- Kategori
- Haber
Terör sorunu

Önce sayısal duruma bakalım:
Milli Savunma Bakanlığı'ın rakamlarına göre Türkiye bugüne kadar 23 bin 250 evladını teröre şehit verdi. 10 bin 963 malul gazimiz var. 1983’ten bugüne kadar toplam 4 bin 892 asker terörle mücadele kapsamında şehit düştü. Polis, geçici köy korucusu ve sivil vatandaşların da bu rakama eklenmesiyle PKK ile mücadelede şehit olan vatandaş sayısı 7 bine yaklaştı.
Son 10 yıl içerisinde 1163 asker şehit olurken en çok şehit verdiğimiz yıl ise 2008. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 2009’da, PKK ile mücadelede verilen şehit sayısı için, “TSK’nın şehit sayısı; 4 bin 970’tir. PKK ise 40 bine yakın personelini kaybetmiştir” demişti
Rakamlara göre 2008 yılında 171 askerimiz PKK saldırılarında şehit düştü. 2012 yılının ilk altı ayında ise 117 şehit verdik. (1)
Şimdiye kadar çok ah çektik, çok vah çektik. Ama Doğu’daki-GüneyDoğu’daki olayların gerçek nedenlerine inmeyi biraz kendimiz için zor bulduk. Veya kamu oyunda tartışmayı doğru bulmadık . Ama şimdi büyük bir çaresizlik içinde yukardaki büyük başlar arasında da, “Peki, siz ne düşünüyorsunuz; vatandaşlar da fikirlerini paylaşsınlar,” diyenler çoğaldı. Elbette , yurttaşların büyük çoğunluğunun bu işler üzerinde düşünmesi , bu karmaşık olayların daha da açıklanmasına ve çareleri üzerinde düşünülmesine yol açacaktır. Bu gereklidir. Çünkü giderek işler sarpa sarmıştır; ve vatandaş “Ne oluyoruz? Nereye gidiyoruz?” diye telaşe kapılmaktadır. Ben daha önce bu sütunlarda bu konular üzerinde defalarca yazdım. Yine de, bir kez daha durmak istiyorum. Benim kafam biraz da analitik tarzda çalışır. Ve mutlaka olayları ve çareleri kategorize ederek düşünürüm. Bütün bu söylediklerim, bütün söylenmesi gerekenler midir?Değil ama, bir kez daha tekrarlanması gereken şeyler gibime geliyor. Şöyle ki: Önce olayların nedenlerini ben nasıl algılıyorum. Onları bir sayayım:
Terörün Nedenleri.
1. Yabancılaştırılan bir bölge halkının kendi kimliğini araması, ispatlamaya çalışması.
2. Kürt milliyetçiliği çalışmaları.
3. Yabancıların ülkeyi bölmek için, bazı güçleri harekete geçirerek gençliği ve Kürt halkını kışkırtma çabaları.
4. Çatışmalardan batılı silah kaçakçılarının elde ettiği büyük kazançlar.
5. Esrar, eroin kaçakçılarının yöre halkını alet etmeleri,
6. Gençliğin okuma, kendini geliştirme imkanlarından yoksun olması.
7.Bölgenin diğer bölgelere göre daha yoksul olması. Kazanç olanaklarının dar olması.
8. Eğlenme; vaktini iyi değerlendirme olanaklarından yoksun olmaları.
9. Eğitim kurumlarının yetersiz olması.
10. Bölge kızlarının, kadınların görece daha zavallı durumda bulunmaları; hala bir mal gözüyle bakılmaları. Kişilik kazanamamış olmaları.
11. Şeyhlik , ağalık düzeninin bölgede hala geçerli olması; gençlerin , insanların bu düzene başkaldırmak için yeterli olanaklarının olmaması.
12. Toprak seferberliğinin yapılamamış olması. Toprakların denetiminin büyük toprak sahiplerince yönetilmesi.
13. Gençlere kesinkes söz hakkının verilmemiş olması. Gençler, bir önceki kuşağın sözünü mutlak dinlemeye zorunludurlar. Saygı anlayışı bunu gerektirir.
14. Çocukların ve gençlerin giderek Türkçe’den uzaklaştırılmaları; Türkçe’yi bilmemeleri ; genel olarak bölgede ve Türkiye içinde onların yabancılaşmalarına yol açmaktadır.
15.İnsanların ortak ulusal amaçları kabullenme vasıtalarının giderek kesilmesi. Türklükten uzaklaşmaları.
