Engelli Birey

Günümüzde engelli insanların karşılaştığı sorunların başında yoksulluk, eğitim, ulaşım, fiziksel çevre, konut ve tedavi eksiklikleri gelmektedir. Yapılan araştırmalar, dünyanın her yerinde engellilerin çok büyük çoğunluğunun yoksul kesimlerinden geldiğini ve yoksulluk içinde yaşadıklarını göstermektedir. Eğitimdeki eksiklikte yoksullukla endeksli olarak ortaya çıkmaktadır. Engelli ailelerinin maddi sıkıntılarından dolayı engelli çocuklarını okula göndermeleri güçleşmektedir.

Rehabilitasyon ve araç-gereç gereksiniminin yeterince karşılanamaması engellilerin toplumla bütünleştirilmesinin önündeki en büyük engellerden birisidir. Engellinin aile yaşamı, özel yaşamı, fiziksel işlevlerindeki bozulma ya da bazı eksiklikler nedeniyle engellinin hareket yeteneği sınırlanınca onun özel yaşamında da bazı kısıtlamalar meydana gelmektedir. Her insanın yapabileceği bir iş vardır ve engelliler de fiziksel ve ruhsal işlevlerinde bir bozulma ya da eksiklik olsa bile, onların bu niteliklerini dikkate alan uygun bir eğitim ve rehabilitasyondan geçirildikleri zaman çalışabilirler, üretime katılabilirler. Çalışmanın, kültürün önemli bir parçası sayıldığı toplumlarda, herkes gibi engelliler de çalışmaya/üretmeye isteklidirler. Bu şekilde kendilerini  sosyal ortamdan soyutlamamış, ruhsal çöküntüye uğramamış olucaklar.

            Engellilerin içinde yaşadıkları fiziksel çevre, sahip oldukları fiziksel işlev bozuklukları, yetersizlikleri ve bunun yol açtığı sınırlamalar yüzünden büyük önem taşımaktadır. Bir toplum modeli ortaya koyarken, içinde yaşanılan fiziksel çevreyi de o toplumun içinde yaşayan herkesi düşünerek tasarlamak gerekir. Tabiki sadece bununla bitmiyor, kişisel duyarlılIğımızı kaybetmemiz gerekiyor.

Nasıl mı? 

Öncelik hakkını onlara vererek, asansörlere onlardan önce binmeyerek, otoparkta onlara ayrılan yerlere arabaları park etmeyerek v.b. Bununlada bitmiyor ekonomik sorunlar kapsamında da  yapılan maaş yardımlarını ele almak gerekir. Bireylerin yaşadıkları toplumda sağlıklı, kaliteli ve mümkün olan en uzun süre başkalarına bağımlı olmadan yaşayabilmelerini sağlamak sosyal devlet anlayışının bir gereğidir. Engelli bireyler engel türü ve derecesine göre günlük yaşamlarında çeşitli oranlarda güçlüklerle karşılaşmakta ve destek hizmetlerine ihtiyaç duymaktadır. Bu çerçevede bireysel ihtiyaçlarını bir başkasının yardımı olmaksızın gideremeyen engelli bireyin desteklenmesini amaçlayan bakım hizmetleri önemli bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır.. Bakım hizmetlerinde öncelikli hedef, bakıma muhtaç bireyin ailesinin yanında sosyal çevresinden koparılmadan bakılması ve ailenin bu bakım hizmetleri konusunda maddi, manevi desteklenmesi ve Psikolojik olarakta terapi programlarına dahil edilmesidir. Unutmayalım herbirimiz bir engelli adayıyız. Bize bir şey olmaz düşüncesine kapılmak yerine her bir engelli bireye nasıl yardımcı olabiliriz düşüncesi ile  duyarlı olmamız gerekmektedir. Onlara meraklı gözlerle, acıyarak bakıp engellerini hep hatırlatmak yerine sevgi ile bakmak ve paylaşım içinde olmaya çabalamak en güzel davranış biçimidir.

Sevgi ile kalın.