- Kategori
- Gündelik Yaşam
Soma meselesi
ozguncel.com
Ne oldu Soma meselesi? Ne olacağı belliydi… Yani o işin komisyona kalacağı… İçerde iki üç tane teknisyen falan buldular tıktılar. Ötekiler vatan sağolsun, “Kabahat bizde değil, onlarda..” deyip geziyorlar. Mahkemeler uzar gider. Sonunda da elbette ceza verecek birkaç kişi bulurlar. Ama giden gittiğiyle kaldı. Aradan bir yıldan fazla zaman geçti.
Hani o tazminatlar. Hani o yapılacak evler. Artacak ücretler. Ocaklarda alınacak envai türlü tedbirler. Hani nerede o sağdan soldan gelen bir sürü gönül avuntusu bağışlar falan..? Zaman geçti, tümü de bir hikayenin parçaları olup gittiler. O zaman o madenin derinliklerinde; o çağlayıp akan suların içinde kaç can öldü; 301 mi? Geride bir tek mezarları kaldı ve öksüzleri?
Çırpındım o zamanlar. Giden gitti aman şu öksüzlere sahip çıkalıp, okuyup, bu madenlerden kurtulmaları için yardımcı olalım, diye. Bu sesi kaç kişi duydu.
Biliyorum, onlar mezarlarında kıvranıp duruyorlar. Çünkü akılları belli ki hep geride kalanlarındadır. Onlar gitti ama acıyı boyunlarınca çekenler geride kalanlardır: kadınlar; karıları; çocukları; anaları ve geride kalan bütün garibanlar… Onlar mahkeme kapılarında hep adalet arayacaklar; hep ağlayacaklar.
Ama devlet çoktan uçtu gitti. Çıkacak yeni yasalar unutuldu. Alınacak önlemler unutuldu. Şimdi gündemde başkaları var. Türkiye’nin gündemi ne zaman boş oldu ki?
Bir kısa haiku. 185 : Soma
Salih Efendi Soma’da gitti
Çocuğu henüz bir yaşında
Demek o kadar olmuş.