Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
 

Klinik Psikolog Nurcan Arslan Kanber

http://blog.milliyet.com.tr/nurcanarslan

10 Ocak '20

 
Kategori
Psikoloji
 

Suç

 

           Suça Sürüklenen Çocuklar

Günümüzde her geçen gün yazılı ve görsel medyada suça sürüklenen çocuklar ile ilgili bir çok haber  görüyoruz. Bu konuda ne gibi çalışmalar yapılabilir nasıl bu suçun önüne geçilebilir? Sadece suçu işlemiş çocuk mu suçlu? ailenin , sosyal çevrenin hiç mi suçu yok? Bunlarla zihnimizde karmaşık düşüncelere cevap aramaktayız.Tam bu anlamda sizlere bir nebze yardımcı olabilmek adına, mesleğimden dolayı çocukları suça iten nedenler üzerine yapılan  bir çok araştırmaları inceleyerek, çocuk suçluluğunu daha iyi kavramak adına edindiğim bilgileri ve çalışmalarımı sizlerle paylaşmak istedim. Öncelikle  suç ve çocuk suçluluğu nedir ? bunu bilmemiz gerekiyor. 

   Suç ve suçluluk, açıklanması güç, birçok değişik unsurla bağlantılı olması nedeniyle karmaşık gibi görünen ve tanımı üzerine tarihsel bir uzlaşının olmadığı bir kavramdır. Neyin suç olarak algılandığı kültürlere göre çeşitlilik gösterse de, suç kavramının bazı yapısal ve evrensel tanımları bulunmaktadır. Hukuk sistemine göre suç, yasaların suç olarak belirlediği yaptırım gerekliliği olan davranışlardır. Sosyologlara göre suç, toplumdaki değer sistemine karşıt olarak açığa çıkan, doğal ve evrensel bir olgu olup sosyal, ekonomik, biyolojik, psikolojik vb. gibi çok çeşitli sebeplere dayalı davranışlardır.

   Çocuk suçluluğu, 18 yaşını doldurmamış kişilerin farklı sebeplerle suça karışması, suç işlemesi olarak tanımlanır. 19. yüzyıldan beri üzerinde çalışılmaya devam edilen bir konu olan çocuk suçluluğu, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de “Suçlu Çocuk’’ söyleminin  yerine, “Suça Sürüklenen Çocuk” ifadesinin kullanılmasına dikkat edilmektedir. Suççocuğun kişilik yapısı, yetenekleri, çevresel unsurlar, aile yapısı ve yaşam biçimi ile ilintilidir. Ailenin farklı sebeplerle bütünlüğünün bozulması, iletişimde kopukluk, anne ve babanın çocuğa örnek model olamaması, tutarsız, katı ve baskılayıcı davranışlar sergilenmesi, ailenin eğitim ve ekonomik durumu, ailede madde bağımlısı bulunması, aile içi şiddet, ihmal ve istismar, göç vb, suça iten sebepler olarak sayılabilir. Çocuk suçluluğunda çocuğun eğitim seviyesi de önemli bir etkendir. Suça sürüklenen ve suç işlemiş olan çocukların ebeveynlerinin eğitim ve ekonomik seviyesindeki yetersizlik görülmüştür. Çok kardeşli kalabalık ailede büyüyen çocuk anne-baba ilgisizliğinden ve gerekli beslenme ve korunma ihtiyaçlarının karşılanmamasından ötürü kendini dışlanmış hissedebilir. 

  Çocuğun aile içindeki yerinin önemi, ona verilen değer ve ihtiyaçlarının karşılanması çocuğu kendi içinde daha uyumlu bir duruma getirecektir. Sevgi ve ilgiden yoksun bırakılmış, bir nevi sokağa itilmiş çocuğun, suça sürüklenmesi ve kötü arkadaş çevresi edinmesi çok da şaşırtıcı değildir. Olguyu incelemek için yapılan çalışmaların dahilinde, ailenin çocuk üzerindeki önemi, aileden gereken desteği göremeyen çocukların nasıl suça itildiği saptanılmıştır. Çocuğun kötü arkadaş edinerek çetelere girmesi ve madde kullanımına itilmesinde ve suça eğilimli bir duruma gelmesinde, ailenin rolü çok büyüktür. 

 
Toplam blog
: 69
: 3739
Kayıt tarihi
: 23.08.12
 
 

Anadolu Üniversitesi'nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra, İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde Kl..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara