Son 2 günün hüznü...

Son iki gündür hüznü, acıyı, sevinci bir arada yaşadığım karmaşık ve de anlamsız duygular içindeyim. Daha önceleri filmleri gerçeklikle yoğurup bunun için kederlenen, sevinen insanlara koca bir ağızla gülerken şimdi bir kitap için oturup üzülüyorum. Üstelik ne zaman aldığımı bile bilmediğim, öylece kitaplığımın bir kenarına iliştirilmiş bir kitap ve onun içindeki kahraman için. Aslında Türk yazarlara karşı hep bir ön yargım olmuştur. Fakat bunu eksik olmasın Kürşat Başar yıkar gibi olmuştu ki, Hande Altaylı’nın üzerine, üzerime gelen kitabıyla bir kez daha anladım ki, haksızlık etmekteymişim, üstelik fazlasıyla. Bir ara merak sardığım psikoloji kitaplarından da bilirim ki, okuduğunuz kitaptaki karakterler sizin imkânsız olarak gördüğünüz değer yargılarını yerle bir eder. İçinizde derin bir yerlerde kendinizi bulduğunuz her kahraman, hayal gücünüzle yoğrularak, yaşamınızın tam da ortasına çöreklenir.

Almak için almış olduğun, kitaplığımın kalabalık gözükmesinde katkısı bulunsun diye bir köşe atmış olduğum ve bir gün arkadaşımın okumak için talebiyle yolculuğa çıkmış bir romandan bahsedeceğim şimdi size. Aslında her şeyimi paylaşabilen hümanist bir yapıya sahip olsam da işin içine kitaplarım girince pek bir cimrileşirim fakat arkadaşımın okumak için talep ettiği bu romana hiç itiraz etmedim. O gece ilerlemiş bir saatte arkadaşım beni aradı, "bu kitabı mutlaka okumalısın" dedi heyecanla. Yine de abartılmaması gerektiğini düşünüyordum ki; Ertesi sabah şişmiş gözlerle onu karşımda görünce merak etmeye başlamadım desem yalan olur. Bir geceye sığdırmış ve 3, 5 saatte bitirmişti kitabı. Neydi bu kitabı böylesine okunabilir kılan?

Ve işte o kitap, "Aşka Şeytan Karışır"a bir sabah işe giderken başladım. İnanın ilk kez inmek istemedim, ilk kez hemen eve geri dönmeyi bu kadar coşkulu istedim. Okurken "Aslı" oldum, acı çektim, yoğunluğuna aşkı yaşadım, ben olsam asla yapmazdım dediğim şeyleri yaptım. Üstelik tüm bunları yaparken hiç de pişmanlık duymadım. Garip duygulardı, bir o kadar da tarifsiz ve güzel. İçerikten daha fazla bahsetmek istemiyorum çünkü Hande Altaylı’yı tahlilleri için, hissettikleri için ve hissettirdikleri için ayakta alkışlarken herkesin bu kitabı okumasını tavsiye etmek istiyorum…

Anlamlı sözcüklerle dolu, okunaklı bir hayat dileğiyle, sevgiyle kalın…