŞUBAT 2012
İBRAHİM PEKBAY

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..