Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '12

 
Kategori
Siyaset
 

Sorun Çözememe Becerisi Türk Devlet Geleneğinin En Yalın Halidir

Sorun Çözememe Becerisi Türk Devlet Geleneğinin En Yalın Halidir
 

  • Ancak Lozan’da masaya oturmuşuz. Oda zorla… İstesek de istemesek de… Tarihte Türk devlet geleneğinin sorun çözme becerisine işaret eden veri yok. En azından ben bilmiyorum. Ya tepeden giriş ve aynı şekilde pılıyı pırtıyı toplayıp çekip gitme…
  •  
  • Masaya oturmak yok…
  •  
  • Bir sorunu enine boyuna tartışıp, çözüm üretmek yok…
  •  
  • Verilen sözlerden dönmek cabası…
  •  
  • Şöyle bir yakın tarihimize baktığımızda bu saydıklarımızdan çokça görmekteyiz. Alın size Kürt sorunu, alın size Ermeni sorunu, alın size Kıbrıs sorunu… Say say bitmiyor. Şöyle adam akıllı çözümlenmiş, adam akıllı kesin sonuca ulaşmış, sonuca bağlanmış, bitmiş bir sorun var mı? Varsa söyleyin… Hepsi sürüncemede… Basit bir türban mevzuusunu dahi çözememiş bir ülkeyiz… Kaldı ki türbandan rant elde ederek iktidarın ucunu yakalayıp, adım adım iktidarın göbeğine oturmuş bir siyasal parti dahi halen türban sorununu anayasal düzeyde çözebilmiş değil. Ve biz bu durumu “Devlet yönetmek” olarak algılıyoruz.
  •  
  • Sorun çözememe becerisini, Türk devlet geleneğinin en bariz, en yalın gerçeği olarak nitelemek hiç de tuhaf kaçmıyor.
  •  
  • Otuz yıldır bu ülkede insanlar cayır cayır öldü. Çoluk, çocuk, genç, yaşlı… Boşaltılan köyler, faili meçhule kurban gidenler, nüfusun alt üst oluşu… Hayatınızın tamamına yakınını böyle bir iklim içerisinde yaşayarak geçiriyorsunuz. Ve devlet baba, bu durumdan sanki çokça rahatsızmışçasına, her dem aynı klişe lafları topluma enjekte ediyor. Gelmiş geçmiş bütün başbakanların “Er yada geç” edebiyatını çokça dinledik. Ucu açık bu klişe lafın ciddiye alınabilecek bir yanı kaldı mı?
  •  
  • Geçtiğimiz hafta yazdığım bir yazıda, 500 PKK’lının Şemdinli’de askerle çatıştığını yazmış ve “Bu 500 PKK’lının, gücü nedir ki, her türlü savaş teçhizatına sahip bir ordunun önünde kendisini ölüme yatırıyor?” diye sormuştum. Veya üzerine bomba sarıp, hedefine giderek o bombayı patlatıp, hem kendisini parçalayan, hem de hedefindekileri parçalayan birisi için nasıl bir tanımlama yapabilirsiniz? Kandırılmış mı? Beyni mi yıkanmış? Akli dengesi mi bozuk? Evet… Nasıl bir tanım! Doğrusu ben bir tanım yapamıyorum. Sadece anlamaya çalışıyorum.
  • Bir aracın içerisine bomba doldurup, insanların içerisine salıp patlatan ve onca insanın ölümüne, yaralanmasına sebep olan zihin dünyasının, neler yapabileceğini pek tabii ki kestiremiyorum.  
  • Adamın birisi, “Devlet isterse çözer” dedi.
  • “Neden çözmüyor?” dedim… Güldü… Ve “Kriz bölgeleri sermayenin deneme tahtası alanlarıdır. Artık gerisini sen anla” diyerek noktayı koydu.
  • Doğru söze ne denir ki?
  • Yoksa “Kürt sorunu” dediğin nedir ki? Yeter ki çözmek iste… Bir haftalık yürek yatırmaya bakar.
  •  
  •  
 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..