Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Nisan '15

 
Kategori
İlişkiler
 

Sudan bahaneler

Sudan bahaneler
 

Sudan bahanelerle ipe götürürler adamı bazen. Ağzından çıkana dikkat etmeli insan.


Zaman zaman hepimiz sığınırız sudan bahanelere. Ama aynı bahaneler bize sıralandığında, çok bozuluruz bazen çaktırmadan, bazen de tüm memnuniyetsizliğimizi açık ederek.

Bir işi yokuşa sürmenin, topu taca atmanın en kestirme yoludur onlar. Bir konudaki gönülsüzlüğümüzü, en iyi sudan bahanelerimiz gösterir.

Karşındakini kırmak istemediğinde, yapılan öneri aklına yatmadığında, muhatabını üzmeden işin içinden sıyrılmanı sağlar bu tür gerekçeler uydurman.

Hayır demenin kibarcasıdır doğruluğuna inanmadığın cümleler söylemen. Zeki bir adam, ne yapmak istediğini anında yakalar.

Bazen tembellik, bazen umursamazlık, bazen işi yapmak istememek sudan bahaneler öne sürmenin ana gerekçesidir ama; içinde bulunduğun şartlar, bu hali gizlemeni, perdelemeni gerektirir.

Küçümsemeni, hafife almanı çaktırmak istemediğinde, en sudan bahaneler imdadına yetişir. "Arkadaşım, sen benim dengim değilsin. Bu iş bana çok hafif gelir," demektense, ucube ucube mazeretler sürersin masaya. Ya vaktin yoktur ya programın dolu. Ya adama bu işi kendisinin de çok iyi kıvırabileceğini gazlarsın, ya konuşulan konunun senden çok daha profesyonelleri olduğundan bahsedersin. Bütün manevralarına, tüm denemelerine rağmen atlatamadıysan kişiyi; uygun bir vakit meseleyle ilgileneceğini söylesen de, o vakit hiç gelmez! Bunu da bi tek muhattabın anlamaz.

Sudan bahanelerin balonuna binmek açık sözlülüğe, tutarlı davranmaya çok da imkan tanımasa bile elin mahkumdur kimi zaman. Onlara sığınmaktan başka bir yol bulamazsın. Hafiften kaytarmacı ruhunu su yüzüne çıkarmanın sınırlarında gezinirsin mecburi. Ve beklersin ki, bulduğun bu geçici çözüm, yara bere almadan seni temize çıkarsın.

Hangi nedenle başvurmuş olursan ol, en fazla anı kurtarmanı sağlar sudan bahanelerin. Ve hepimiz insanız. Panik ve telaş hali, tasvip etmediğimiz tavırlara zorlar bazen bizi. 

Yaptığın geçici bir çözümün nimetlerinden faydalanmaksa; tamam. Ama bu hareket biçimini genel bir savunma tercihine dönüştürmemeye çok dikkat et. Başkalarını başından savmak için öne sürdüklerin, senin ayaklarına dolanmasın. Sudan bahanelerden yararlanayım derken kişisel ciddiyetini yitirme.

İnsan olana yakışan, dirayetli davranmaktır. Uçucu mazeretler, düşmanıdır güçlü iradenin. Bahane uydurmaktansa, sessiz kalmak daha iyi gelir bazı. Kendi dilinin tuzağında boğulmak istemeyen, gerçekçiliğin gücüne dayamalı sırtını. Doğruyu söylemek, acı ilaç içmek gibidir. İlk anda bir rahatsızlık yaratatırsa da, sonuçta hastayı ayağa kaldırır.

Marifet ayakta kalmak... Geçici çözümlere esir etmeyin aklınızı ki, sağlam durabilin yaşam savaşında. Küçük zaferler, insana bir şey kazandırmaz. Önemli olan kuyruğu her zaman dik tutabilmek...

Not: Yazıda kullanılan görsel internetten alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..