Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '14

 
Kategori
Deneme
 

Sokak ve dolmuşta insan manzaraları

Sokak ve dolmuşta insan manzaraları
 

GÖRSEL NETTEN


Bulunduğumuz sokakta ev telefonlarımızdaki arızayı gidermek için, Belediyenin daha önce yaptırdığı yol, Telefoncular tarafından kazıldı, parke taşları kırılıp bir yere yığıldı, Belediyeciler gelip yolu yapacaklardı.

Evden çıktım dolmuşa yürürken sokağın sonunda oturan bir İngiliz Bey, gelip taşları taşımaya başlayınca, dayanamadım müdahale ettim: “O taşlarla bu yolun kısmı yeniden yapılacak niçin alıyorsunuz” diye İngilizce sordum bana : “bahçeme götürüyorum, 3 taştan ne çıkar” deyince, sinirlendim: “Bu yaptığınız hırsızlıktır, Belediyeye ait bir şeyi habersizce alıyorsunuz, şimdi telefon derim.” Bu sözleri duyunca hemen taşları yerine koydu ve gitti, Arkamdan üzerine Türk bayrağı asılmış tişörtü giymiş koşturarak yanıma geldi, özür diledi.

Dolmuşa bindim, şehir merkezine gidiyorum, biner binmez para veriliyor 2 TL. Parayı verip oturdum biraz ilerleyince genç bir delikanlı el kaldırıp, dolmuşa bindi para yerine bir kâğıt açtı üzerinde fotokopi kendi resmi var ve: “Ben özürlüyüm” diyerek kâğıdı gösterdi geçip arkaya oturdu. Şoföre, özürlülerin para vermelerinin zorunlu olup olmadığını sordum, oda. “Ablacığım akşama kadar kaç kişi ücret vermeden biniyor, özürlüler ücret vermez diye bir şey yok” dedi. Derken şık giyimli bir bayan el kaldırdı ve dolmuşa binip oturdu ve sürücüye: “Ay çantamı evde unutmuşum beni ücretsiz şehre götürür müsünüz?” Diye sorunca, adamcağız, “alıştık abla rahat olun” diye cevapladı. Ankara’da birkaç kez şahit oldum, sürücü hiç gözünün yaşına bakmadan dolmuştan indiriyor, doğrusu insaflı iyi niyetli bir sürücüymüş.

Arka tarafta oturan iki bayan yüksek sesle, rahatsız edercesine konuşuyorlar, onların önünde iki İngiliz bayan da yüksek sesle konuşuyorlar. Telefonla herkesin duyacağı  sesle konuşan genç bayan da tuzu biberi oldu. Çok rahatsız oldum, ayağı kalkıp bayanların yanına gittim ve: “Siz buranın yerlilerisiniz, burası turistik bir yer küçük bir kapalı yerde bağırarak konuşmanız herkesi rahatsız ediyor, sizler yabancılara kötü örnek oluyorsunuz, sizi örnek alarak onlarda bağırarak konuşuyorlar” dedim ve konuşmalarını kestiler, telefonla konuşan bayanı da ikaz ettikten sonra, arkadan İngilizleri ikaz ettim ve yerime oturdum. Sürücü  :”Bravo abla sizi buraya yönetici yapmak gerek” diyerek güldü.

Bu Ülkede her vatandaş kurallara uyup, birbirlerine saygılı olurlarsa, karışıklığın önüne geçilebilir, çirkin olaylar yaşanmaz. Ülkemize gelen gerek turist ve gerekse yerleşik yabancılar, kendi ülkelerinde yasak olan kuralları, Ülkemizde insanlarımıza bakarak çekinmeden yapabiliyorlar.

NAHİDE ÇELEBİ

 
Toplam blog
: 1977
: 1045
Kayıt tarihi
: 25.11.08
 
 

Erzurum doğumlu, Ankara'da yaşıyor. D.T.C.F mezunu, emekli lise öğretmeni, evli, 2 çocuklu. "İsya..