16. “Namus” anlayışı dolayısıyla, erkeklerin kadınları mutlak itaate yöneltmeleri. Kadınların çok çabuk suçlanması ve aile tarafından çok ağır cezalara çarptırılmaları.
17. Halkın ve köylülerin dirliklerine el atılmamış olması. Halk çoğu kez fakir ve kazanç kaynakları çok zayıf.
18.Bölgenin kaynaklarından halkın payına düşenin az olması. Hakça paylaşılmaması. Bölgesel eşitsizliklerin olması.
19. Buraya özgü büyük , ve inandırıcı kalkınma planlarının olmaması.
20. Halkın ve gençliğin yeterli moral , kaynaklarının olmaması; kendilerini yalnız ve terkedilmiş hissetmeleri.
Bütün bu sayılanlar, esasında, bir kitap çerçevesinde tartışılabilir ve üzerine kitap yazılabilir.
Terörü yok etmek için her şeyden önce, yukarda sayılan nedenleri (Tabii burada sayılamayan da bir sürü neden var. Bunların içtenlikle belirlenmesi gerekir) , ortadan kaldırmak gerekir. Bu nedenler bir günde iki günde ortadan kalkacak gibi değildir. Ama gerçek nedenler ortadan kaldırılmazsa ; bunun arazları yıllar boyunca sürüp gidecektir.
Çareler, satırbaşları olarak şunlar olabilir:
1.Askeri önlemler hiçbir şekilde gevşetilmemelidir. Hatta daha da ayrıntılı olarak düşünülmeledir.
2. Önce belirli köyleri (örneğin 100 tane köy) , teröristlerin etkisinden uzak hale getirmek gerekir. Bunun için köy içinde ve çevresinde her türlü askeri önlemi almak gerekir.
3. Tutuklananlar mutlaka özel hapishanelere gönderilmeli; burada Türkçe öğretilmeli ve diploma almaları teşvik edilmelidir. Her birisine mutlak bir sanat kazandırılmaldır.
4. Yapılması gereken yatırımlar bir an önce bitirilmelidir. Örneğin; çevrede yapılacak barajlar en kısa zamanda yapılmalıdır. Böylece , kişilerin Irak’la irtibatları en aza indirilmelidir.
5.Karakollar mutlaka güçlendirilmeli; umulmayacak yerlere gözetleme arçları yerleştirilmelidir.
6. Gençliğin vakitlerini değerlendirecek, her yere yüzme havuzları yapılmalı; tartan pistler yapılmalı; buraya düzenli gelenler ödüllendirilmelidir.
7. İnsanların ucuz alış verişleri için bazı indirimli mağazalar açılmalı; buralardan temiz kağıdı alanlar yararlanmalıdır.
8. Halkla ilişkilere burada ihtiyaç vardır. Halk her konuda bilgilendirilmelidir. Okullar Halkevleri gibi çalışmalıdır.
9. Bu işin başında olanlar çok yakından izlenmeli; bilgi verenler ödüllendirilmelidir.
10. Okulların sayısı artırılmalı. Özellikle Okul Öncesi Eğitime öncelik verilmeli. Okullar mutlak koruma altında olmalı (Kale gibi) buraya kesin sızmaların olması mutlak önlenmelidir.
Doğal olarak yapılacak şey çok vardır … Herkesin kafasından yüzlerce düşünce geçebilir. Devlet milletin düşüncelerinden yararlanmalıdır. Özellikle, bu bölgelerdeki insanların, terörü önlemek için düşünceleri önemlidir. Ama en önemli şey bölgenin ekonomik kalkınmasıdır.
Her şeyden önce, çocukların, gençliğin ve daha sonra halkın korunması gerekir. Çünkü halk çok çabuk korkutulur. Korkutulan halk da istenilen partilere çok çabuk oy verirler; onların emrine çabuk girerler.
Bu konularda akıllı olmak gerekir. Kolay değildir. Basit değildir. Yıllar alabilir. Ama akil insanların düşünceleriyle belki daha az bir sürede bütün bu can sıkıcı ölüm olayları, terör olayları bitebilir. Büyük bir kararlılıkla olayların üzerine gitmek gerekir. Ama ondan da önemlisi , bölgeyi Türkiye Cumhuriyeti’nin kalkınmış, müreffeh bir bölgesi haline getirmektir. Bunlar kolay değil ama, ne kolay ki?
……………………
: http://www.haber3.com/toplam-sehit-sayimiz-23-bin-250-oldu--1390414h.htm#ixzz27fYSurhD