- Kategori
- Sosyoloji
Şark Kurnazı
Bir kitapta okumuştum ´dünyanın en mutlu ülkesi Danimarka´dır´ diye. Nedeni de insanların birbirine olan güvenden kaynaklanıyor muş.
Mesela Danimarka´da Opera izlemeye giden insanlar paltolarını gözetimsiz vestiyere bırakırlar, konser çıkışında ´acaba paltoma bir zarar gelmişmidir´ diye akıllarından bile geçirmezler çünkü içgüdüsel olarak güven duyarlar.
Ülkemizde cami avlusundan ayakkabı çalıyorlar.
Geçiniz cami avlusunu. Güvendiğiniz en yakınınıza noterden bir vekaletname verseniz dolandırmaya çalışır sizi tabi noter katibi yanlış rakam yazmadıysa. Yanlış yazdıysa size geri döner.
Ben insanların hele de çok doğru insan olarak bildiğiniz bazı kişilerin son otuz yıldaki akıl almaz değişimlerine inanamıyorum. Tamam değişmeyen değişimin kendisidir bu ayrı birşey. Adam dünyanın en güvenilir insanıyken otuz yıl sonunda nasıl tanınmaz hale gelebiliyor anlamış değilim azizim. Kapitalizm sisteminin insan ahlakını ters yüz ettiğini biliyoruz ama şu da bir gerçek ki ahlakını bozmayan bozmuyor kardeşim eğer biraz olsun ailesinden bir takım iyi güzel eğitimler aldıysa.
Aile yani ebeveynlerin illa da çocuklarına doğru şeyleri anlatmaları gerekmiyor, davranışları yetiyor. Çocuk iyi davranışları da kötü davranışları da belleğine alıyor. Mesela çocuk kamu görevlisi ve görev nedeniyle farklı şehirlerde görev yapan bir anne ve babanın evladıysa ve de evlat ebeveynin üvey annesinin eşinden kalan maaşına göz diktiği ortamda büyüdüyse o evlat büyüyünce paradan başka gözü hiç birşeyi görmez, paragöz insanların insanlarla olan ilişkileri çıkarlara dayalı ilişkiler olacağından asla güvenilir kişiliğe sahip olamazlar. İlişkileri yalanlar üzerine kurdukları için yapay dostluklar ötesine gidemezler.
Aman uzak durunuz bu gibi şark kurnazlarından..
Mutlu toplumun anahtarı bireylerin birbirine güvenmelerinde yatmaktadır..